banner564

Sabır taşı çatladı!

Son zamanlarda dayanılmaz bir hal alan elektrik sorununun Kıbrıs insanı için artık kabusa dönüştüğü bir gerçek.
Bırakın günlük yaşamda yarattığı sıkıntıları, bırakın ekonomide oluşturduğu zararları, elektriğe bağlı olarak yaşayan insanlarımız var. 
Kim daha uzağa işeyecek tartışmaları devam ededursun, EL-SEN’in ada çapında devam ettirdiği grev, eylem ya da sivil itaatsizliklerin yarattığı boşlukları doldurmak, üretimin durmasına engel olmak maksadı ile KIB-TEK Genel Müdürlüğü AKSA’dan hizmet alınmasına karar verdi.
İki bölgeli Kıbrıs yapısı oluşturulduğundan beri Kuzeyde bir elektrik sorunu yaşandığı ortada.
Bu gün AKSA adına göklere yükselen tepkilerin tarihçesi yeni değil. 
Bir anlamda çıkar çatışması olarak değerlendirebileceğimiz EL-SEN’deki AKSA tepkisi yirmi yılı aşkın bir zamandan beri devam ediyor.
Değişik tarihlerde bu sorunu çözümlemek amacıyla adımlar atıldı. 
Bu atılan adımların kimisi yanlış, kimisi çağın gerilerine düşen uygulamalardı.
Bu başlıkta yaşanan gelişmelere göz atacak olursak, Temmuz 2000’de İktidarda UBP-TKP hükümeti var. Derviş Eroğlu Başbakan, rahmetli İrsen Küçük de Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı. Kiralama yolu ile bir elektrik santralı kurulumu için karar üretilir. Bu karar doğrultusunda TC hükümeti de bir Bakanlar Kurulu kararı üretir. 
2002 Ekim ayına gelindiğinde yolculuk başlar ve 20 MW’lik Kıbrıs Kalecik santral sözleşmesi AKSA ile KIB-TEK arasında imzalanır. İktidarda UBP-DP hükümeti vardır. Hemen sonrasında ek protokollerle yeterli görülmeyen üretim hacmi 20 MW’den 30 MW’e çıkarılır.
2004’e gelindiğinde ek protokoller yine devrededir, bu kez iktidarda CTP/BG- DP Hükümeti vardır ve Başbakan Mehmet Ali Talat’tır. 
Alım garantisi 175 milyon 200 bin kWh’ ten, 1 Temmuz 2004’ten geçerli olmak üzere yıllık 262 milyon 800 bin kWh’e çıkartılmıştır. Yine çıkılan ihaleden farklı olarak 5 yıl süreyle geçerli olacak ve 2008 yılında sonlanması gereken sözleşme, 2 yıl daha uzatılarak hitam tarihi 2010 yılına alınır. İktidarda hangi siyasi parti olursa olsun ülkede yaşayanlar sayısı arttıkça ek protokoller devreye konularak AKSA’dan alınan hizmet yükseltildikçe yükseltilir. Yapılan bu anlaşmalarda “yap-işlet- devret” ibaresi yerine hep “ yap-işlet” ibaresi vardır.
Siyasetin at koşturduğu bir alan olarak görülen KIB-TEK günün sonunda ilgili sendika EL-SEN’e tabi bir konuma taşınmış konumdadır. 
Bu gün çıkarılan yaygaralar bunun bir sonucudur. Devlet çalışanlarından farklı bir statüde maaş çeken bir yapı vardır. Aşırı istihdamlar ve haklar nedeni ile KIB-TEK bütçesi tavan yapmıştır. Devlet içinde devlet konumuna gelen ilgili sendika kendini devletin de üzerinde bir organ olarak tanımlamaktadır. Bu gün yaşananlar ortada!
Kıbrıs Türk insanı EL-SEN’in elinde oyuncak konumundadır. Çok daha düşük maliyetlerle elektrik üretimine geçilmesine engel teşkil eden yapı sayesinde elektrik giderleri insanlarımızın bütçesini sarsar durumdadır.
Bilmem anlatabildim mi?

YORUM EKLE

banner608

banner473