Çocukluğumuzun şarkısıdır, “Orda bir köy var uzakta gitmesek de kalmasak da o köy bizim köyümüzdür…” İşte Dipkarpaz da aslında o uzaktaki köy gibidir bizim için; gitmesek de kalmasak da o köy bizim köyümüzdür.
Üç günlük tatili fırsat bilip soluğu Dipkarpaz’da alanlardanım. Aslında son üç günde Dipkarpaz’da pek çok Girneli ve Lefkoşalı dostumuzla da buluşma şansını yakaladık. Bizim gibi pek çok aile kısa bir mola için en güvenilir yer olarak Dipkarpaz’ı seçmiş bu hafta sonu tatilinde.
Önümüzde bayram var ve uzun bir de tatil süresi var. Pek çok tesiste yerler şimdiden dolmaya başlamış, şimdiden söylemekte fayda var eğer aklınızda Karpaz var ise yerinizi şimdiden ayırtmanızda yarar var. 
Türkü, Rum’u, Laz’ı, Kürt’ü ile tam bir kültür mozaiğini oluşturuyor Dipkarpaz. Her türden kültüre rastlamak mümkün. Hafta sonu akşamları köyde canlı müzik de var. Gençler gönüllerince eğleniyorlar.
Lefkoşa’dan kıs bir tatil için gelen bir grup kız arkadaşla biraz sohbet ettik, Lefkoşa’dan daha güvenli bulduklarını söylüyorlar Dipkarpaz’ı. Bu son derece önemli. 
Bölge insanı o kadar hoşgörülü ve o kadar sevecen ki bunu gittiğinizde hemen hissediyorsunuz. Gözden uzak olan gönülden de uzak olur atasözü bizim için geçerli olsa da bu bölge insanı için geçerli değil. Onlar bizi sanki her gün görüyormuşçasına hasretle kucaklıyor.

Cıva gibi başkan
Son dönemde Dipkarpaz Belediyesi’nin ve bölge halkının en büyük şansı Dipkarpaz Belediye Başkanı Suphi Çoşkun herhalde. 
Adam civa gibi, başınızı nere çevirseniz hemen karşınıza çıkıyor. Yerinde bir saniye bile duramıyor. Bölge için inanılmaz işler yapıyor ve daha da fazlasını yapmak için çare ve çözüm yollarının peşinden koşuyor.
28 belediye içinde yerel gelirler konusunda belki de en sonuncu olmasına karşın 28 belediyede olmayan Dipkarpaz TV’yi kurmuş bu yokluğun içinde. 
Kadınlara acayip güveniyor ve bölgedeki kadınlar tarafından da ciddi destek görüyor. Karpaz Belediyesi’nin 8 Belediye Meclis üyesi var, 4 tanesi kadınlardan oluşuyor. Yani meclisin yarısında kadın temsiliyeti var.
Ayrıca ihtiyarlardan oluşan bir de danışma meclisi kurmuş Karpaz Belediyesi’ne. Bölgenin bir çekim ve cazibe merkezi olması adına her yolu deniyor başkan. 

Maldivler değil, Ayfilon 
Eğer Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yaşıyorsanız ve hala daha Dipkarpaz’a gidip Altınkum ve Ayfilon’u görmemişseniz bugüne kadar boşuna yaşadığınızı çok rahatlıkla söyleyebiliriz.
Altınkum’u mutlaka bir şekilde görmüşsünüzdür, tek kelime ile muhteşem ama Maldivler görüntüsünü andıran Ayfilon Plajı’nı gördünüz mü?
Yok, böyle bir güzellik, gerçekten tarihi, dokusu ve Maldivleri andıran denizi ile Ayfilon tam bir cennet. Üstelik plaja indiğinizde görevliler size şezlong verirken Covid’e (Covid-19) karşı ilaçlayıp temizledikten sonra veriyorlar ve iki şezlong arası sosyal mesafeye de dikkat ediyorlar. 
Hala daha gitmediyseniz en kısa sürede gidip izlenimlerinizi lütfen bizim ile paylaşın. 

