banner564

Tarihi itiraflar ve yeni süreç

  Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik dünkü açıklamaları hem iç, hem dış siyaset açısından büyük önem taşıyor…

   Sayın Çavuşoğlu’nun, dünkü açıklamalarından çıkardığımız bazı başlıkları sizlerle paylaşmak istiyoruz:
   -Crans Montana’daki başarısızlığın nedeni, Rum liderinin paylaşıma hazır olmamasıdır…
   -Rum tarafının tutumu nedeniyle yakında yeni bir müzakere süreci öngörülmüyor…
   -Türkiye, bölgedeki sondaj faaliyetlerini 2 gemi ile genişletecek…
   -Kıbrıs sorunu birilerinin ideolojisine veya siyasi hırslarına kurban edilemez…
   -KKTC’ye yönelik ekonomik yatırımlar artarak devam edecek, bu çerçevede kablo ile elektrik projesi gerçekleşecek…

Akıncı ne dedi?..

   Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da dün Çavuşoğlu ile birlikte düzenlenen ortak basın toplantısında çok önemli bir itirafta bulundu…
   Akıncı’nın, Rum tarafını karıştıracak olan itirafı şöyle:
“Crans Montana’da ciddi müzakereler yürütüldü ve orada o süreç bitmek üzereyken çözümsüz olarak dağılmak üzereyken Rum lider Anastasiadis’in, Çavuşoğlu’na bir yaklaşımı oldu. Bu çeşitli şekillerde yansıdı, ama bugüne kadar benim ağzımdan pek ifade edilmedi bugüne kadar. Ancak bunun ifade edilmesinin zamanının geldiği kanaatindeyim. Çavuşoğlu’na yetkiyi paylaşmakta Rum toplumunun hazır olmadığı ve artık iki devletli bir çözümün gündeme gelmesi gerektiğine dair birtakım sözler söyledi Anastasiadis.”
   İşte bu çok geç kalmış müthiş bir itiraftır…
   Sözde çözüm için masaya oturan bir Rum liderinin, günlerce, haftalarca hem kendi halkını, hem bizleri, hem de dünyayı kandırdığını ortaya koyan bu itiraf çoktan ortaya konmalı, hatta etkili bir şekilde yayılması sağlanmalıydı…
   Bunun niçin yapılmadığını ve geciktirildiğini anlamak zordur…

İzlenecek yol bellidir

   Dünkü tarihi itiraflardan sonra, Rum toplumu arasında ciddi tartışmaların yaşanacağını hep birlikte göreceğiz…
   Neticede; bunca zaman ‘Siyasi eşitliğe dayalı iki bölgeli, iki toplumlu federasyonu’ tartışan taraflardan birinin Birleşmiş Milletler’i de aldatması ve sadece zamana oynaması büyük bir skandaldır…
  Böylesi bir durum karşısında Kıbrıslı Türklere yönelik ambargolar hafifletilmeli ve zaman içinde tamamen kaldırılmalıdır…
   Ancak; ondan önce yapılması gereken kendi kendimize uyguladığımız ambargoların kalkmasıdır…
   Bunun için de somut adımlar atılmalıdır…
   Türkiye ile KKTC arasındaki ticarette her türlü vergi ve harçlar kaldırılmalı, burası ucuzlatılmalıdır…
   Sayın Çavuşoğlu’nun söylediği gibi kablo ile elektrik projesi bir an önce gerçekleşmeli, üretim maliyetleri aşağılara çekilmeli, KKTC halkı Teknecik’ten kaynaklanan zehirlenmeden kurtulmalıdır…
    Türk Hava Yolları, Ercan ile dış ülkeler arasında daha çok seferler düzenlemeli, Larnaka avantajını ortadan kaldırmalıdır…
   Larnaka üzerinden gelen ve KKTC’ye geçmek isteyen yabancılara yönelik ırkçı davranışlar karşısında etkin önlemler alınmalı, karşı adımlar atılmalıdır…
   Bunları yapmak zor değildir…
  Kuzeydeki yaşam kalitesini artırmak suretiyle, Rum tarafının federal çözüme yönelik isteksizliğini de bir miktar kırabiliriz…
   Önümüzde yeni ve çetin bir süreç vardır…
   Hayırlısı olsun...

YORUM EKLE

banner471

banner474