banner564

Rüşvet, tehdit ve popülizm 

Bir bakan; “Bana rüşvet teklif edildi” diyor diğeri çıkıp “beni tehdit ettiler” diyor. Bulut Akacan olayı oluyor, İçişleri Bakanı durumu vazife biliyor soruşturma açıyor, medya önünde şovunu yapıyor ama söz konusu kabine arkadaşlarına gelince, kılını bile kıpırdatmıyor. İşte biz buna “Popülizm” diyoruz sevgili dostlar.
Birisi size “popülizm” derse aklınıza bu hükümet gelsin. Her şeyleri popülizm üzerine. Vicdani Ret işi de gördüğünüz gibi popülizm çıktı. Öyle attılar tuttular ama gel görelim “öncelikte “ bile değil Vicdani Ret Yasa Tasarısı. 
Dün Diyalog TV’de Başbakan Tufan Erhürman “hükümetin bozulmayacağını” söyledi. İyi de bir gazeteci böyle bir soruyu hangi cüretle sorabilir ki? 
Ama söz konusu hükümet bu hükümet ise elbette sorması kaçınılmazdır. Zira şu ana kadar hiçbir şey yapmadılar “popülizmden” başka. 
Yapacağız,
Başaracağız,
Araştıracağız,
Bakacağız,
Açıklayacağız,
Tedbirleri alacağız,
“Cağız” dan öteye geçemeyen bir hükümet var. Ve ne cüret ki bu hükümetin bir bakanına rüşvet diğer bakanına tehditler yağdırılabiliyor. Başbakan’da gerile gerile Aytuğ Türkkan’ın karşısına oturabiliyor.  Ahh ahhhh…

“Tavukları Pişirmişem
Diyalog Gazetesi manşetten veriyor haberi “Altın Yumurtlayan tavuğa dikkat”  Oysa ünlü türkücü Dilber Ay’ın da dediği gibi  “Tavukları Pişirmişem Hacıyı da çarşıya göndermişem” durumu hakim memlekette.
İlk kez Turizm Bakanlığının bütçesi yıllar sonra tüyleri yolunmuş tavuk gibi bırakıldı. Hükümetin bir turizm politikası maalesef yok. Bakan Ataoğlu’nun kişisel gayretleri ile bir yere gitmeye çalışan bir siyasi anlayış var.
Diğer yandan altın yumurtlayan diğer tavuk olan “Yükseköğretim” de can çekişiyor. Tavuğun kellesi gitti ama henüz kimse farkında değil. Milyon lirasına bahse girerim ki gelecek yıl yükseköğretimde 100 Bin hedefi geçilemeyecek. 
İşin özeti altın yumurtlayan tavukları çoktan kestik, hatta şuan o tavuklar tencerede kaynıyorlar. Biz tavukları keserken Rum tarafı Paralimni Marina’nın tanıtımını yapıyor, her gün yeni bir casino açıyor. 
Türkiye, Yükseköğretim ’de yabancı sınırlandırmasını kaldırıyor ama bizim umurumuzda bile değil. Çünkü farkında olan kimse yok. Herkes birbirinin kuyusunu kazma ile meşgul.
O yüzden koyun şarkıyı video çalara, Dilber Ay’ın da geliyor  “Tavukları Pişirmişem Hacıyı da çarşıya göndermişem”

Aferin size
Ombudsman Emine Dizdarlı ülkede önemli bir boşluğu doldurduğu kesin. Buna her hangi bir itirazımız yok. Ama bazen öyle işlere karışıyor ki ayıklamak gerçekten çok zor. Tıpkı dünkü raporu gibi. 
Ombudsman Emine Dizdarlı’nın son raporunun üzerine mal bulmuş mağribi gibi atlayan yandaş medya hariç hiç kimse bu raporu ciddiye almadı. Ama bir algı oluştu kamuoyunda. 
Raporda adı geçen iki isimle de dün görüştük. Polat Alper yine bir CTP hükümeti döneminde kendi arazisinin yanındaki boş araziyi 10 yıllığına kiralamış ve içine 65 tane zeytin fidanı dikmiş.  Benzer bir durum UBP milletvekili Kutlu Evren içinde geçerli. Oda kendi arazisinin yanındaki 1 dönüm orman arazisini kiralamış. İçine bir şeyler ekmiş.
Şimdi KKTC’de bu durumda en az 5 Bin den fazla örnek var. Eğer sizin arazinizin yanında devlet arazisi var ise kiralayabiliyorsunuz. Üstünde bina yok inşaat yok. Zeytin ağacı var. Ve devlet kira alıyor bu işten. Mal sizin olmuyor yani. 
Bunu büyük bir vurgun varmış gibi haber yapmak, bunu büyük bir vurgunu ortaya çıkarmış olmak, gündemi abesle iştigal etmekten başka bir şey değildir. 

