banner564

Spor, müdahale ve onur!

   Kıbrıslı Türkler yıllardan beri ambargo altında yaşıyor...
   Doğru mu?..
   Evet doğru...
   Peki bu ambargoların sebebi, 1974’te ‘zorunlu olarak gerçekleştirilen’ askeri harekat mı?..
   Rumlara göre hem harekat, hem de Kıbrıslı Türklerin 1963’ten itibaren devlet kurumlarından çekilmesi...
   Öyleyse ‘Ayrılıkçı (!) Kıbrıslı Türklere hiçbir hak verilmemeli!..
   Kıbrıslı Türklere 1974 öncesinde de haksız ambargoların uygulandığını unutmayalım...
   Kıbrıslı Türklerin baskı ve tehditlerle öz vatanlarını terketmek zorunda kaldıklarını da unutmayalım...
   Çetinkaya’nın, KOP’tan hangi nedenlerle ayrıldığını, Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu’nun neden kurulduğunu öğrenmek için merhum Ahmet Sami Topcan’ın yazdıklarını okuyalım...
   Ve geçmişi anlatmayarak büyük kötülükler ettiğimiz gençlerimize de okutalım...
   Ne yazık ki; son zamanlarda Kıbrıs’ın kuzeyinde çok üzücü, acı verici olaylar yaşanıyor...
   Tanınsa da tanınmasa da KKTC’nin olanaklarıyla yaşayan bazı insanlar; ideolojik nedenler veya aldatılmışlıktan dolayı son zamanlarda bu ülkenin gerçeklerini ters yüz etmeye başladılar...
   Rumların yalan propagandasından daha da zararlı bir hale geldiler...
   Güneydekiler savaştan ve mağduriyetlerden dolayı Türkiye’ye karşı saldırırken, azınlık olsalar bile kuzeydekilerin bir kısmı da Türkiye’nin buraya sürekli destek vermesinden ve KKTC’yi yüceltmesinden rahatsızlık duyarak saldırıyor...
   Sırasında ‘makam sahibi olmak için’ Türkiye’nin yardım ve desteğine sarılan bazı siyasilerin de tahrik ve desteğiyle, bu ülkede kriz ortamı yaratılması yönündeki gelişmeleri görmezden gelemeyiz...
   Bunları büyütmek yanlış olacağı gibi, görmezden gelmenin de ileride ciddi zararlar verebileceğini düşünmeliyiz...
   Özellikle Türkiye ile KKTC arasındaki ilişkilerin zarar görmesi, Kıbrıs davasının kaybedilmesi, Kıbrıslı Türklerin ezici bir çoğunluğunun 1974 öncesindeki gibi işsizliğe ve sefalete sürüklenmesi  demektir...

Türkiye silahlı darbe mi yaptı?
   
   Yaşanan acı gerçeklere bakarak, kendimizi biraz gerilere götürmek zorundayız...
   Yunan askeri cuntası 15 Temmuz 1974’te Kıbrıs’ta darbe girişiminde bulundu...
   Cumhurbaşkanı Başpiskopos Makarios adayı terk etmek zorunda kaldı...
   Devlet kurumları Yunanlı askerler tarafından işgal edildi...
   Yüzlerce Kıbrıslı Rum, özellikle de AKEL yanlıları katledildi...
   Kıbrıslı Rumlara karşı 42 yıl önce silahlı darbe gerçekleştiren Yunanistan’ın ikinci ağır darbesi 4 yıl önce yaşandı...
   Rum bankalarının Yunan bankalarındaki paraları buharlaştı...
   Böylece Kıbrıslı Rumların ezici bir çoğunluğu bir anda iflas etti...
   Bankalardaki mevduatların büyük bir kısmına el konuldu...
   Yaklaşık 100 bin kişi uzunca bir süre işsiz kaldı...
   Halen 50 bin dolayında işsizleri vardır...
   Buna karşın Güney Kıbrıs’ta, Yunanistan’a yönelik tek bir protesto eylemi gerçekleşmedi...
   Yunanistan’a karşı ‘Onurlu savaş veren’ de olmadı...
   Gelinen noktada Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu ile Rum Futbol Federasyonu KOP arasında yaşananları da anımsamakta fayda vardır...
   Kıbrıs Türk futbolunun, Rum şemsiyesi altına girmesini kabul etmemize karşın, bizleri aralarına almadılar...
   Kuzeyde ‘Süper Lig’te oynayan takımlarımızı ‘Mahalle takımı’ statüsüne almayı dahi reddettiler...
   Başangıçta dışa karşı sergilenen ‘birleşme tavırlarının’ ne kadar sahte olduğunu bir kez daha gösterdiler...
   Bunları yaşayanların ‘onurları’ hiç mi kırılmadı?..
   Üzücü olan şu ki; Kıbrıs Türk Futbol Federasyo yönetimi dahil, hiçbir kulüp, hiçbir örgüt KOP’un yaptıklarına gerekli tepkiyi göstermedi...
   Elde bayrak veya pankart yürüyen olmadı...
   Türkiye’ye haksız bir şekilde saldıranların, KOP’un aşağılayıcı ve dışlayıcı tavırlarına karşı sessiz ve tepkisiz kalmalarını iyi değerlendirmek gerekiyor...

THY reklamına da ret
   
   Konu spordan ve ‘onur’ meselesinden açılmışken, devam etmekte olan Avrupa Futbol Şampiyonası nedeniyle yaşananlara değinmemek olmaz...
   Türk Hava Yolları, Euro 2016’nın resmi sponsoru oldu...
   Tüm AB üyesi ülkelerde THY’nin reklamları yanınlanırken, Güney Kıbrıs bunu reddetti...
   Avrupa Birliği’nin spordan sorumlu komiserliği bu terbiyesizliğe izin verdi...  
   Her fırsatta, Kıbrıs’ta adım atması ve yükümlülüklerini yerine getirmesi için  Türkiye’ye uyarıda bulunan AB yetkilileri, spora ve reklama siyaset karıştırılması karşısında Rumlara en ufak bir söz etmedi...
   Rum tarafı “Türklere karşı iyi duygular beslemiyoruz” diyerek, THY reklamını reddettiği zaman, bizdeki spor kuruluşlarından da tepki gelmedi...
   Ama Kıbrıs Türk sporunun gelişmesi için Türkiye’nin, KKTC’de Koordinasyon Ofisi açması karşısında inanılmaz tepkiler, küfürlü eylemler yapıldı...
   Mecliste konuşma rekorları kırıldı...
   Müzakerelerin en kritik safhasında sahneye konan bu oyunları ilgi ve ibretle izliyoruz...
   Bakalım oyunun sonu nasıl bitecek!..
YORUM EKLE

banner471

banner473