banner564

Önce bayram, sonra yaz tatili

  Hemen her gün vurguladığımız bir gerçek vardır…
  “Kuzey Kıbrıs, küçük bir ülke olmakla birlikte sorunları çoktur” diyoruz...
   Neden mi?..
   Çünkü en basit sorunların çözümü yönünde dahi adım atılmıyor…
   Para istemeyen işler vardır…
   Ama o işler de yapılmıyor…
   Siyasiler ciddi bir çalışma içine girebilseler ve ihtiyaç duyulan yasaları Meclis’ten ivedilikle çıkarabilseler, tüm sorunlar kısa sürede çözülür...
 Ama bunu yapmıyorlar...
   Bir haftalık bayram tatilinin ardından 3 ay süreyle tatile çıkıyorlar…
   Bu kadar ağır sorunların yaşandığı bir dönemde 3 ay yaz tatili ne demek oluyor?..
   Efendim meclis İç Tüzüğü böyle emrediyormuş…
   O tüzüğü gökten melekler mi gönderdi?..
   Sizler yapmadınız mı o tüzüğü?:.
   Değiştirmek istiyorsunuz da şeytanlar mı engelliyor sizi?..
  Gerçekten bizimle dalga geçiyorlar…
   Halbuki; Meclise düşen çok görevler vardır…
  Uyuşturucu ticareti ve kullanımının patladığı bir ülkede, bazı komik cezalar değiştirilmiyor...
  Aynı amaçla bir değil, 10 değil, 20 tane derneğin kurulduğu bu ülkede, herhangi bir sınırlamaya gidilmiyor...
  Sosyal ve kültürel amaçlarla kurulan örgütlerin siyaset yapmalarını engelleyici kurallar konulamıyor...
  Devletin öncelikleri konusunda bir sıralamaya gidilmiyor...
  Rüşvet ve yolsuzluk iddiaları sonuçlandırılmıyor...
  Sağlıkta ve eğitimde göze batan sorunlar vardır…
  Uzman doktor ve malzeme eksikliği…
  İlaç sıkıntısı…
  Eğitimde başarısızlık…
  Gençlerin lisan öğrenmemesi…
  Kıbrıs sorununun nereden kaynaklandığı, bu ülkede nelerin yaşandığı dahi gençlerimize ve ülkemizde yaşayan yabancılara anlatılmıyor...
  KKTC’de üniversite bitiren ve Kıbrıslı Türk’le evlenen yabancıların ezici bir çoğunluğu, iki toplum arasındaki sorunların 1974’te Türkiye’nin askeri müdahalesiyle başladığını biliyor...
 Bu gençler 1963-74 arasındaki olaylardan habersiz...
 1 Ağustos’u bilmiyorlar...
 Cunta’nın 15 Temmuz 1974’teki darbesinden de habersiz...
 ENOSİS’in ne olduğunu sorarsanız, bir çeşit yemek olduğunu söyleyecekler...

 Doğruyu bulmalıyız

 Gerçekten birçok konuda ciddi sıkıntılarımız vardır...
 Buradaki varlık nedenlerimizi unutacak bir duruma getirilmemiz, gelecek açısından da endişe vericidir...
 Yabancı uyruklu biriyle evlenen bir gencimiz, Kıbrıs konusunu bilmediği için eşine de anlatamıyor...
 Bizdeki siyasetin icraat anlayışında devletin ve halkın çıkarlarını öne çıkarma, yüceltme gibi bir anlayış yoktur...
 Sadece kişisel ve partisel çıkarlara göre siyaset yapılıyor...
 En fazla konuşan, en başarılı insan olarak takdim ediliyor...
 Yanlışları düzeltecek adımlar atılamıyor...
 Popülizme dayalı bir siyaset anlayışı egemen kılınıyor...
 Ve bu anlayış, geleceğimizi de tehlikeye sokuyor...
 Ülkenin iyiye gitmediğini görebilmeliyiz...

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 11 ay Önce

Kim demiş ki Yüce Meclisimiz 3 Ay tatil yapıyor diye ? KKTCyi tanıtmak ve Egemen ayrı Devletimizi kurmak için Yüce Mevclisimiz canla ve başla çalışmıyor mu yani ??
Niye Geçiş kapılarındaki izdihamları kaldırıp birleşmeye yönelik yeni Kapılar açalım ki ? Egemen Ayrı Devletimiz için en büyük engel birleşmeye yönelik açılan geçiş kapıları değil de nedir yani ? Varsın milli idaremizle her geçen gün dökülen Ülkemizde fakirleşip yoksullaşalım ! milli nutuklarla et değil kemik yiyelim ! Parasızlıktan Altyapı yapamayıp Lağım suları ile yaşayalım ! İlaçsız ve Doktorsuz kalalım ve bir birimizin kuyunu kazalım ? Tüm bunlar egemen ayrı devletimizden daha mı önemlidir yani ??
Egemen ayrı FOR ever TRNC ?
BM, AB , ABD ve Uluslararası Camia mı ?
Hepsi de KKTCye VIZ GELİR !! Bar mı Bize yan bakan ?

