banner564

Sabır nereye kadar?

Yakın bir zaman içinde Anna Planı Referandumunun 15. yıl dönümüne yaklaşıyoruz. Acaba Kıbrıs’ta barış için dünyaya Evet diye haykırışımızı anımsatmak için geniş çapta, bir hatırlatma şöleni düzenler miyiz? Hatta Sayın Nikos Anastasiadis’i de davet edelim çünkü Annan Planı’na kendisi de evet demişti.
Biz Kıbrıs Türk Toplumu her zaman barışçı bir toplum olmuşuzdur. Kıbrıs Türklerinin iyi niyetini anlamayan, algılamayan başta güney konuşumuz ve güney komşumuzu biz karşı maşa olarak kullanan yandaş ülkeler, Kıbrıs Türklerinin içinde bulunduğu çıkmazdan dolayı barış istediğimiz yanılgısına düşmektedirler. Öncelikle şunun iyice tespit edilmesi gerekmektedir. Biz Kıbrıs Türkleri Kıbrıs Sorununun getirdiği olumsuzluklardan dolayı değil, Atatürk’ün izinden gittiğimiz için, onun “Yurtta Barış, Dünyada Barış” söyleminden yürüdüğümüz için, adanın refahı için barış istiyoruz.
Kıbrıslı Türklerin barış ifadelerine rağmen, ada ortağımız Kıbrıs Rum toplumu; 1950 Plebisit kutlaması, Yunanistan’ın bağımsızlığının kutlanması, EOKA tedhiş örgütünün kuruluş yıldönümünün kutlanması gibi hiçte barış yanlısı olmayan eylemler içine girerek karşılık vermektedir. Hatta siyasetle sporu her ne kadar karıştırmak istemeseler de, oynanacak iki toplumlu futbol maçını bile kendi sahalarında oynanması için ayak sürümüşler ve maç Güney Kıbrıs kontrolünde oynanmıştır.
2004 Annan Referandumunda “Evet” diyen her iki lider, karşılıklı zivaniya içip birbirlerine güzel sözler söylerken güven artırıcı önlemlerden bahsediyorlardı ki bu güne kadar sözü edilen herhangi bir güven artırıcı önlemi uygulamaya geçirmemişlerdir. Neden geçiremediklerinin yanıtı ise çok açık görülmektedir. Güney ortağımız bizi eşit ortak olarak görmemektedir. GSM operatörlerinin birleşmesi, elektrik şebekelerinin birleşmesi, aynı frekanstan yayın yapan Türk ve Rum radyo televizyon kanallarının karışmaması için ortak frekans düzenlemelerini dahi yapmamak için direnmekte, olmadık bahaneler öne sürmektedir.
Sabır dünya hayatında nefisle olan imtihandır. Sabrın içinde katlanılması zor acılar, sıkıntılar, haksızlıklar karşısında metin olmak vardır. Kıbrıs Türkü pek çok iki toplumlu barış girişimi karşısında sabırla beklemektedir. Ama unutulmamalıdır ki sabırdan sonra söylenen söz ağır olur. Söyletmeyin!
Herkese güzel bir hafta dileklerimle iyi pazarlar. 

YORUM EKLE

banner608

banner473