Havacılık sektöründe olanlar veya havacılığa merak salanlar bilir. Stall konumu havadaki uçak için bir felakettir. Uçağın hızını ayarlayan otomatik gaz sistemi, motorlara giden gücü kesmiştir. İşte bu duruma Stall konumu denir havacılıkta.
Sanırsam bizde de durum tam da budur. İki motordan bir tanesi yani turizm durmuştur. Diğer motor konumunda olan yüksek öğretimde durum belirsizdir. 50 bin civarında öğrencinin Ada’ya gelip gelmeyeceği, gelirlerse nasıl gelecekleri şu an için belirsizdir.
Ve iki motorun havada durmasının sonucunun ne olduğunu herhalde tahmin edebilmek zor olmasa gerek…
İşte bu gerçekle önümüzdeki bir iki ayı çok iyi değerlendirip yüksek öğretimde Ada’ya gelmesi beklenen öğrencileri çok iyi karşılamak ve onların kusursuz bir şekilde kalacakları yerlere yerleştirmemiz gerekmektedir.
Bakın şu an günde bir veya iki uçak ancak iniyor ülkeye. Eğer bu durumu geliştiremezsek Eylül ayı başında gelmesini beklediğimiz 50 bin öğrenci için tam bir kaos ortamı yaratmış oluruz.
Günde iki uçak desek ve sadece öğrencileri getirse 50 bin öğrenci için uçakların 100 gün aralıksız sefer yapması gerekecektir. Bu hem çok uzun bir süredir hem de çok zahmetlidir.
Dolasıyla bugünden bunun planlamasının yapılması ve ülkeye gelecek olan öğrenciler için gerekiyorsa hava yolu şirketleri ile görüşüp buna uygun seferlerin şimdiden hazırlanıyor olması gerekmektedir.
Testler ve diğer karantina kuralları dahil tümünün bugünden planlanmış olması ve gerekli önlemlerin alınmış olması gerekiyor. En ufak bir aksilikte ki bunu geçmişte gördük, hükümet öğrencilerden karantina ve test parasını alacağını açıklamış, bu durum twitter’de topic olmamıza ve dolasıyla kötü bir reklama neden olmuştu.
İşte şimdi henüz var iken, tek motorla uçağı güvenli bir limana gidene dek stall konumuna getirmeden uçurabilmemiz gerekiyor.

Vehbi: Yükseköğretim Bakanlık olmalı
Arkın Yaratıcı Sanatlar ve Tasarım Üniversitesi Rektör Yardımcısı olarak görev yapmakta olan 25 yıllık yükseköğretimde hizmet vermiş Doç. Dr. Asım Vehbi ile hem ARUCAD Üniversitesini hem de KKTC’deki yükseköğretimin geleceğini konuştuk.
Asım Hoca’nın yıllardır ağzından düşürmediği bir şey var o da Yükseköğretimin Bakanlık olması. “Her bu ülkede nüfusun üçte biri öğrenci ise ve milli gelirimizin yüzde 40’ını yükseköğretimden karşılıyor isek bu durum demokraside bir temsiliyeti gerektirir ve bunun için kabinede bir Yükseköğretim Bakanı olmalıdır.”
ARUCAD Üniversitesi, 2017 yılında Kuzey Kıbrıs’ta kurulmuş sanat, tasarım ve iletişim alanlarını bir arada bulunduran sanat odaklı tematik bir üniversite.  Atölyeler metal, cam, plastik ve kâğıdın geri dönüşümünü sağlayarak sanat ve tasarım ürünleri ortaya koymak üzere kurulmuş. Öğrenirken üretmek ve üretirken öğrenmek entelektüel birikim ve pratik deneyim arasındaki bağı pekiştirmeyi hedefleyen bir eğitim modeli uyguluyorlar.
Ve ülkemizde bu yönde bir ilki oluşturuyor. Asım Hoca ayrıca ilk kez bize açıkladı, ARUCAD Üniversitesi olarak Girne Boğaz’da 40 metrelik bir Kıbrıs köylüsü heykeli yapılması için çalışma başlatmışlar. Bitince bu proje turistlerin ilgisini çekecek ve yeni bir turizm durağı olacak.
Yetenek ve sınavla öğrenci alınıyor ARUCAD Üniversitesine. Bu yıl YÖK’ün de kitapçığına girmişler ve ilk etapta 300’den fazla bir kontenjan ayrılmış. Son derece iyi bir başlangıç.

