Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Ocak 2013 sonunda Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras ile gerçekleştirdiği 45 dakikalık görüşmede tarihi bir karar alınmıştı...
Buna göre; Yunanistan Bakanlar Kurulu, Mart ayı içerisinde Ankara’ya taşınacak...
Ve Türkiye Bakanlar Kurulu ile birlikte ortak toplantı yapılacaktı...
İlk kez böylesi bir adımın atılması son derece dikkat çekiciydi?..
NATO üyesi iki ülke sonsuza dek karşılıklı güvensizlik ve gerginlik içerisinde yaşayamayacağına göre; birilerinin bir şeyler yapması gerekirdi...
Ve Başbakan Erdoğan bu konuda, dünyaya örnek olacak şekilde önemli bir adım atmış oldu...
İki ülkenin bakanları ortak toplantı yaparak, bazı konularda ‘ortak uzlaşı’ arayacak, toplantı sonrasında ise uzlaşılan konular kamuoyuna açıklanacaktı…
Büyük bir kriz yaşayan Yunanistan’ın, Türkiye ile dost olmasından başka bir seçeneği de yoktu...
Türkiye ile dostluğun gelişmesi, Kıbrıs sorununun çözümü açısından da son derece önemlidir...
Buna karşın Yunanistan’daki sağcı örgütler, Erdoğan ile Samaras arasındaki uzlaşıdan pek memnun kalmamış sert eleştirilerde bulunmuştu...
“Yunan Bakanlar Kurulu’nun Ankara’da toplanması ne demek oluyor?” diyerek tepki gösterdiler...
Halbuki ikili ilişkileri geliştirmek için bir iyi niyet jesti gösterilmişti...
İki ülke bakanları arasında bir bağ oluşturulmasına fırsat sağlanmış, gergin ortamın yumuşatılması amaçlanmıştı...
Türkiye kararlılığını sürdürüyor
Kim ne derse desin, Türkiye ve Yunanistan hükümetlerinin, ikili ilişkileri geliştirmesi son derece önemlidir…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan daha ilk günden beri Yunanistan ile ilişkilerin geliştirilmesinden yana olduğunu kanıtlayan adımlar attı...
Yüzlerce Yunan şirketinin Türkiye’de faaliyet göstermesi bunun somut bir kanıtıdır...
Kıbrıs sorununun çözümü konusunda ‘bir adım önde’ siyasetinin mimarı da yine Sayın Erdoğan’dır...
Eski Yunan Başbakanı Kostas Karamanlis, geri adım atmamış olsaydı, Annan Planı 2004 yılında kabul edilecek ve Kıbrıs sorunu tarihe karışacaktı...
Göçmenlerin çok büyük bir kısmı evlerine dönecek, özellikle Maraş kenti yeniden dirilecek ve bu ülkede turizm patlaması yaşanacaktı...
Kıbrıslı Rumların yüzde 37’si fakirlik sınıfında kalmayacaktı...
Suçu kendilerinde arasınlar
Bugünkü durumun sorumlusu Yunanistan ve Güney Kıbrıs’taki fanatiklerdir...
Eski Dışişleri bakanlarından merhum Nikos Rolandis her fırsatta “Yaşadıklarımızın tek sorumlusu bizleriz” diyerek, Rum liderliğinin yaptığı yanlışları ortaya koyuyordu...
Öyleyse; ya bugünkü çıkmaz devam edecek, ya da Türk-Yunan ilişkilerinde yeni bir sayfa açılacak ve bundan Kıbrıslılar da yararlanacak...
İkinci seçenek doğru olandır...