banner564

Son anda ‘keşkeler’ faydasız

   İnsanlar görevlerinde başarılı olduklarında, sevildiklerinde, sevdiklerinin mutluluğunu gördüklerinde, iyi haber aldıklarında, güzel vakit geçirdiklerinde, işleri iyi gittiğinde, iyi para kazandıklarında, sağlık sorunlarını kısa sürede atlattıklarında mutlu olurlar...
   Hayatın bir gerçeği olarak, bazı durumlarda ise üzülürler...
   Yakınlarını kaybettiklerinde, ağır hastalık durumlarında, haksızlığa uğradıklarında, vefasızlık karşısında, zarar ettiklerinde, işsiz kaldıklarında, başarısız olduklarında üzülürler elbette...
   Ama üzüntüye neden olan sorunların çok büyük bir kısmını, sevince çevirmek de insanların elindedir...
   Sürekli umutsuz ve mutsuz olmak yerine; olumlu düşünerek, iyi şeyler için mücadele vermek, inanmak ve başarmak, üzüntüyü ortadan kaldırmak, ya da büyük ölçüde yok etmek mümkündür...
   Kıbrıs’ta yaşayan insanlar olarak; geçmişte bazı üzücü olaylar yaşadık...
   Özellikle aile büyüklerimiz 1950’li ve 60’lı yıllarda çok zor koşullar altında yaşadı...
   Yok edilme sürecinde 7’den 70’e herkes tek yumruk halinde hareket etti...
   Birçok aile, yurt içi ve yurt dışı göçler nedeniyle dağılma noktasına geldi...
   Ama yine de mücadeleden ve ‘bir gün mutlaka başarma’ azminden vazgeçilmedi...
   Sonunda ne oldu?..
   Başarı sağlandı...
   Türkiye büyük fedakarlıklarda bulunarak, Kıbrıslı Türkleri yok edilmekten kurtaran bir askeri harekat gerçekleştirdi...

Rüyamızda görsek inanmazdık

   Harekat sonrasında elde edilen olanaklar küçümsenemezdi...
   Rüyada görsek inanamayacağımız kadar büyük olanaklar elde edildi...
   Önemli olan bunları iyi değerlendirmek ve Kıbrıs’ın kuzeyinde sağlam bir yönetim şekli oluşturmak, askeri zaferi ekonomik zaferle taçlandırmaktı...
   Ne yazık ki bunu başaramadık...
   Hemen tüm kurum ve kuruluşları siyasete bulaştırdığımız için, ülke menfaatleri yerine, kişisel menfaatlere dayalı icraatlar gerçekleştirdik...
   Ganimeti tükettik, Türkiye’den her yıl daha fazla yardım istemeye başladık...
   Peki hiç mi iyi işler yapılmadı?..
   Elbette yapıldı...
   Bir dönem narenciyede çok büyük başarılar elde ettik...
   Üretilen malın tamamını ihraç ederek üreticinin yüzünü güldürdük...
   Turizmde başarılı olabilmek için 5 yıldızlı oteller inşa ettik...
   Ambargolar altında iken, İngiltere’de Kuzey Kıbrıs’ı tanıtıcı dev reklam kampanyaları başlatarak, adaya yabancı turist getirmesini de başardık... Geçmişte sadece ticaret ve turizmdeki başarılarıyla ön plana çıkan ve yüzölçümü itibarıyla Kuzey Kıbrıs’tan daha küçük olan Singapur’da bugün turizmden sonra en önemli sektörlerden biri eğitim oldu...
   Benzerini burada yaratamaz mıyız?..
   Elbette olabilir...

İyi niyet ve cesaret

   Önemli olan ‘her konuda’ iyi niyetli ve cesaretli adımları atabilmektir…
   Hem siyasette, hem de iş hayatında ve özel yaşamda…
   Bir başka önemli nokta ise hayatın ‘geçici olduğunu’ her zaman akılda bulundurmak ve yapılması gerekenleri yaşarken yapabilmektir…
   Doktor size “sayılı günleriniz kaldı, yapmak istediklerinizi yapmalısınız” dediği zaman, hangisini yapacağınızın telaşı içinde olursanız işte o zaman içiniz rahat, gönlünüz ferah olamaz…
   Zamanın yetersiz kalacağını düşünürken “keşkeler” akla geliyor…
   İşte o yüzden ‘keşke’ dememek için yapılması gerekenleri, iyi günlerde yapmalısınız…
   Değer vermeyi, dostunuzu, yakınlarınızı daha iyi yaşatmayı, onlarla daha çok paylaşmayı, daha çok yakınlaşmayı bilmelisiniz…
   Ama her şeyden önemlisi yalandan uzaklaşmayı, vefalı olmayı öğrenmektir en büyük başarı…
   İyi pazarlar… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 2 yıl Önce

Sayın Akar’ın bugünkü yazısı çok güzel de Batma noktasına getirdiğimiz küçücük Ülkemiz keşkelerle doludur , Evet Keşke partizan kararlarla İngiltere’ye ve Avrupa’ya olan muazzam ihracatımızı sonlandırmasaydık ! Evet Keşke ülkemize gelip yatırım yapan İngilizlerin Paralarını ve Evlerini alıp geri göndermeseydik !
Keşke güzelim Ülkemizi talan etmeyip Turizmin gözdesi bir Ülke yapsak idik ! Keşke günübirlik kararlar değil de plan ve Program yapabilecek ileriyi görebilen yöneticilerimizi seçseydik ! Keşkelerle yaşamaya alıştığımız KKTC de bugün geldigimiz noktada kendimize soracağımız soru iise KKTC nin yarattığımız kötü imajını nasıl değiştirebiliriz olmalıdır, Altyapısı, Üstyapısi , Çevresi ,Siyaseti ve yaşam Standartları ile Ülkemizde nasıl Yasanabiliri konuşmalıyız !!

Öz
Öz - 2 yıl Önce

Rüyada görsek, inanamayacağımız büyük olanakları elde ederken bizi idare etmek için başa geçenler, hep başta değiller miydi? Son seçimleri kazanan da bizi bu kadar ümitsiz duruma düşürenler değil mi? İngiliz zamanından ta 1974 e kadar olan göçlerden daha fazlası bu iktidar zamanında olmadı mı? Tekrar tekrar deneyip, farklı sonuçlar beklemek mi bizim kaderimiz. Kıbrısın zenginliğinin yüzde 80 nini eline geçirip, berbat edenler mi bizi düzlüğe çıkaracak? Tam aksine, bunlar ne demişse, ne yapmışsa, tam tersi K/Türklerin kurtuluşudur. Virane, yılanların, böceklerin cirit attığı Maraş karşılığı, Ercan ve Mağusa limanı bir başlangıç olabilir.Çözüm ve AB ise de kurtuluş.Tekrar tekrar denenmişlerden farklı netice beklemek…

banner471

banner473