Hasan Nuri
Hasan Nuri - 11 ay Önce

Zengin Ülke Kanada Sağlık Çalışanları için Dış Ülkelerden başvuru kabul edecektir , Maaşlar yüksek olup değerli Kanada DOLARI üzerinden olacaktır, Yaşam Standartları KKTCkinden kat ve kat yüksek olan KANADA’ya her fırsatı değerlendiren Yüce Meclisimizdeki Doktorlar için de büyük bir fırsat değilmidir yani ? KKTCde filmin sonunu beklemektense cebinde Avrupa Pasaportu olan Yüce Meclisimizdeki Doktorlarımız niye Refah düzeyi yüksek bol para olan KANADAya gitmesinler ki ? Torbayı doldurup Kanada’ya gitmek varken filmin sonunu niye beklesinler ki ??
KKTC mi KTFD gibi o da gelip gider ! Gelinen noktada Gemisini kurtaran Kaptan değil de nedir yani ! “ Bol Şanslar ?

Öz
Öz - 11 ay Önce

1974 öncesini de biliyoruz, 1974 sonrasını da. Öncesinde K/Türklerinin hakim olduğu bölgelerde, Sancaktarlıklar, Lefkoşa’da da Bayraktarlık vardı. Yönetim bunların elinde idi. Cemaat meclisi göstermelikti. Yönetim demokratik değildi. Kıbrıs Türk Yönetimine çalışanların maaşı sabit (30 KL) idi. Türkiye’den yapılan yardım yılda 10 milyon sterlin idi. Bölgelerde yerinden yönetim vardı. Adam kayırma genellikle futbolculara vardı. Yine de liyakat ve ehliyete daha fazla önem verilirdi.Bal tutan parmağını yalayamazdı.Yaşanan bölgelere sevgi ve yakınlık vardı. Çevre daha temiz, eğitim daha iyi, sağlık daha iyi idi. Özel eğitim ve sağlık yok denecek kadar azdı. Komşuluk, birlik, beraberlik, dayanışma vardı. israf yoktu. Samimi bir inanç dünyası vardı. Bayramda camilerde, herkes birbirini tanır, saygı duyar ve severdi. Sokaklarda ibadet olmazdı. Minarelerde hoparlör yoktu. O dönemi yaşayanlar, hala aynı sıcaklıkla,o dönemin özlemi içindeler. 1974 sonrası büyük bir zenginlik ortaya çıktı.Hiç kimse bu zenginliğin sahibi olacağını düşünmedi. Önce hırsızlıklar başladı. Ne arayan oldu? Ne de soran? Derken güneydeki K/Türkler kuzeye gelmeye başladı, her aileye geçici olarak bir ev verilme kararı alındı. İşte yağma böyle başladı. Kimisine 2 mertek kerpiç evine, konak verilirken, kimisi onu da alamadı. Ganimet kapmamın yolu iktidarda, yakını olmaya baktığından, iktidar olmak şart oldu.Şimdi mezarda olan babalarımız, dedelerimiz, ganimete hırsızlık malı derlerdi. Hırsızlık, Yolsuzluk, çalma, çırpma, mala- paraya çökme, satıp savma, yiyip bitirme, kirletme.1974 sonrası gittikçe artan bir şekilde devam etti. Netice ? Kapalı Maraş’ın 1974 öncesi resmi ile, şimdiki resmi karşılaştırılırsa, bulduğumuz zenginliği ne hale getirdiğimiz daha iyi anlaşılır.Siyaset, eğitim, sağlık, çevre, trafik elbet bunlardan nasibini alacaktı, aldı da… Aslında bu ülkeyi biz bozmadık. Bu ülkeyi 1974 den beri iktidar olan hakim görüş bu hale getirdi. Bu kafa değişmedikçe ülkenin kurtulma şansı yok. Bu kafa ancak ve ancak, her ne olursa olsun BM kararları çerçevesinde ÇÖZÜM ve askıda olan muktesebatın, yürürlüğe girmesi ile değişebilir.Faşist ve şövenist duyguları azdırmanın kimlere faydası olduğu ortada.

banner471

banner473