Her zaman sektör için her atılan adımda ister kamu, ister üniversite sektörü olsun mutlaka birlikte hareket edilmesi gerektiğine inanırım . 
Bütün dünya bunu aslında on yıllar öncesinden çözmüş .
Turizm sektörünün ihtiyaçları günlük koşullar içerisinde artan istihdam açığı ve gerekliliklerini Ortaya koyduğumuzda ; tek bir amaç hazır oluyor . Onu da yaratılan müfredatlar sonucunda sektöre doğru eleman yetiştirme çabası birinci öncelik olarak karşımıza çıkıyor.
Aslında turizm ve gastronomi bölümlerinde okuyan öğrenciler sektörün teknik anlamda aldıkları eğitimle büyük bir açığını kapatmak üzere müfredat gelişimleri doğrultusunda 10-15 yıl öncesinden tamamlayarak günümüz koşullarında sektöre iş gücü yetiştirmek için dersler veriyorlar. 
Burada biraz daha öğrenciye iş düşüyor açıkçası. 24-25 Nisan tarihlerinde gerçekleştirdiğimiz GAU kariyer günlerinde sivil toplum kuruluşlarının birçoğu başkanları, as başkanları bu ihtiyaca yönelik ortak anlayış doğrultusunda kendi görüşlerini ifade ettiler. 
Müthiş bilgiler paylaşıldı ve öğrencilerin bu paylaşımlardan da son derece faydalı bilgiler edindiklerini de gözlemlemiş oldum . Öncelikle Murat Şenkul Belediye başkanımız Girne‘nin turizmin başkenti olduğunu ve bu felsefede turizme yönelik çalışmalarını artıracaklarını söyledi . Sempozyumda ayrıca sadece konaklama ve ağırlama sektörü ile ilgili görüşlerin yanında, özellikle gazinocular birliği as başkanı Ayhan Sarıçiçeği belirttiği konular çok dikkat çekiciydi. “ yıllık konaklayan kişi ve oda sayıları en az %25 gazino sektörü tarafından yapılıyor, ayrıca Uçak şirketlerine ödenen yıllık bilet tutarı en az 250 milyon $ dedi. Böylesi yüksek volumlu bir turizm sektörünün adaya koyduğu katkılar yanında mutlak sürede Kıbrıs Türkü tarafından daha benimsenen , Özümsenen bir karakteristik yapıya bürünmesi öyle inanıyorum ki Kuzey Kıbrıs Türk Turizm’in ileriki yıllarda çok daha faydasına olacaktır.
Turizm sektöründe yaşanan günlük oda dolulukları ayrıca alternatif turizm modelleri üzerine çok güzel bir konuşma yapın Kıbrıs Türk Otelciler Birliği Başkanı sevgili Dimağ Çağıner “ 
Ülkemizdeki turizm sektörünün daha organize bir çalışma içerisinde ve ayrıca tamamlayıcı turizm modelleri düşünüldüğünde üstümüze bir çok daha yapılması gereken iş olduğunu “ vurguladı. Ayrıca , Özellikle ulaşımın daha bir iyileştirilerek özellikle tanınmamışlığın getirdiği dezavantajlar da düşünüldüğünde bu anlamda tüm sektörel paydaşların bir araya gelmesi gerektiğini ve ortak bir çaba içerisinde olunması gerektiğini vurguladı. Kesinlikle başkana söyledikleri çok doğru. 
“ Guduru Turizmi “ 
Pegasus Havayolları Kıbrıs Direktörü sevgili Zeki Ziya abimiz sempozyuma aslında genelde turizm literatürünü çok önemli bir kelime daha kattı. 
Bizim ülkemiz gibi turizmde bir şeyler yapmaya çalışan ancak stratejik hedeflerden uzak ve stratejik planlamayı doğru düzgün yapamayan bir ülkenin turizmde gideceği noktaya ve isme sadece Kıbrıs Tabiri ile “ guduru “ turizmi denileceğini ifade etti. İlk etapta sempozyumda olan herkesi güldüren aslında içeriğine baktığım zaman son derece doğru bir tespitti Zeki abinin söylediği. Sempozyumda bulunan havacılık meslek Yüksekokulu öğrencilerine de bir sözü vardı havacılık sektörünü bir hayat felsefesi olarak görmeleri gerektiği idi. 
Bir ülke düşünün tıpkı benim sempozyumda söylediğim gibi bir çok alternatif ve tamamlayıcı turizm trendlerini uygulamadan uzak, bırakın uygulamayı, belki de haberleri olmadan öylesine günübirlik sektörün kendisinin yaptığı uygulamaları ve hamleleri kendisine pay çıkarmaya çalışan bir kamu kanadı. Devletin en tepesinden tutunda, başbakanlığına, turizm bakanlığına kadar elle tutulur gözle görülür bir turizm Siyaseti ne yazık ki yok. 
Bunun da en güzeli tanımlaması “ guduru “ yani plansız “ bir turizm şekli olabilirdi.
Tebrikler Zeki Ziya abi, turizm literatürüne müthiş bir kelime daha kazandırdın . Tabii ki anlayana…