Son yıllarda Orta Doğu'dan gelen gerilim haberleri, özellikle İran ve İsrail arasındaki çatışmalar, küresel piyasalarda büyük bir dalgalanmaya neden oldu. Yatırımcılar, belirsizlik döneminde kararlarını sürekli olarak gözden geçiriyor. Bazıları ise kötü dönemlerde yatırım yapılmayacağını düşünerek sadece harcama ya da tasarruf yapma yönüne gidiyor. Ancak ateşkesle birlikte piyasalarda yaşanan hızlı canlanma, bize önemli bir gerçeği bir kez daha hatırlattı: krizler, aynı zamanda fırsatları da beraberinde getirir. İsrail ve İran geriliminde dahi bazıları endişeden satış yaparken bazıları varlıkları indirimli alarak kazandı.
Tarih, bize savaşların ve jeopolitik gerilimlerin ekonomik etkilerinin çoğu zaman kısa vadeli olduğunu gösteriyor. İkinci Dünya Savaşı'ndan Körfez Savaşı'na, Kore Savaşı'ndan 2008 küresel ekonomik krizine, Libya iç savaşına, Rusya – Ukrayna Savaşına, Suriye savaşına, İsrail – Filistin Savaşına ve son olarak İsrail – İran savaşına kadar pek çok olayda, piyasalar ilk şoku atlattıktan sonra genellikle toparlanma eğilimine girmiştir. Bu toparlanma süreci, sabırlı ve stratejik düşünen yatırımcılar için dikkate değer kazançlar sağlamıştır. Keza savaş döneminde yatırım yapmanın faydaları aşağıdaki şekilde açıklayabiliriz;
1. İndirimli alım fırsatları yakalamak
Savaş veya büyük bir kriz haberi, doğal olarak piyasaları aşağı çeker. Bu dönemlerde, birçok hisse senedi, emtia veya gayrimenkul, gerçek değerinin altında işlem görebilir. Panik satışları ve genel belirsizlik, aslında uzun vadeli düşünen yatırımcılar için indirimli alım fırsatları yaratır. Örneğin, İran-İsrail gerilimi sonrası düşen borsa endeksleri, ateşkes haberleriyle hızla yükseldi. Bu, kriz anında pozisyon alanların ne denli kârlı çıktığının açık bir göstergesidir.
2. Portföyü çeşitlendirmenin önemi
Belirsiz dönemlerde, yatırımlarınızı çeşitlendirmek her zamankinden daha kritik hale gelir. Tek bir varlık sınıfına veya sektöre bağlı kalmak riskleri artırır. Altın gibi güvenli liman varlıkları, jeopolitik gerilimlerin arttığı dönemlerde değer kazanma eğilimindedir. Aynı zamanda, savaşla doğrudan ilişkisi olmayan veya krizlere karşı daha dirençli olabilecek sektörler (örneğin gıda, ilaç, teknoloji gibi temel ihtiyaçlar veya yenilikçi alanlar) portföyünüze denge katabilir.
3. Yatırımcılar için uzun vadeli bakış açısının önemi
Yatırım, bir maraton koşusudur, kısa bir sprint değil. Özellikle kriz zamanlarında, günlük piyasa dalgalanmalarına takılmak ve kötü haberlere yerine, uzun vadeli büyüme potansiyeline odaklanmak önemlidir. Dünyanın genel eğilimi, ne olursa olsun ekonomik büyümeyi ve gelişmeyi sürdürmektir. Bugünün düşük değerlemeleri, yarının güçlü getirileri anlamına gelebilir. Tarihsel olarak, savaşlar ve krizler sonrasında ekonomilerin yeniden inşa süreçleri, bazı sektörler için önemli büyüme potansiyelleri yaratmıştır.
4. Panik satışları yerine rasyonel kararlar
Panik satışlarına başlamak yatırım dünyasındaki en büyük hatalardan biridir. Savaş zamanlarında yayılan bilgi kirliliği ve yoğun duygusallık rasyonel kararlar almayı zorlaştırır. Ancak tecrübeli yatırımcılar, bu tür durumlarda duygularıyla değil, verilerle ve analizlerle hareket etmeleri elzemdir. Güvenilir kaynaklardan bilgi edinmek, piyasa dinamiklerini anlamak ve aceleci davranmamak, bu dönemlerin en değerli yatırım stratejileridir.
Elbette, her yatırım kararı risk içerir ve savaş dönemleri bu riskleri artırabilir. Ancak, doğru stratejilerle, panik yerine fırsatları görmek, bu zorlu denizlerde bile rotayı korumayı ve uzun vadede kazançlı çıkmayı mümkün kılar. Önemli olan, sakin kalmak, bilgiye dayalı hareket etmek ve uzun vadeli hedeflerinizden sapmamaktır.
5. Uzun dönemli verilere dayalı borsa, altın ve petrol fiyatları analizi:
Yukarıdaki S&P 500(ABD Borsası), Altın, Petrol, Türk Borsası grafiği, 2008 küresel krizi ve akabindeki savaşlardan bu yana yaşanan büyük krizleri ve piyasaların bu olaylara rağmen uzun vadede nasıl bir toparlanma gösterdiğini net bir şekilde ortaya koyuyor. Özellikle savaşların ilk şoku sonrası yaşanan düşüşlerin, sabırlı yatırımcılar için birer alım fırsatına dönüştüğü gözlemlenmektedir." ABD borsası, mavi renk çizgiyi, Altın, kırmızı renk çizgiyi, Borsa İstanbul (dolar bazlı) mor çizgiyi ve petrol fiyatları açık mor çizgide yer almaktadır. Grafikten görüleceği üzere petrol fiyatları ekonomiler büyürken talepten dolayı fiyat artışları yaşarken, savaş dönemlerinde ilk şoklarda fiyatlar artmakta ve sonra fiyatlar düşebilmektedir. Ancak ABD borsası ve Altın, ekonomik kriz ve savaş dönemlerinde ilk şokların ardından istikrarlı şekilde büyümeye ve kazandırmaya devam etmiştir. Türk Borsasının ise hem yurt içi ekonomik şartlardan hem de bölgedeki savaş şoklarından olumsuz etkilendiği, TL bazında uzun vadede yükseliş göstermesine rağmen dolar bazında değer kaybettiği gözlemlenmiştir. Ünlü Yatırımcı Warren Buffet’ın dediği gibi başkaları açgözlüyken korkun, başları korkarken ise siz açgözlü olun ve alım yapın.