banner564

Sağlık deyince tek sorun ‘Corona’ değildir

   Geçtiğimiz yılın Mart ayından beri sürekli ‘Corona’ belasını tartışıyoruz…
   Halbuki; ülkemizde çok daha yaygın hastalıklar vardır…
   Kalp, kanser ve diyabetin yanı sıra, birçok hastalığın dikkat çekici boyutlara ulaştığı ülkemizde ‘sağlıksız beslenmenin’ rolü büyüktür...
   Bunu hiç kimse inkar edemez...
   Kuşkusuz stresli yaşam ve kötü alışkanlıklar da hastalıkları tetikleyicidir...
   En fazla da sigara, uyuşturucu ve aşırı alkol tüketimi…
   Bir de sebzelerde kullanılan kanserojen ilaçlar ve hormonlar...
   Devletin bu konuda ciddi kararlar alması kaçınılmazdır...
   Yıllardır gündemde olan ‘Hal Yasası’ ivedilikle geçirilmeli ve piyasaya sürülecek tüm ürünler bir merkezde toplanmalıdır...
   Bu şekilde gerekli tahliller yapılabilir ve sağlıksız ürünlerin piyasaya sürülmesi engellenebilir...
   İkincisi ise; ülkemizde oldukça abartılan ‘hazır’ tüketimdir...
   Evlerin büyük bir çoğunluğunda anne ve babaların ‘iş yorgunluğu’ gerekçe gösterilerek yemek pişirilmiyor...
   Özellikle gençlere sağlıklı doğal ürünler yedirilmiyor...
   Üniversite çağına gelmiş, fakat hostesin, ayrellinin ne olduğunu bilmeyen gençler vardır...
   Pancar, ıspanak, karnabahar, brokoli ve mantar gibi sağlıklı yiyecekler de birçok eve girmiyor...
   Gençler daha çok telefon siparişiyle hazır yiyecek tüketmeyi tercih ediyor...
   Günde iki kez kızarmış hazır yiyecek çağıran evler vardır...
   Böylesi bir alışkanlığın zararlarını öncelikle ailelere, sonra da gençlere anlatacak bir uygulama başlatılmalıdır...
   Tarım, Sağlık ve Eğitim bakanlıkları bu konuda işbirliği yapmalıdır...

Uyarılara dikkat

   Corona konusuna gelince…
   “Aşımı yaptım, korkum yok” diyenler vardır…
   Veya “benim bünyem kuvvetlidir” diyerek aşıdan kaçanlar…
   Aslında her iki yaklaşımın da doğru olmadığını biliyoruz…
   Dünyanın en ünlü sağlık uzmanları, salgının henüz bitmediğini ve herkesin aşılanması gerektiğini söylüyorsa bizler de buna uymalıyız…
   “Hangi aşı olsun” tartışmasını da artık bir yana bırakmalıyız…
   Aşı olduk diye, korunma tedbirlerini elden bırakmamalıyız…
   Marketler, alış-veriş merkezleri maskesiz müşteri kabul etmemelidir…
   Aynı uygulama konferans merkezleri ve düğün salonlarında da yapılmalıdır…
   Yeni sıkıntılarla yüzleşmemek için maske-mesafe-hijyen kurallarına uymalı, aşımızı da yaptırmalıyız…
   Sağlık bakanlığı bugünden tezi yok, aşılanma saatlerini uzatmalı ve süreci hızla tamamlamalıdır…
   Önümüzde ekmek var ama bizler açlıktan söz ediyoruz…
   Böylesi bir çelişki olamaz… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 3 yıl Önce

Kırk Yıldır KKTC de boş Meclis’imizle Neyi başarabilmişsek Pandemiyi de ayni şekilde başaracağız !!!

Turkish power
Turkish power - 3 yıl Önce

Aklın fikrin yok mu bu kadar egitimliysen ab den ne bekliyorsun iki elinle bir seyini düzeltemiyorsun demekki ab elinden tutup seni cise mi götürecek ağzına email mi verecek klasik ezik kendine güvenemeyen tek başına bir baltaya sap olamayan şark enteli zavalliligi

Öz
Öz - 3 yıl Önce

K/Türklerin eğitim düzeyi birçok gelişmiş ülkenin de üzerinde.Eğitim ve sağlıkta yetişmiş insan gücü de öyle. Peki o zaman neden işler düzelmiyor?
AB ye girmeden de kimse düzelmesini beklemesin.

banner471

banner474