Tatar: Bunlara gerek yok
Birilerinin Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi toplumu germe ve toplumu ayrıştırma adına bazı çabaların içine girdiğini maalesef üzülerek görüyoruz. 
Bir paylaşımın altına yorum yazan ve Cumhurbaşkanı Akıncı’yı ölüm ile tehdit eden yorumu dün telefonda Başbakan Ersin Tatar ile konuştum.
Başbakan Ersin Tatar, “Türkiye Cumhuriyeti’nin hiçbir vatandaşının KKTC Cumhurbaşkanın canına kast etme gibi bir niyetinin olamayacağını çünkü Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan herkesin KKTC’deki makamları kendi kardeşleri gibi sevdiğini ve saydığını” söyledi. Başbakan Tatar “Ben Covid-19 öncesi Türkiye’yi dolaştım. İnsanların Kıbrıslı Türkleri nasıl sevdiklerini gördüm. Bunu birileri provoke etmeye çalışıyorsa lütfen bunu yapmasın, bundan vazgeçsinler. Kimse aramıza nifak tohumları ekemez. Biz buna izin vermeyiz” dedi.

MESAJLAR
Tufan ERHÜRMAN: Pandemi döneminde sert eleştiriler yapmak yerine susmayı tercih ettiniz ama bu sefer de sustuğunuz için eleştiriler yapılmaya başlandı. 
Hasan TAÇOY: İki seçim birden yapılsın dediniz ama Başbakan Tatar, 11 Ekim yerine genel seçimler için Ocak 2021’i gösterdi. Ne dersiniz? Böylesi daha mı iyi olacak?

Erdoğan SORAKIN: Bayram sonrası düğün dernek telaşı varmış, şimdilerde yakın dostları ziyaret edip davetiyelerini bizzat ulaştırıyormuşsunuz. Düğün için de ekstra önlemleri şimdiden almışsınız. Hayırlara vesile olsun. 

Dr. Özdemir BEROVA: Hafta sonu tatil için siz de Dipkarpaz’ı seçmişsiniz. Yol uzun olunca arabanın direksiyonunu da genç bir arkadaşa emanet etmişsiniz. Hem onun için çok iyi bir tecrübe olmuştur. 

Savaş ATAKAN: Yani sizi tavlada 6-0 yeneceğimiz hiç aklımıza gelmezdi. Tavla oynadığımız mekan kutsal olunca bence zarlar okunmuştu, kesinlikle o yüzden yani. Yoksa bizim ne haddimize. 

Sinan CANDAR: Bakanlıktan emekli olduktan sonra soluğu Karpaz’da almışsınız ve bölgeye yerleşmişiniz. Valla bence en doğru kararı almışsınız. Böylece ömrünüz uzayacaktır o bölgede. 

Niyazi ŞANAL: AKOL Grup olarak Dipkarpaz’a yatırım kararı almışsınız ve daha proje aşamasında evlerin yarısından çoğunu satmışsınız. Bölge halkı büyük bir heyecan içerisindeymiş. 

Yılsay ÖZBAYRAK: Yani 40 yıllık tavlayı önümüze koyup bizim yenmemizi nasıl beklersiniz. Üstelik tavlanın üstünde Osmanlıca mühür var. Kesin kutsal tavladır o tavla.

Filiz BESİM: Dipkarpaz ziyaretiniz sırasında bölge insanının sevgi seli ile karşılaşmışsınız. Bakan olduğunuz dönemde bölgeye doktor verilmesi konusunda yaptığınız çalışmayı bölge halkı unutmamış. 

Gürkan KARA: Hafta sonu Dipkarpaz’daydık ve size bolca selam getirdik. Bir ara görüşelim de kimlerden ne mesaj geldi size aktaralım. 

Suphi COŞKUN: Valla bölgedeki en etkili başkanlardan bir tanesi olabilirsiniz. Ama sizin başkanlık da eve girene kadar. Evdeki başkan Zeliha Hanım valla 40 yıllık politikacılara taş çıkarır. 

İbrahim ÇAKIRDAĞ: Hocam en buruk 20 Temmuz’u geride bıraktık herhalde. Bunca sene coşkuyla kutlarken bu yıl pandemi yüzünden kutlamalarımız buruk geçti. 

Mehmet ÇAVUŞOĞLU: Sizin gibi Halkın Partisi’ne koşulsuz destek olan genç arkadaşların son dönemde görmezden gelinilmesi zaten gidilecek köyün minaresi adına son derece önemlidir.