Olağanüstü önlemlerin başlamasından bugüne nerdeyse iki ay tamamlanıyor. Önümüzü görebileceğimiz, geniş paydaşlarla, ortak akılla yapılandırılan bir süreç haritası henüz ortaya konulmuş değil. Ancak hükümet pazartesinden (04 Mayıs) itibaren iş yerlerini kademeli ve kontrollü açma kararı aldı. Zorunlu ihtiyaçların karşılanması amacıyla çalışmaya devam eden iş yerlerine, pazartesinden itibaren yeni işyerleri eklenerek normalleşme yönündeki ilk adım atılmış olacak.
Coğrafyamızda Coronavirüs ile mücadelede geldiğimiz şu nokta toplumsal bir başarıdır. Bu başarının ardında alınan önlemlerin yanında, toplumsal uyum ve sosyal yaşantı şeklimizin etkileri çok fazladır. Tüm bunların yanında bir de şans faktörünün olduğunu düşünüyorum. Çünkü tespit edilen ilk vaka, coğrafyamızı ziyarete gelen bir turist kafilesinde tespit edilmişti. Bu turist kafilesinde tespit edilen ilk vakada enfekte olan kişi, kuluçka süresini tamamlayarak coğrafyamıza geldiğinden ve ziyaretinin ilk günlerinde hastalık belirtileri göstermesi hepimizi alarm durumuna geçirmişti. Yoksa düşünün bir kere, turistin hastalık belirtileri görülmese ve enfekte olduğunu bilmeden coğrafyamızda ziyaretlerini tamamlamış olsaydı neler olurdu?
Bu açıdan düşünüldüğünde belki de şans faktörünün aslında biraz fazla olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü coğrafyamızda görülen ikinci vakalar, yurt dışından yeni gelmiş vatandaşlarımızdı. Bu kişiler yurt dışında kalabalık ve yakın temasların bulunduğu bir ülkeden gelmişlerdi. Bu gibi yoğun nüfuslu kentlerde toplu taşımacılık, Coronavirüsü için açık davetiyeydi. Aynı şekilde coğrafyamızı ziyaret eden turist kafilesini gezdiren şoförler de enfekte olmamış mıydı? 
Bireysel olarak ben, coğrafyamızda toplu taşımacılığın olmamasından yana her zaman dert yanmışımdır. Hep toplu taşımacılığımızın gelişmesini arzulamışımdır… Ancak en fazla ölüm oranlarının, toplu taşımacılığın gelişmiş kentler olduğu düşünürsek, bizde toplu taşımacılığın olmaması Coronavirüsü ile başarılı mücadelemizde etkili olduğunu söyleyebiliriz.
Pandemi ile ilgili ulusal bir eylem planımız olmadığından alınabilinecek en basit ama bir o kadar da etkili kararlar ürettik. Evde kal, elzem durumlar dışında evden çıkma, evden çıkarsan sosyal mesafeni koru. Buraya kadar her şey şansla birlikte yolunda gitti fakat ekonomik hayat nerdeyse tamamen durdu. Ekonomik hayatı canlandırmak için Bakanlar Kurulu 4 Mayıs’tan itibaren kontrollü açılmalara gitme kararı aldı. Ancak pandemi yönetimindeki şansımız burada da devam edecek mi? Herkes hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söylerken, nasıl olacağını söyleyememektedir. Ortak akılla bir eylem planı oluşturulmadığından yine farklı yerlerden farklı düşünceler ortaya çıkmaktadır. Ekonomik kurulun oluşturulmasından, başkanlık sistemine geçilmesine kadar farklı öneriler sunulmaktadır.
Bence önerilerin tümü de değerlidir. Önemli olan bu önerilerin bir ortak akıl süzgecinden geçirilip, bir eylem planının, diğer bir ifade ile süreç haritasının ortaya konmasıdır. Aksi halde pandemi yönetimindeki şans faktörünün, ekonomik açılımda bizimle olup olmayacağını bilemiyoruz!
Herkese güzel bir hafta dileklerimle, iyi pazarlar.