banner564

Tesadüfi yaşıyoruz

Başımıza geleceklerden habersiz bir şekilde yılın ilk iş günü Akçay’dan Lefkoşa’ya doğru yola çıkmıştık. Eski Güzelyurt-Lefkoşa yolu olduğu için bu yol civarında yaşayanların yoğunlukla kullandıkları bir yoldur.
Hava açık ve güneşli bir gündü. Yağmur sonrası çevrenin yeşile bürünmesi ve güneşin tatlı sıcaklığı içimize sindire sindire, kendi arabam önde, arkamdan da gelen diğer dört araç ile birlikte Lefkoşa istikametine doğru yol alıyorduk. Zümrütköy’ü yeni geçmiş Serhatköy’e doğru ilerlerken aniden ne olduğunu anlamadan arabam fren yaptı ve yolun içinde savrulmaya başladık. Arabam öyle bir fren yapmıştı ki araç kontrolsüz bir şekilde önce yolun sağına, sonrada yolun soluna doğru savrulup sol bankette duru verdi. Araba durur durmaz önce yanımda oturan eşimi kontrol edip iyi olduğundan emin olduktan sonra araçta nasıl bir sorun olduğunu anlamak için hemen indik. Fakat araçtan inerken arkadan gelen diğer dört araçtan üçü yanımızdan geçip gitti.
İçlerinden yalnızca birisi durdu. O da bizler gibi işine gitmeye çalışan bir ablamızdı. Ablamız hemen aracından inip bize iyi olup olmadığımızı sordu. İyi olduğumuzu fakat neden bu şekilde savrulduğumuzu anlamadığımızı söyledik. Bizim için duran, o anki şaşkınlık içinde adını sormayı düşünemediğimiz ablamızın da bizim kadar şaşkın bir şekilde, hızla çarpan kalp atışlarının olduğunu gördük. Onun bu heyecanlı halini gördükten sonra yaşadığımız olayın vahametini anlamaya başladık. Aracın kendi kendine ani fren yapması nedeniyle yolun sağına savrulduğumuz sırada ya karşıdan başka bir araç gelseydi veya arkadan gelen araçlardan birisi o sırada bizi geçmeye çalışsaydı ne olacaktı?
Ne olacağı belli! Fakat nasıl oldu da biz bu olayı yaşamıştık? Çekici yardımı ile aracı bir makiniste götürdüğümüzde, makinist arabanın arka diferansiyelinin bir nedenden ötürü kilitlendiğini söyledi. Aracı daha da inceledikten sonra arka diferansiyel rulmanının sıkıştığını ve tekerlekleri kilitleyerek ani frene neden olduğunu söyledi. Bunun neden böyle olduğunu sorduğumda ise bunu milyonda bir olabileceğini ve hatalı parça üretimi veya hatalı diferansiyel yağ kullanımı ile alakalı olabileceğini söyledi.
Toplu taşıma sistemimizin yok denecek kadar zayıf olmasından ötürü hemen hemen birçoğumuz kendi araçlarımız ile kendi çözümlerimizi üretiyoruz. Bu şekilde trafikte olan araç sayısı günden güne artarken bu araçları denetleyen ve bakımını yapan kişilerin ne kadar işlerinin ehli olduklarını da kontrol eden oluyor mu? Elbette hayır! Her gün kullandığınız aracınızı servise veriyorsunuz ve sonra bakımı tamam ve orijinal parça kullanıldığını düşünerek servisten sonra aracınızı kullanmaya devam ediyorsunuz.
Her trafik kazasını ardından trafik güvenliğinde bahsediyoruz. Trafik güvenliğini bir bütün olarak ele almalıyız, eğitim başta olmak üzere trafik mühendisliği ve denetimlerinin tam olarak yapılması gerekmektedir. Denetim yalnızca polis denetimleri olarak algılanmamalıdır. Araç bakım ve servislerinin yapıldığı yerlerde denetimin bir parçası olmalıdır. Günümüzde gelişmiş ülkelerin tümünde araç bakım ve tamirleri eğitimden geçen lisans sahibi kişiler tarafından yapılmaktadır.
Her şey bir yana yaşadığımız bu coğrafyada tesadüfi yaşıyoruz. Yılın ilk iş günü yaşadığım bu tatsız olayın ardından, durup insani duygularla bize yardım teklif eden, ismini sormayı unuttuğumuz ablamıza bir kez daha buradan minnettarlığımı iletmek isterim. 
Herkese güzel bir hafta olması dileklerimle iyi pazarlar.
YORUM EKLE

banner471

banner474