Otellerin doluluk oranı düşüyormuş… Baktım, son yıllardaki doluluk oranında ciddi bir değişiklik yok… Esas düşüş, Türkiye dışından gelen turistlerde…
Bir zaman NTL’nin kış operasyonu ile 80 binden fazla Alman ülkemize geliyor, oteller gibi restoran ve gezi yerleri de canlanıyordu. Şimdi bu rakam 20 binlere düşmüş…
Bir zamanlar köşe bucaktan İngiliz turist çıkıyordu. İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türkler ülkemize turist göndermek için çalışıyordu. Hem kendileri kazanıyor hem de bize kazandırıyorlardı. Şimdi bu çaba sıfıra düştü!
Turizm, her türlü krizden etkilenir… Tesislerimiz böyle dönemleri kampanyalar yaparak atlatmaya çalışırlardı. Fiyatlar düşer, taksitli satışlar devreye girer KKTC yurttaşları yurtdışı yerine kendi ülkemizde tatil yapmaya davet edilirdi. Kriz var ama kampanya göremedim. Maliyetler tutmuyor galiba! Her şey o kadar pahalı oldu ki fiyat düşürerek veya taksit yaparak ayakta kalmaya çalışmak, kendi kendini batırmak demektir. Buna karşın Güney Kıbrıs’taki otel apartmanlarda veya bungalovlarda tatil yapanlar çoğalıyor.
Başbakan Üstel, hava yolu şirketleri ile yeni bir anlaşma imzaladı. Bunun organize turları nasıl etkileyeceğini bilmiyorum ama münferit seyahatleri kolaylaştırabilir… Bundan oteller değilse bile kent merkezlerindeki esnaf yararlanacaktır sanıyorum.
Yapabileceğimiz bu kadar!
Bütün bunlar “turizm politikamız” olmadığı içinmiş!
Turizm politikasında yetersizlikler olduğu kesindir tabii. Turizmin geliştirilmesi amacıyla oluşturulan fon için toplanan para bile maaş ödemeleri için kullanılıyor. Çevre görülmeye değmez; yaşanmaya olanak tanımaz bir durumdadır. Turizmcilere sorsanız daha onlarca sorun sıralayacaklardır.
Belki de bütün bunların nedeni, “turizm politikası” olmamasından daha çok, politikamızın “turistik” olmamasıdır.
• Dünyadan kopuk, genel kabul görmüş değerlere saygı göstermeden yaşamak isterken turist gelmesini beklememek gerekiyor!
• Bütün dünya, rekabetçi bir düzende fiyat-kalite parametresi tutturmak için mücadele ederken istikrarsız bir para biriminin dalgalanmaları nedeniyle her geçen gün fiyat yükseltirken turist beklemek haklı bir bekleyiş değildir!
• Dünyayı Doğu’ya doğru çekmeye çalışırken Batı’dan turist ve ilgi beklemek hiç de gerçekçi değildir.
Turizm politikamız her zaman kötüydü ama bazı dönemlerde turistlerin ilgisi üzerimizde olabilmiştir. İsterseniz, bu dönemlerin hangi dönemler olduğunu hatırlamayı deneyin… Turizm politikasından daha çok “turistik bir politika” olması gerektiğine siz de ikna olacaksınız!