banner564

Sevinmek için erken!

Aylardır evlerde kapana kısılmış bir sürece mahkum edildik. Kimi evlerden şen kahkahalar yükseldi, kimi evlerden homurtular! 
Kimi mutfakta deli divane, kimi bahçede. Kitaba veren de var kendini, ambara hapseden de.
Test sayıları giderek yükselirken Coronavirüs vakasına rastlanılmaması ekonominin dişlilerini hareketlendirme hevesini gündeme taşıdı. 
4 Mayıs’ta birçok iş yeri kepenklerini yeniden açacak. 
Açmalı! Ne var ki rehavete kapılmadan, Corona tehlikesini akıllardan çıkarmadan, kurallara uyularak açmalı.
Bu aşamada devlete büyük ödevler düşüyor! 
Aylardır adeta rehavet içindeki devlet mekanizması her zamankinden daha çok çalışması gerekecek. 
“Beş dönüm bostan, yan gel yat Osman” devri kapatılmalı!
Gerekiyorsa devlete bağlı kuruluşların hizmet yapısı yeni oluşumlar dikkate alınarak yeniden yapılandırılmalı. Müşavir fiyaskosu sonlandırılmalı!
İlk aklıma gelen hizmeti vatandaşın ayağına götürecek bir yapının geliştirilmesi.
Örneğin mayıs ayı sonunda vatandaşın ödemesi gereken emlak vergileri var. Bu konuda devletin aldığı bir önlem var mı? 
Yoksa yine vatandaş kuyrukları banka ve belediye vezneleri önünde mi kendini gösterecek?
Kusura bakmayın ama dünyadaki gelişmelere bakarak Coronavirüs’ünden bu denli kolay kurtulabilineceğine ihtimal vermek saflık olur. 
Test sayımız o kadar az ki!
Temkinli iyimserlik içinde ama kontrol mekanizmalarını her an ayakta tutarak bir yapı geliştirmemiz şart! 
Bozulan ekonomik yapının da ayaklanması yeniden hareketlenmesi zorunluluğu var. Hükümet vatandaşa altından kalkılamayacak taahhütlerde bulundu. 
Devlet kuruluşlarına kilit vuruldu ama çalışanlarına, emeklilerine maaş ödemeleri belli kesintilerle devam ediyor. 
Kimilerimiz burun kıvırıyor ama her ay 40-50 bin kişiye 1500TL bulup ödemede bulunmak bizim ölçeklerdeki ekonomiler için büyük yük. Devlet gelirleri yarı, yarıya azalmış durumda.
Bütün bunlara karşın ithalatta yaşanılan zorluklar gerekçe gösterilerek sessiz, sedasız zam furyaları alıp başını gitmiş. 
Ta eskilerden beri “çarşı murakabe” diye isimlendirilen yapı ne yazıktır ki bizde yok, ya da etkisiz denile bilinecek boyutta! İki ay önce 30 TL olan kabuklu ceviz bu gün 45 lira.
Devletin çalışana, emekliye yaptığı kesintileri de düşünecek olursak yaşam standardı yerlerde sürünüyor durumda!
Alınan hükümet kararlarını istismar eden, bankada mevduatı olmasına rağmen yazdığı çeklerin ödemesini haziran sonuna kadar ertelemesini istismar edip, bankadaki birikimlerini çekenler için hükümetin “utanmazlık” atfında bulunmasından başka yaptırımcı uygulamaları hayata geçirmesi şart. Aksi takdirde “istismar” bu döneme damgasını vuracak, dört ay önceki kur farkı ile haziran sonundaki kur vatandaşın canını çok ama çok yakacak!
Bütün bunların önünü kesecek, gerekirse olağanüstü hal ilan edilerek yaptırımcı bir konumu belli sürelerle yaşam şekline dönüştürecek bir yapıyı getirmek zorunda kalacağız.
İnanıyorum ki sevinmek için çok erken, yaşayacaklarımız daha çok can sıkacak!

YORUM EKLE

banner471

banner473