İlköğretim ve orta öğretim öğrencileri için tatil sona erdi. Yarın ilkokul öğrencileri, Salı günü de ortaokul ve lise öğrencileri için ders zilleri çalıyor. Uzun bir tatilin ardından okula dönmek, kurallara uymak ve ödev yapmak öğrencilere zor gelecektir. 
Her senenin belli dönemlerinde, hep aynı sorunları yerel medyamızdan okumaya alıştık. Yine bu klasiklerden biri olarak iki sendikanın yaptığı ortak açıklama karşımıza çıkıyor. Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) ve Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası’nın (KTÖS), birlikte yaptıkları açıklama gibi…
Her iki öğretmen sendikası, ortak bir açıklamaya imza attılar. 2019-2020 Eğitim Öğretim Yılının yine sorunlarla açılacağını savunarak yaptıkları açıklamada; sorunların eşit ve adil çözümü için mücadele etmeye devam edeceklerini ve kamusal ücretsiz bilimsel eğitim hakkından taviz vermeyeceklerini vurguladılar.
KTOEÖS ve KTÖS, büyük ve güçlü iki sendika ve soruyorum; 
Belirlenecek herhangi bir pilot okulda, sendikaların özlediği, toplumun beklediği eğitim kalitesine ulaşılamaz mı? 
Belirlenecek pilot okulda, eğitsel programlar ve altyapı konusunda öğretmen görüşlerinin alındığı, öğretmenlerin fikrinin sorulduğu, öğretmenlerin özel dersler veya dershanelerle ilgili bağlantılarının olmadığı ve okul aile işbirliğinin güçlü olduğu bir okul yaratılamaz mı? 
Bence neden olmasın… Hükümet edenler yapmıyorsa, yapamıyorsa veya yapmak istemiyorlarsa, KTOEÖS ve KTÖS’ün haklı olduğun söylemleri artık eyleme dönüştürme zamanı gelmiştir.
Eylem bizlerde grev olarak algılanıyor fakat eylem, Türk Dil Kurumu sözlüğünde; Bir durumu değiştirme veya daha ileriye götürme yönünde etkide bulunma çabası olarak tanımlanıyor. Bu tanımlamaya göre yapılan eylem türü (basın açıklaması, grev, iş yavaşlatma vb.), sorunları çözmekten ziyade durumu daha da kötüleştiriyorsa, suçu olmayanlar zara görüyorsa, artık eylem türünün değiştirilmesinin zamanı gelmiştir. Bir pilot okul belirlensin, alt yapısı sendika tarafından oluşturulsun ve tam gün eğitim uygulansın. Bu işin nasıl yapıldığını, yapamayanlara, yapmak istemeyenlere gösterilsin, öğretilsin.
Devlet okulları ve özel okullar arasında ayrımcılık yapılıyorsa, devlet okulları günden güne yok olma noktasına götürülüyorsa, devlet okullarında nitelikli öğrenci sayısı azalıyorsa söylemden eyleme geçme zamanıdır. 
Her iki öğretmen sendikasının da tarihi geçmişi olan, Kıbrıs Türk Toplumu’na önderlik etmiş güzide iki sivil toplum örgütümüzdür. Yine her iki sendikamızın da toplum yararına olacak bir ilke imza atabilecek kudrette olduğuna inanıyorum. Artık KTOEÖS ve KTÖS’ün söylemlerini ve eylemsel faaliyet şekillerinin değiştirmeleri zamanıdır. Yoksa yapılan tüm açıklamalar, aynı tarzda eylem şekilleri bizleri daha iyi bir noktaya götüremeyeceği açıktır. Bu noktada kendimize şu soruyu sormalıyız. Tarih mi, hatalar mı tekerrür ediyor? Yoksa olumlu bir duruma doğru ilerliyor muyuz? 
Herkese güzel bir hafta dileklerimle, iyi pazarlar.