banner564

Stratejik görevi başardı

   Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde Rum lideri Nikos Anastasiadis’le, AKEL lideri Andros Kiprianu arasında bildiri savaşları yaşanmıştı…
   Anastasiadis ‘Birkaç Türk oyu için davaya zarar vermekle’ suçlamıştı Kiprianu’yu…
   O’nun yanıtı ise aynen şöyleydi:
   “AKEL’in üstlenmiş olduğu stratejik sorumluluğun farkında değil…”
   Bu açıklamaları bizim gibi KKTC’deki yetkililerin de okuduğunu biliyoruz…
   Eğer önemli bir makamda oturuyorsanız, özellikle Rum basınını her gün en ince noktasına kadar okumalı, üzerinde değerlendirme yapmalısınız…
   Merhum Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş böyle yapardı…
   Sabah 07.30’da KKTC gazetelerini, ardından Rum basınını, daha sonra Türkiye gazetelerini okurdu…
   Saat 08.30 civarında TAK’ın muhabirini odasına alır ve söylenmesi gerekenleri söylerdi…
   Evet; KKTC küçük bir ülkedir…
   Ama stratejik öneme sahiptir…
   Çok sayıda ülkenin gözü buralardadır…
   Rum-Yunan lobisi yıllardan beri burada tek söz sahibi olabilmek için milyarlarca dolar harcıyor…
   ABD kongresinde, senatoda sözcüleri vardır…
   Kıbrıs içinde ve dışındaki zengin Rum ve Yunanlılar ‘davayı kazanabilmek için’ yıllardan beri propaganda savaşına yüz milyonlarca dolarlık yardım yapıyorlar…
   Bizdekiler gibi değil yani…
   Burada bir avuç insan küpünü doldururken; gelecekte çocuklarının ve torunlarının bu ada toprakları üzerinde nasıl yaşayacaklarını, can ve mal güvenliklerini nasıl koruyacaklarını düşünmeden hareket ettiler…
   KKTC’nin gelişmesi için kuruş harcamayan zenginlerimiz vardır…

Peki ne oldu?

   Şimdi Pazar günü gerçekleşen Avrupa Parlamentosu seçimlerine geçelim…
   Niyazi Kızılyürek AKEL’in adayı olarak bu seçimleri kazanan 6 kişiden biri oldu…
   Kendisini kutluyoruz…
   Fakat Niyazi Kızılyürek kazandı diye; Avrupa Parlamentosu’nda ‘Türkçe Dilinin’ kullanılacağı yönündeki iddialar gerçek dışıdır…
   Rum tarafı aylar öncesinden bu konuya açıklık getirdiği halde, yüksek öğretim kurumlarımızda yüksek maaşlarla görev yapan bazı kişilerin bile KKTC halkına yalan-yanlış bilgi vermelerini üzüntüyle izliyoruz…
   “AP’de Türkçe’nin konuşulacak olması fena mı?” diyorlar…
   Halbuki; AP’de Türkçe dili ancak ve ancak adada kalıcı bir çözümle geçerli olabilecek…
   Tarafların BM huzurunda bir anlaşmaya varmaları halinde bunu görebileceğiz…
   Bunun dışında ‘Üniter Devlet’ formülü başarı şansı bulursa; Kıbrıs’ın dili sadece Rumca olarak kalacak…
   Hal böyle iken bilerek veya bilmeyerek insanlara yanlış bilgilerin aktarılması kabul edilemez…
   KKTC’den birilerinin bu konuya son noktayı koyacağı anı bekliyoruz…

ELAM’ın başarısı

   İkinci tehlikeli bir noktaya geçelim…
   “Kıbrıs sadece Yunandır… Diğer tüm azınlıkların Kıbrıs’ta yeri yoktur” propagandasıyla faaliyet gösteren, KKTC Meclisi tarafından da ‘terör örgütü’ olarak ilan edilen ELAM’ın oylarındaki artışı görmezden gelebilir miyiz?..
   Bir önceki AP seçimlerinde, yani 2014’te 6 bin 957 oy alan bu partiye önceki gün 23 bin 167 kişi oy verdi…
   Beş yıl önce ELAM için “bunlar 100 tane aptaldır” diyorlardı…
   Şimdi ne diyeceklerini merak eden yok mu?..
   Rum halkı bu terör örgütüne niçin destek veriyor?..
   Onu niye güçlendiriyor?..
   Sadece Kıbrıslı Türkler açısından değil; iki toplumun bu adada barış içinde yaşamasını isteyen az sayıdaki Kıbrıslı Rum için de büyük bir tehlike vardır…
   Topuzlar su kovasında şişiriliyor…
   Buna karşı korumasız kalmamız halinde…
   Nelerin olabileceğini düşünelim…
   Beyinler yerinde duruyorsa tabi ki… 

YORUM EKLE

banner608

banner473