MESAJLAR

Cengiz TUĞCAN: Ortaköy Spor Kulübü tesislerinin adının İrsen Küçük olması için gerekli adımı atmışsınız ve isim değişikliği önerisi Bakanlar Kurulu’ndan geçmiş. Rahmet ve özlemle andığımız İrsen Küçük’ün adı böylelikle unutulmayacak.
 
Kenan AKIN: Yani Lefkoşa’ya kadar gelip de bize uğramadan döndüğünüzün bilgisini aldık. Bundan sonra Gazimağusa’ya geldiğimizde size de aynı tarifeyi uygulayacağız.

Erhan ARIKLI: YDP Kurultayı 25 Temmuz’da yapılacakmış. Ancak ne oldu da MYK sizin önerinizi kabul etmedi de kurultayı bir hafta sonraya attı? İlçe Başkanlarının görevden alınması da ayrıca konuşulacak bir olay tabi.

 Gürdal ÇUVALCIOĞLU: Ve Yenişehir’deki yeni binanız tamamlanmış ve çok yakında kendi ofisinize taşınacakmışsınız. Büyük bir serüvendi o binanın tamamlanması, hayırlara vesile olsun.

Nazım ÇAVUŞOĞLU: İskele’den sonra şimdi de Dikmen okul öncesi eğitim binası için ihaleye çıkılmış. Anlaşılan okullar açılmadan birkaç okulu hizmete açmayı hedefliyorsunuz.

Hasan TAÇOY: Şu parti içindeki ünlüleri bir açıklasanız da bizim de haberimiz olsa. Kim bu ünlüler? Neyse seçimlere yönelik tahminlerinizi bir kenara not ettik biz.

Candan AVUNDUK: Sanayi Odası’nda neler oluyor? Anlaşılan birilerin nasırına fena halde bastınız ki sizi oradan alaşağı etmek için çok ciddi bir uğraşın içine girdiler.

Ali ÇIRALI: Olağanüstü seçim için çalışmalar nasıl gidiyor? Gerekli üye sayısına ulaşabildiniz mi? Siz gene de çok emin olmadan hemen havaya girmeyin. İkili oynayan çoktur, bizden söylemesi.

Dr. Faiz SUCUOĞLU: Ankara temaslarınız beklediğinizden de iyi gitmiş diye duyduk. Bu arada ülkeye döner dönmez bazı güzel haberleriniz olacakmış. Hadi hayırlısı diyelim artık.

Erkut ŞAHALİ: Bakan iken gitmediğiniz bir tesise sırf dün haberlerde adı çıktı diye gittiyseniz bu popülizm olur. Neyse bu defaya bakan olduğunuzda bunu unutmazsınız en azından.

Fikri ATAOĞLU: DP olarak olası bir erken genel seçim için vitrini oluşturacak ekip için yoğun bir çalışmaya başlamışsınız ve bu konuda bölgelerde istişarelere başlamışsınız.

Enver MAMÜLCÜ: Birkaç üye ile yola çıktınız ama çok kısa sürede İŞAD olarak 400 üyeyi çoktan geride bırakmışsınız. Demek ki istenince olabiliyormuş bazı şeyler. Durmak yok, devam.

Kemal DÜRÜST: Yerel seçim tarihi yaklaştıkça bize gelen haberlere göre sizin akşam yemekleri artmaya başladı. Anlaşılan kısa bir süre sonra sahalara yeniden döneceksiniz.

GÜNÜN FOTOĞRAFI
Sende mi gittin Hasan’ım sende mi? Mekanın cennet olsun.