Tavla Turnuvası Resimli

MESAJLAR

Cem DANA: Yeni yılla birlikte hasta yatağına düşen isimlerden bir tanesi de siz olmuşsunuz. Neyse ki operasyon başarılı geçmiş. Çok geçmiş olsun diyoruz. 

Remziye SEVEN: Grip salgınına yakalanınca bir haftadır evde istirahat ediyormuşsunuz. Bu arada biran önce ayağa kalkmanız için Karpaz’dan özel ballar getirtirmişsiniz. 

Yalçın KOÇYİĞİT: Grip salgını sizi de yakalamış ve Kamiloğlu Hastanesinde müşahede altına alınmışsınız. Üstelik bugün sizin doğum gününüz. Neyse hastane personeli ile kutlarsınız artık yeni yaşınızı. 

Prof. Dr. Necdet OSAM: Katar’a adeta çıkartma yapmışsınız üniversite heyeti ile birlikte. Bazı önemli isimlerle ikili toplantıların yanı sıra Katar’dan eli dolu dönecekmişsiniz yurda. 

Cengiz ERCAG: İngiltere Başbakanı Theresa May'in  yenileceğini günler öncesinden yazdınız. Peki, şimdi ne olacak, onu da yazın. Özellikle sterlinde bir gerileme olacak mı? Sen onu diyiver bize. 

Dimağ ÇAĞINER: Turizm ve Otelciler Birliği Başkanlığı göreviniz hayırlı ve uğurlu olsun. Sektörün en kötü dönemlerinden bir tanesinin hemen kapı önünde olduğu bir evrede başkan olarak üstünüzde büyük bir yük var artık. 

Zeki ÇELER: Sizde sonunda gribe daha fazla dayanamayıp hastanede müşahede altına alınmışsınız. Size de çok geçmiş olsun. Umarız biran önce görevinizin başına geri dönersiniz. 

Bertuğ AKKARA:  Dün Girne limanında denize düşen yavru kediyi soğuk havaya aldırmadan kurtarmanız gerçekten takdire şayan bir durum. Sizi yürekten tebrik ediyoruz. 

Ali KİŞMİR: Başbakan aynı Kudret Bey gibi açıkladı, vicdani ret öncelik değil diye. Acaba yakında size de cezaevinin yolu gözükecek mi? Ne dersiniz bu işe? 

Tufan ERHÜRMAN: “Bugüne kadar Vakıflar nereyi ihale ile verdi” dediniz. Cevap veriyoruz Saray Oteli. Lütfen Saray Otel dosyasını alıp bir okuyunuz. Bakın adamlar neler neler vermişler devlete. 

Ayşegül BAYBARS: Bugüne kadar 40 tane inceleme başlatıp bir tanesini bile sonuçlandırmayarak kendi alanınızda yeni bir rekora doğru gidiyorsunuz. Acaba bu yazı içinde bir komisyon kurup araştırma mı başlatsanız. 

Arslan BIÇAKLI: Memleket yangın yeri sizin derdiniz Dome Otel. Geçen gün dolaylı olarak özür dilemiştik ya. Yok, aynen geri alıyorum. Dediklerimin az bile olduğunu düşünüyorum. 

Serdar DENKTAŞ: UBP’den çok önemli bir isme yaptığınız davet kabul görmüş. Şimdilik kulislerde konuşuluyor bu konu ama henüz kimse bilmiyor. Neyse bizden de sır çıkmaz, merak etmeyin. 

Raif TOLUK: 1955 yılında uzaktan kumanda icat edildi. Niye biliyor musunuz? Beğenmediğiniz kanalları izlemeyin ve yerinizden kalkmadan televizyon kanalı değişin diye. Ah bir kumanda da bize yapsalar ve gereksiz izleyiciyi bizde değiştirebilsek keşke. 

Tuğçehan Ayşe OREN: Gelecek hafta meclis önünde son dönemde yapılan zamları protesto etmek için bir eylem hazırlığı içerisindeymişsiniz. Bakalım vatandaş eyleme destek verecek mi?

 POLEMİX 
 “Türkiye’deki televizyonları izlediğimizde KKTC için sadece casino ve mafya ilişkilerinden bahsediliyor. Bu konuda ciddi rahatsızlık içerisindeyim. KKTC’deki suç oranlarını TC ile karşılaştırdığımızda bizim pek tabi daha düşük çıkıyor. Rakamlar ortada. Suç konusunda çok daha iyi bir konumdayız. Buna rağmen neden burası sanki suç cennetiymiş gibi TV’lerde lanse ediliyor? KKTC’nin daha iyi bir tanımını yapmamız lazım. Eğer o dizileri programları izliyorsan çocuğunu KKTC’ye göndermek istemezsin. Bütün bunlar ekonominin yıllar içinde oluşan problemleridir”  
Başbakan Tufan Erhürman 

YORUM EKLE

banner471

banner474