Yılın son günlerine girdik ve artık gündem iyiden iyiye 2020 Cumhurbaşkanlığı seçimleri. Ve seçimlere giderken olası adaylar da yavaş yavaş durumlarını netleştiriyorlar.
Ana muhalefetin adayını açıklamasından sonra şimdi tüm gözler mevcut Cumhurbaşkanı Akıncı ile iktidarın büyük partisi UBP adayının kim olacağına çevrildi.
UBP Genel Başkanı Başbakan Ersin Tatar, 28 belediyede görev yapan UBP’li belediye meclis üyelerini dün akşam toplantıya çağırdı...
Toplantıda UBP’li belediye meclis üyelerin fikirleri dinlendi ve olası bir seçimlerde bölgelerindeki durumlar değerlendirildi. 28 belediyenin UBP’li belediye meclis üyeleri UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ersin Tatar’ın aday olması durumunda kendisine destek vereceklerini beyan etmesi ile yeni bir noktaya taşınmış oldu.
UBP’de önümüzdeki haftalarda MYK ardından da PM Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile alakalı olarak toplantıya çağrılacak ve alınan karar kamuoyu ile paylaşılacak.
Ancak görünen köy kılavuz istemez misali, UBP tabanından sonra UBP’li belediye meclis üyeleri de Ersin Tatar’ın aday olması konusunda genel başkana tam destek verdi.
Dün akşamki toplantı sırasında bazı partililer #seninleyiz hastaglı paylaşımlar yaptı ve sosyal medyada hemen üst sıralara çıktı bu paylaşımlar.
Başkanlar da “Skabies” olmuşlar
Maliye Bakanı bir ay öncesinden 13. maaşı hangi gün vereceğini açıklamış. Ve bakan sözünde durup yılbaşına bir hafta kala maaşları yatırmış. Ama gel gör ki bizde bürokraside “Skabies” hastalığı bu kez belediye başkanlarına da geçmiş.
Öyle ki bu para madem vatandaşın cebine girecek, bari bu para başka mecralara gitmesin diye alışveriş caddelerinde indirim şölenleri düzenlenebilirdi. Bugüne özel indirim kampanyaları organize edilebilirdi.
Ama dedik ya bu hastalık bürokrasiden sonra maalesef yerel yönetimleri de esir almış durumda. Hiçbirinde böyle bir vizyon böyle bir düşünce bile yok.
Oysa bugüne özel bir kampanya yapılsaydı ve gerçekten insanları çekebilecek kampanyalar ve sokaklarda eğlenceler düzenlenmiş olsaydı kimse bu paraları başka bir yerde harcamayı düşünmezdi.
Ama gel görün ki dün kapılarda uzun kuyruklar oluşmaya, her yıl olduğu gibi 13. maaşın başka pazarlara kaymasına sadece seyirci kaldık.
Her şeyi devletten veya hükümetten beklememek gerekiyor. Bazı şeyleri de bizim yapmamız özellikle de yerel yönetimlerin yapması gerekiyor.
Neyse geçti Bor’un pazarı sür eşeğini Karpaz’a.
Hükümet bozulur mu?
Neden bozulmasın ki? Cep telefonu bozuluyor, bilgisayar bozuluyor, araba bozuluyor hatta doğanın dengesi bile bozuluyor da KKTC Hükümeti mi bozulmayacak?
Birisi gider diğeri gelir. Bu konuda artık eskisi kadar kafa yormuyorum. Biraz kulağımız delik ya, şimdi her gün 5-10 kişi arayıp hükümetin ömrünü soruyor.
Diyorum ki; “En erken bu yıl, en geç gelecek yıl bu iş biter…“
İmar Planı
Bir yanım karşı bir yanım destekliyor, açıkçası hükümet gibi ben de karar veremiyorum şu meşhur Gazimağusa-Yeniboğaziçi-İskele İmar Planına.
İmar planı olmalıdır diyorum çünkü 35 bin sterline ev mi olur Allah aşkına, üstelik de deniz manzaralı. Bedavaya gidiyor evler bedavaya. Girne’de 1+1 fiyatına aldığınız daireye Gazimağusa’da neredeyse villa verecekler. O derece yani, ne malın ne arsanın bir değeri yok.
