banner564

Oskar da isyan ettiyse…

Turizmin yaşayan duayen isimlerinin başında gelir Erdem Oskar. Ve bir ömrü turizme adayan Erdem Oskar bile bugün gelinen noktadan ötürü isyan ediyorsa artık varın gerisini siz düşünün…
Oskar Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Oskar, son zamanlarda Girne’de yaşanan gürültü kirliliği ile otellerin çevresindeki çöplerin yarattığı olumsuz görüntüler nedeniyle yetkililere yaptığı başvuruların yanıtsız kaldığını belirterek adeta isyan etti.
Erdem Oskar, yaşananların Girne’ye hiç yakışmadığını, yetkililerin bir an önce bu sorunlara el atmalarını talep ediliyor. Bir yanda çarpık yapılaşma son sürat devam ediyor diğer yandan her yer çöplük ve şantiye görünümünde. Bir tarafta yüksek sesle eğlenenler yanlarında ise huzur aramak için adaya turist olarak gelenler. 
Girne’de her şey birbirine geçmiş durumda. Arapsaçı adeta. Bu gidişle Girne bugünlerde nasıl ilgi odağı ise yarın Girne’den kaçmak için insanlar uğraş verecekler. 

Özer Boyacı'nın ardından. 
İki bin kişiye ekmek parası sağlayan Kıbrıs’ın en büyük patronlarından birisiydi Özer Boyacı. Medyayı hiç sevmedi veya medyadan hep uzak kalmayı kendisine bir yaşam biçimi olarak seçti.
Yıllar önce bir röportaj için Taşkent’in altında kurduğu çiftlikte kendisini ziyaret etmiş ve kendisi ile birlikte seraların içinde sohbet etmiştik. Bana seraların içindeki arıların nasıl domatesleri doğal yoldan döllediklerini göstermişti. 
O günlerde Lemar’da satılan sebzelerin üzerinde “doğal ürün” ibaresi yazıyordu. Gerçekten de gidip yerinde, Boyacı’nın seralarının içinde sebzeleri gördük, hepsi doğal ortamlarda yetişiyordu. 
Boyacı ailesinin lideri Özer Boyacı geride birçok önemli kuruluş bıraktı. Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi, Lemar, Levent İnşaat bunların başını çekiyor. Sinemayı sevdiğini o gün görüştüğümüzde konuşmuştuk. Sinema ile kültürün geleceğini söylüyordu. Kaliteli filmleri izlediğini söylemişti bana. 
Büyük işadamımız Özer Boyacı’ya Allah’tan rahmet diliyor,  ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz. 

Tavla 
Önce kendi aramızda başladık tavla oynamaya. Sonra giderek bir ilgi bir kalabalık olmaya başladı. Dedik bu böyle olmayacak Girne-Lefkoşa bir maç yapalım. Yaptık da, hem de ne kalabalık ne kalabalık.
Şimdi iş lige dönüştü.  İşte ligde son durum böyle; 
Tavlada son durum şöyle:
Lefkoşa-Girne: Kazanan Girne
Girne-Lefkoşa: Kazanan Lefkoşa
İskele-Girne: Kazanan Girne
Gazimağusa-Lefkoşa: Kazanan Lefkoşa
İskele-Lefkoşa: Kazanan Lefkoşa
Lefke-Girne: Kazanan Lefke
Puan durumu: 
Lefkoşa: 3
Girne: 2
Lefke: 1
Gazimağusa: 0
İskele: 0

