Geçtiğimiz hafta Lefke maçını izlemiş bir spor yazarı olarak, K.Kaymaklı’nın da aldığı farklı mağlubiyeti hesaba katarak Lefke’nin maçın mutlak hakimi olacağını düşünüyordum. Ancak futbol bir kez daha gösterdi ki sahada doğru oyuncular, doğru diziliş ve doğru işlerle maç kazanabilirsin.
Asare’nin eksikliğinde Bello etrafına koşan, mücadele eden ve işin savunma kısmında disiplini elden bırakmayan bir oyuncu grubuyla sahada yer alan K. Kaymaklı, rakibi durduktan sonra golü buldu ve daha da iyi oynamaya başladı. 9 kişi kaldıktan sonra bile farkı 2’ye çıkaracak, hatta yenik durumdayken skoru eşitleycek pozisyonları buldu ancak değerlendiremedi.
Genel hatlarıyla antrenör Emre Perçinci’nin takımı iyi hazırladığı ve taktiksel anlamda başarılı işler yaptığını söylemeliyim. Bello’ya da ayrı bir parantez açmak gerekir. 4 savunmacıya karşı tek başına hemen hemen her pozisyonda üstünlük sağlayarak takımı adına sahanın en iyilerindendi demek yanlış olmaz.
Lefke’nin en etkili silahi Candy’e karşı kusursuz bir karşılaşma geçiren Rifat, mağlubiyete rağmen bana göre maçın adamıydı. K. Kaymaklı takımını eleştirelecek nokta ise bu kadar ucuz kart görüp takımı yalnız bırakıp mağlubiyetin ana sebebi olan oyuncuların daha dikkatli olması gerekir.
Özellikle yıllardır bu takımın kaptanı ve en tecrübeli isimlerinden Hüseyin Adal’ın kart görmesi beni açıkçası şaşırttı. Lefke’yi ise hiç beğenmediğimi belirtmem lazım. İlerde Kasım, Candy, Yılmaz, arkalarında Emeka ve orta sahada Botanle düzeniyle sahaya çıkan Lefke’de bu kadar kanat forvet ve forvet oyuncusu sahada olunca orta sahadaki üstünlük rakipten alınamadı, ileriye doğru efektif pasla atılamadı ve oyun geniş alana yayılamadı. Olay Candy’in birebirlerine kalınca da K. Kaymaklı yaptığı kademeli savunma ile onu da saf dışı bıraktı.
İkinci yarı rakibin oyuna 9 kişi devam etmesiyle daha etkili olan konuk ekip, yıldız ayaklarından bulduğu iki golle maçı kazandı ancak 2. golü yememesinde ise şanslıydı.
Lefke’nin takım savunmasının formda bir gün geçirmediğini kabul etmek gerekir ama takımın bu kadar savruk ve organizasyondan uzak oynamasının ana sebebi İltaç hocanın sahaya sürdüğü 11 ve dizilişti diye düşünüyorum. Orta saha ile kanat oyuncuları istedikleri pas alışverişini yapamayınca, bloklar arasında kopukluk oluştu. Ya kanat ve forvet oyuncuları daha geriye gelerek top istedi yada ileriye doğru kendilerini atıp aktif oyun alanının içinden koptular.
Lefke’nin kaliteli bir kadrosu var, bu galibiyete rağmen çıkarması gereken önemli dersler var diye düşünüyorum. Karşılaşmanın orta hakemi Hüseyin Eyyüpler, tartışmalı pozisyonun bol olduğu, kartların havada uçuştuğu bir karşılaşma yönetti. Verdiği kararların doğruluğu yanlışlığı bir yana oyuna ağırlığını koyup oyunu kontrol etmekte zorlandığını düşünüyorum.
