banner564

Turizm ve otelcilik öğrencilerinin sektöre yönelik kariyer beklenti çalışması 

Çok uzun zamandır İnsan kaynakları üzerine çok sevdiğim bir alan olmasına rağmen sayfamda yazı yazmadığımı fark ettim. İnsan Kaynağı gerçekten turizm sektörünün en önemli olmaz ise olmazı. Marksın gelişime tutuğu  ekonomik tarihsel yaklaşım teorisi, Rostowun  arz talep döngüsel teorilerini içeren gelişme ve büyüme, ve başkalarına ( ülke, ekonomi ) bağımlı gelişim teorilerini derinine de inceleyip analiz etmeye de çok gerek yok açıkçası. 
Benim teorime göre de durum çok basit. Bir ülkede ulaşım ve yatırım ağlarının gelişimini etkileyen en önemli sektör dünyanın en büyük sektörü sayılan servis sektörü ve onun en gelişmiş mekanizması olan turizm sektörüdür. Turizm sektörü dünyadaki kendi bünyesi içerisinde doğrudan ve dolaylı olarak etkilediği yaklaşık elli dört (54 )  alt sektör ile insan kaynağına en fazla dokunan sektör. Böyle olması hasebi ile de doğal olarak kaliteli insan gücü ve hatta mevsimsel insan gücüne en fazla ihtiyaç duyulan müthiş bir dinamizm. Çağımızın jenerasyonları da değiştikçe, beklenti ve sektöre yönelik bakışlar da değişiklik gösterebiliyor. Bizim üniversite okuduğumuz yıllarda öğrencilerin turizm ve otelcilik sektörüne karşı geliştirdikleri bakış ve şimdiki öğrencilerin tutum ve davranışları da değişiklik o oranda farklılık gösterebiliyor. Üniversitede öğrenciler ile birlikte olduğunuz zaman bu radikal değişiklikleri de yerinde görebiliyorsunuz. Bu vesile ile daha birkaç ay önce yaptırdığım ve sonuçlarını yeni elde ettiğim  bu anket, bizlerin turizm ve otelcilik  okuyan  gelecek nesillerimizin sektöre bakışlarını ölçmeye yarayan sonuçları paylaşma fırsatı da verdi. Şimdi bu yazının ve anketin sonuçlarına bakalım:
Modern çağımızın turizm anlayışı ve Kuzey Kıbrıs
Modern çağımızın turizm anlayışında açıkça da Kuzey Kıbrıs`ta da olduğu gibi tüm dünyanın iç ve dış dinamiklerin doğrudan etkilediği unsurları görmek açıkça mümkün. Örneğin, kişiden kişiye değişkenlik gösteren en önemli fark, turizm öğrencilerinin kariyer beklentileri sonucunda iş başı yapar iken kendilerinin seçimlerini doğrudan etkileyen işe ilk giriş departman yerleri ve alanları da oluyor. Otelcilik sektörüne adım atan 258 2023 Temmuz ayı öğrenci üzerine yapılan ankette ki ( 2017) de ilki 238 öğrenciye  göre yapılmıştı ilk başlangıç departmanları onlara sunulan ve kendilerinin de kolay olması vesilesi ile yiyecek içecek departmanı olarak ölçülüyor. ( 37.2 % ) .Bunun en önemli sebebi ise öğrencilerin daha fazla fiziksel güce ve kabiliyete dayalı bu departmanın diğer departmanlara göre  ( ön büro, satış pazarlama, insan kaynakları, finans, muhasebe, alım satım vs ) daha az bilgi birikimi ve tecrübe zorunluluğu istememesi olarak belirtiliyor. Sadece bu değil tabii ki tercih sebebi. Öğrencilerin yarı zamanlı üniversitede okuyorken bu departmanda çalışmaları da zaman içerisinde işin genel hatlarını öğrenmelerine vesile olduğu için bu bölümde daha fazla kendilerini yeterli görüyorlar. Yıllardır sektörde bilinen bir gerçeklik olan bizlerin de managerial ( yönetimsel ) kadroların bile ilk başlangıç noktaları yine yiyecek içecek F&B departmanı oluşturuyor.   94 kişilik orta ve üst düzey yönetici kadrolarının 43 kişisi ( 44.6 % ) bu departmanda başlamış.  İkinci sırayı ise 28 kisi ve 31.6 % oranı ile ön büro departmanı oluşturuyor. Ancak çok önemli bir saptama daha, ankete katılan öğrencilerin çoğu idari ve diğer yönetimsel pozisyonlarda çalışmayı ön büroda çalışmaktan daha fazla istekli olduklarını bizlere gösteriyor. ( 36,5 %).Bu aşamada çok önemli bir ayrıntıyı da sizler ile paylaşmak istiyorum. Toplam 258 öğrenciden sadece 8  kişisi housekeeping ( kat hizmetlerinde ) çalışmaya rıza gösteriyor. Bu sonuç da genel anlamda turizm ve konaklama sektörünün çok büyük bir açığı ve üzerinde düşünülmesi ve çözüm bulunulması gerekliliği olan çok önemli bir detay. Turizm ve Otelcilik okuyan öğrencilerimizin büyük bir kısmı kendilerini ilk başlangıç noktası sayılan işe girişlerinin uzunca bir süre departman sorumlusu veya müdür  tarafından değiştirilmedikleri ve bunun da motivasyon anlamında sektördeki bakışlarının yavaşça değişmeye başladığını görmekteyiz. 44 Çalışandan 29.7 % si mevcut iş koşullarında en az beş ve sekiz sene arası aynı pozisyonda çalıştıkları ve maaşlarının çok a arttığını bizlere gösterdi . ( 34 %). Yani ilk giriş ücreti 8 bin  tl olan bir kişinin maaşı beş yılın sonunda 17 bin  tl olarak ölçüldü. Bu da bence sektör olarak hepimizin üzerinde önemle durmamızı gerektiren bir diğer ayrıntı. Bu aşamada sektörel beklentileri ve motivasyonları gerek iş koşulları ( uzun çalışma saatleri, ücret maaş, atanma ve yükseltme kriterleri vs ) ve  gerekse kendilerinden kaynaklı unsurlardan dolayı ( motive olamamak, iş ortamında başarısızlık )  yerine getirilmeyen turizm ve konaklama mezunu öğrenciler üç yılın sonunda artık direnemeyip başka uzmanlık alanlarına ve iş ortamlarına kayabiliyorlar. 

