banner564

Onlar nire biz nire?

   Yeni Zelanda dünyanın en güzel ülkelerinden biridir...

   Özellikle et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri çok ünlüdür...
   Çevre temizliğiyle bilinen bu ülkede yaşamak bizlerin de hayalidir...
   Yaklaşık 5 milyon nüfuslu bu ülkede fert başına düşen milli gelir 42 bin dolar seviyesindedir...
   Yani KKTC’de yaşayan insanlara göre;  4 kat daha fazla zenginlik vardır...
   Uzun yıllar herhangi bir güvenlik sorununun yaşanmadığı bu ülkede, iki hafta kadar önce gerçekleşen cami saldırısında 50 kişinin hayatını kaybetmesi herkesi şok etti...
  Yaşanan acı olay sonrasında Yeni Zelanda Başbakanı’nın izlediği politika ise tüm ülke liderleri açısından örnek teşkil edicidir...
   Cami baskını öncesinde binlerce kişiye silah ruhsatı veren bu ülkenin, yaşanan acı olay sonrasında çok hızlı bir şekilde yasal değişikliğe gitmesi çok önemlidir...
   İki haftadan kısa bir sürede yasal değişiklikleri yapmak ve silahları toplamak müthiş bir başarıdır...
   Yeni Zelanda Başbakanı’nı ve hükümetini Türkiye’nin de KKTC’nin de örnek almasını diliyoruz...
   KKTC gibi küçük bir ülkede bırakın silahların toplanmasını, ölümlü trafik suçlarına verilen cezaları dahi yıllardır değiştiremedik...
   Aramızda dağlar kadar fark vardır...
   Bizdeki siyaset ve devlet yönetme anlayışı maalesef bu tür ülkelerle kıyaslanacak düzeyde değildir...
   Bizdeki siyaset anlayışı; geçerliliğini yitirmiş, çürümüş ve etkisiz durumdadır...
   Bizdeki siyaset ‘çare üretemez’ haldedir...
   Bizdeki siyaset anlayışıyla bu ülkenin bırakın ileri gitmesini, bir süre sonra yaşanmaz hale gelmesi kaçınılmazdır...
   Görünen köy kılavuz istemez derler…

Bizdeki silahlar ne olacak?

   KKTC’de binlerce kişide ruhsatlı ve ruhsatsız silah vardır...
   KKTC’de binlerce kişi cebinde veya aracında bıçak veya kesici alet taşıyor...
   Gece kulüplerinde, barlarda meydana gelen şiddet olaylarında mutlaka çakı ile saldırıların yaşandığı bilindiği halde, bunların önüne geçecek yasal düzenlemeler yoktur...
   Bu tür olaylar hiç kimsenin umurunda değildir...
   Ancak bir aile yakını veya partilisine yönelik kanlı saldırı olması halinde iki kelime söyleyebilen bu siyaset anlayışıyla ne KKTC ileriye gidebilir, ne de Kıbrıs Türk halkı güvenlik içinde yalayabilir...
   KKTC’nin siyaseti iflas etmiş durumdadır...
   En keskin virajlarda aşırı süratle seyreden iş aracının şoförü korkusuzdur...
   Kırmızı ışıkta durmayanlar, seyir halinde cep telefonunda konuşanlar da öyle...
   Bu insanlarda devlet korkusu yoktur...
   Trafikte devlet korkusunu veren polistir...
   Ama polis bu korkuyu veremiyor...
   Personel sayısı ve teknolojik imkanları yetersizdir...
   Mahkemelerde devlet korkusunu veren yargıçlardır...
   Ama onların elini, kolunu bağlayan yasalar vardır...
   İşte o yüzden ne şoförde, ne uyuşturucu tacirinde, ne bıçak sallayan veya silah çeken adamda, ne rüşvet alanda, ne de soyguncuda devlet korkusu vardır...
   Devlet korkusunun olmadığı yerlerde huzur ve güven arayışı boşunadır...
   Acı gerçekleri bugün masaya yatırmaz ve önlem almazsak...
   Yarınlar çok daha acı verici olacak...
   Hayırlı haftalar... 

YORUM EKLE

banner471

banner474