İmar planı olmamalıdır diyorum çünkü o bölgelerde arsası olan ama henüz bir proje yaptıramamış olanın malı bu planın onaylanmasından sonra çul olacak, değeri sıfırlanacak yani. Reva mıdır? Hak mıdır?
Açıkçası bir yanım olsun diyor diğer yanım olmasın diyor. Ortak bir noktasını bulmak gerekiyor.
MESAJLAR
Canan ONURER: Son günlerde özellikle cami ve medrese gibi dini yerlere olan merakınız arttı diye duyduk. Bu konularda hayli hassaslaşmışsınız. Ne güzel, keşke herkes sizin gibi olsa.
İsmail ARTER: Yılbaşı öncesi Gazimağusa’daki önemli tüm meydanları yılbaşı süsleri ile bir güzel süslemişsiniz. Bu arada yılbaşı haftası içinde belediyenin tüm ilgili birimlerini seferber etmişsiniz.
Mustafa Kemal TÜMKAN: Valla ne kadar haklısınız ama siz gene de genç gazetecilere kızmayın. Bence o gençler değil, o haberi editleyenler biraz habere yorum katmışlardır. Bizi dinleyin bu konuda.
Ali Özmen SAFA: Yılbaşını Londra’da torunlarla geçirmek üzere bugün memleketten ayrılıyormuşsunuz. Anlaşılan Gazimağusa-Yeniboğaziçi-İskele İmar Planı’nın son şeklini görmeden gideceksiniz yurt dışına.
Haluk DOĞANDOR: Alsancak’ta çok güzel bir mekanı devralıp pizza dükkanı açmışsınız. Pizzador isimli mekanda kendi elleriniz ile pizza yapıp dostlarınıza ve müşterilerinize ikram ediyormuşsunuz. Hayırlı olsun.
Ersin TATAR: Fenerbahçe-Beşiktaş derbisini geçen akşam KKTC Beşiktaşlılar Derneği’nde renktaşlarınız ile birlikte izlemişsiniz. Neyse büyük geçmiş olsun diyoruz hem size hem de dernekte maç izlediğiniz herkese.
Çağatay ÖZBİRİM: Kıbrıs Developments olarak bir ilke daha imza atıp İstanbul’da ofis açmışsınız. Sırada başka başka ülkelerde de yeni ofis açma hazırlığı varmış. Hayırlı olsun tekrardan.
Hasan HASTÜRER: Dün üreticileri ekranda konuk ettiniz ve bir ara açık Pazar gibiydi TV stüdyosu. Gerçekten üreticilerin dertleri ne kadar da önemli değil mi? Vatandaş alırken ateş pahası ama üretici satarken ya beleş.
Buran ATAKAN: İki gün telefonsuz kalmak nasıl bir duygu acaba? Hele de sosyal medya falan olmayınca kendinizi bir boşlukta falan hissettiniz mi? Düşünmek bile yoruyor bizi.
Yakup GENÇ: Dün elinize bazı fotoğraflar geçti, bu fotoğrafları yayınlayıp yayınlamak konusunda hayli tereddütte kaldık. Neyse bu konuyu artık yüz yüze görüşmek şart oldu.
Hatice FAYDALI: Siyasete ve bürokrasiye veda ettikten sonra artık tümüyle kendinizi torununuza vermişsiniz ve artık zamanınızın büyük bir bölümünü torununuzla geçiriyormuşsunuz. Ne mutlu size.
Gülşah Sanver MANAVOĞLU: TC’nin KKTC'ye uyguladığı bazı mali politikaları eleştirdiniz. Açıkçası ortaya koyduğunuz eleştirilere biz de hak verdik ama gene de bizimde yapmamız gerekenler konusu var işte orta yerde.
Erhan ARIKLI: Geçen akşam resmen Dikmen’de gövde gösterisi yaptınız. Hem partiye yeni katılanlara rozet taktınız hem de iktidar için ne kadar yakın olduğunuzu dosta düşmana gösterdiniz.
Ali POLATKAN: 2020’yi Gaziveren’de çiftlik evinde karşılayacakmışsınız. Herkes yeni yıl için bir yerlere giderken sizin memlekette kalıp kendi tesislerimizde yılbaşı geçirecek olmanız vatandaşa büyük bir mesaj aslında.