Turizm ve Otelcilik Mezunu öğrencilerin  beş yıl sonunda kariyer hedefleri 

Aslında üniversite mezunu öğrencilerimizin okulu bitirdikten sonraki beş yıllık kariyer hedefleri oldukça mantıklı ve gerçekçi bana göre. Bu anlamda  97 kişisi ( 41.6 % ) kendilerini beş yıla kadar  orta düzey bir pozisyonda  ( departman müdürü ) , on yıl ve on beş yıl aralığında ise   herhangi bir tesisin en üst noktasında hayal edebiliyorlar.  258 kişide 153 kişi yani ( 56,2 % ). Bu arakam Avrupa`daki otel mezunlarının beklentileri ile oransal olarak hemen hemen ayni olsa da Avrupalılar herhangi bir tesisin en üst noktaya gelmek  için bizim öğrencilerimizden biraz daha aceleci gibi.  Önemli bir ayrıntıyı daha paylaşmak istiyorum. Ülkemizde turizm okuyan yabancı  öğrencilerin 38.4 % mezun olduktan sonra ülkelerine dönmüyor. Sebebi ise ya ülkelerinde turizm sektörünün çok gelişmiş olmaması veya maaşların ülkemize oranla daha düşük olması. Üniversite mezunu olmak belli bir etiket sahibi olunmasına da vesile oluyor  düşük profilli yurt dışından personel  istihdam etmek yerine en azından bu kişiler beş yıla yakın bir süreyi Kuzey Kıbrıs`ta geçirdiklerinden dolayı tercih sebebi olmaları çok doğal olmalı. Burada esas planlama yerli yani Kıbrıslı istihdamında. Bu oran turizm mezunlarında gastronomi mezunlarına göre biraz daha az. ( genel ortalam içinde 25-30 % otelcilik mezunları oranına kıyasla gastronomi mezunlarında  55-60 % ). Bu oran çok ciddi ipuçları bizlere veriyor.

YORUM EKLE
YORUMLAR
Ogun Zeybekoglu
Ogun Zeybekoglu - 2 ay Önce

Yabanci ogrencilerin buyuk bir kismi mezun olduktan sonra ulkede kaliyor,bu da demektir ki yakin bir gelecekte turizm sektorinde yabancilar malesef soz sahibi olabilecekler ve turizmimizi idare edebilecekler.

banner608

banner473