MESAJLAR
Mustafa AKINCI: Siyasi partilerden sonra halka da ne olup bittiğini anlatmayı düşünüyor musunuz? Belki de Cenevre öncesi bir canlı yayın daha olabilir gazetecilerle…
Dr. Sibel SİBER: Başsavcılıktan cevap geldi mi hükümetlerin dağıttığı arsalarla ilgili? Merakla bekliyoruz Başsavcılığın yanıtını.
Serdar DENKTAŞ: Memlekete hoş geldiniz ama biraz hoş olmadı. Pek muhterem kayınpederiniz Hakk’ın rahmetine kavuştu. Merhuma Allah’tan rahmet geride kalanlara sabırlar diliyoruz, başınız sağ olsun.
Dr. Faiz SUCUOĞLU: İskele’de rakiplerinizi 15 dakika içeresinde yenmiş ve bu konuda ne kadar iddialı olduğunuzu bir kez daha göstermişsiniz. Bu arada sizinle tavla karşılaşması yapacak bölge bakanı aniden yurt dışına gitmiş, neden acaba? 
Halil İbrahim ORUN: Anlaşılan bu tavla işi size göre değil. En iyisi siz rakiplerinizi okey masasına veya kağıt masasına davet edin. Yoksa averaj takımı olup çıkacak İskele.
Osman SIDDIK:  Doğum gününüz kutlu olsun. Hafta sonu olmasına rağmen gün gün boyunca ziyaretçileriniz varmış. Bu arada eve gelenlerin getirdiği pastalar buzdolabını doldurmuş. 
Mustafa NAİMOĞULLARI: Et ile ilgili yaşanan tüm sorunları çözmek için kontrolü ele almaya hazırmışsınız. Valla ele mi alırsınız ayağa mı alırsınız bilmiyoruz ama biraz acele lütfen.
Ziya ÖZTÜRKLER: Yükseköğrenim öğrencisi yolunacak tavuk görenlerin olduğu bir ülkede az bile yazdınız. Altın yumurtlayan tavuğu kendi ellerimizle kesmeye çalışıyoruz doğrusu.
Fikret ŞANAL: Küçük bir operasyon geçirdiğinizi üzülerek öğrendik. Allah’tan acil şifalar diliyoruz ve sizi en kısa zamanda yine eski bir mücahit gibi aramızda görmeyi diliyoruz. 
Mete ÖZMERTER: Gemi yolculuğu için gün saymaya başlamışsınız. Bakalım kaptan bu yıl dümeni ne tarafa kıracak? Bu arada siz denizdeyken uçak nerede olacak?
Hasan UZUN: Babanız Turgut Uzun anjiyo olmuş ve bir damarına stent takılmış. Çok geçmiş olsun diyoruz, Turgut amcamıza selamlar. 
Gürcan ERDOĞAN: Sizin de birader ufak bir rahatsızlık yaşıyormuş. Kendisine acil şifalar diliyoruz, umarız en kısa sürede eski sağlığına yeniden kavuşur. 
Kandemir ÖZDEMİR: Almanya’dan Kıbrıs’a gelir gelmez önce golf oynamaya ardından da bisiklet sürmeye gitmişsiniz. Valla bu kadar enerji gençlerde bile yok, hay maşallah size. 
Olgun VURAL: Dün tavlada 2 mars 1 oyun verince dedik ki zayıf oyuncusunuz. Meğerse zar bize torpil geçmiş. Neyse ikinci seti altınız ve durumu beraberliğe getirdiniz. Hafta içi bir sabah geleceğiz mekanınıza. 
Mustafa AKYÖN: Sadık Başkan yurtdışına gidince aklıma 2013’teki bir olay geldi. Hani ABD’den uçağa binen birisi Lefkoşa’ya geldiğinde koltuğunu bulamamıştı. Neyse sizin de aklınızı karıştırmayalım en iyisi biz.
Orhan TUĞBAY: Geçen hafta sizin takımdan Ercan İbrahimoğlu dönüş yolunda kaza yapmıştı. Pazar günü de siz yaptınız. Bence takımı Lefke’ye götürdüğünüzde bir okutun deriz. 

GÜNÜN SÖZÜ
“Sayın Cumhurbaşkanı’na göre ‘Cenevre son oyundur’ ama öyle görünüyor ki bu yumuşaklıkta gittiğimiz, en yaşamsal konularda bile taviz verebileceğimiz izlenimini verdikçe Rum oyunları devam edecek. Yapılması gereken Birleşmiş Milletler ve Rum tarafının önüne bir son tarih koymak ve o tarihe kadar bir gelişme olmuyorsa halkla, Meclis ve sivil toplumla birlikte, Anavatan Türkiye ile istişare içinde köklü bir değerlendirme ve yeni yol belirleme sürecine girmektir.”
UBP Lefkoşa milletvekili Ersin Tatar,
YORUM EKLE

banner471

banner473