Kıbrıslı Rum akademisyen, AKEL’in Limasol’da düzenlediği toplantıda ‘adanın yeniden birleşmesinden’ söz ederek, salondakilere şöyle seslendi:
   “Yeniden birleşmeden sonra aynı hataları yapacak mıyız?..”
   Hataları neydi?..
   ENOSİS hedefinden vazgeçmemek…
  Ve bu hedefe varabilmek için Kıbrıslı Türklere yönelik silahlı saldırı düzenlemek, ayrıca onları göçe zorlamak…
   Bu sakat düşünce adayı felakete sürükledi…
   Her iki toplum da yüzlerce kayıp verdi…
   Şimdi bir akademisyen tarafından gündeme getirilen soruya yanıt verecek olan çıkar mı?..
   Çok zor…
   Çünkü; iki toplumun bir arada, barış içinde yaşamasını öngören bir plan veya program yapılmasına ‘fanatik güçler’ izin vermez…
   Ne DİKO, ne EDEK, ne ELAM, ne de kilise…
   Bunlar; federal çözüme de karşı çıkan güçlerdir… 
   Ama şunu vurgulayalım…
   Geleceğe yönelik bir plan ve program isteniyorsa öncelikle güneydeki eğitim kitaplarından başlanmalıdır…
   Mevcut kitaplar tümüyle toplatılmalı ve Türk düşmanlığı içermeyen yenileri basılmalı ve okutulmalıdır…
   Ama bunu da yapamazlar…
   Keşke yapabilselerdi…
   Kilisenin başını çektiği güçler buna asla izin vermezler…
  
Stewart uyardı ama…

   Bakın BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Colin Stewart da onlara önemli bir mesaj verdi…
   İki toplumlu Eğitim Komitesi’nin yeniden çalışmaya başlamasının çok önemli olduğuna dikkat çekti…
   Peki bu komite neden çalışamadı?..
   Ona bakmak lazım…
   Kıbrıslı Türk öğrenciler; zaman zaman Rum okullarına götürüldü ve buna Türk eğitimciler büyük destek verdi…
   Çocukların kaynaşması, dost olmaları için önemli bir adım atıldı…
   Sonrasında benzeri bir uygulama gündeme geldi.
   Yani Rum çocukların, kuzeye geçerek Türk okullarını ziyaret etmesi…
   Birkaç deneme yapıldı…
   Kuzeye geçtiklerinde bizdeki bir okulun müdürü onlara barış şarkıları söyledi…
   Onlara güzel ikramlar yapıldı…
   Fakat; bu sıcak ilgi bile Rum çocuklarının kuzeye getirilmesine karşı çıkan güneydeki fanatiklerin tavrını değiştiremedi…
   Aileleri tahrik ederek, kuzeye geçişleri önlediler…
   O yüzden de ‘iki toplumlu eğitim komitesinin’ çalışmaları başarısızlıkla sonuçlandı ve görüşmelere ara verildi…
   Kıbrıs’ta ana sorunun ne olduğunu aslında BM temsilcisi de, ABD elçisi de, AB elçileri de çok iyi biliyor…
   Buna karşın gerçekleri ortaya koyamıyor, Rum tarafındaki fanatikler üzerinde baskı kullanamıyorlar…
   Çözümsüzlüğün temelinde Kıbrıslı Rum fanatiklerin ve kilisenin ‘uslanmaz, akıllanmaz’ siyaseti vardır…
   Bunu bilerek ama dünya ile kavga etmeden, akıllı bir dış siyaset uygulamalıyız…
   İyi pazarlar…