Türk halkı, parlamentonun yeni üyelerini ve yeni hükümeti seçmek için bugün sandık başına gidecek...
Bugün sadece Türkiye’de yaşayan 80 milyona yakın insan için değil, aynı zamanda yurt dışında yaşayan tüm Türkler için önemli bir gündür...
Öncelikle; seçimlerin olaysız geçmesi en büyük dileğimizdir...
İçte ve dışta sinsice bekleyen Türkiye aleyhtarı güçleri sevindirmeyecek bir seçim arzuluyoruz...
Türkiye’de yaşayan herkes, birlik ve beraberliği bozacak her türlü girişime karşı çıkmalı, kötü senaryoları bertaraf etmelidir...
Yıllardan beri Avrupa Birliği üyeliği için çırpınan Türkiye açısından bugün aynı zamanda bir demokrasi sınavıdır...
Ortaya çıkacak sonuçlara herkes saygı göstermeli, kaybedenler, kazananları kutlamalıdır...
Dış politika sancılıdır
Seçimleri kim kazanırsa kazansın, iktidara kim gelirse gelsin, çok ciddi sorunlarla uğraşmak zorunda kalacağı kesindir...
Özellikle de dış politika açısından...
Orta Doğu yanıyor...
Suriye’de, Irak’ta savaş var...
Mısır ve İsrail ile ilişkilerin çok hızlı bir şekilde düzeltilmesi şarttır...
AB ile müzakere sürecinde başlıkların açılması konusunu bir kenara bırakalım...
Ama Yunanistan ve Kıbrıs sorunu, Türkiye’deki yeni hükümetinin ilk gündem maddelerini oluşturuyor...
Yeni Türk hükümeti Kıbrıs konusunda nasıl bir siyaset izleyecek?..
Rumların aşırı beklentileri karşısında Ankara ne tür tavizlere razı olacak?..
Ve en önemlisi garantiler meselesi...
Yunan hükümeti, batmış haliyle dış politikada Türkiye’ye kafa tutarak, garantörlüğün devamını kabul etmeyeceğini söylüyor...
Rumlar beklentide
Kıbrıs Rum liderliği de bugünkü seçimin sonuçlarını yakından takip ediyor...
Ankara’nın ‘aşırı tavizler’ vermesiyle, çözüm konusunda ilerleme sağlanabileceğini düşünüyor...
Maraş’ı ‘hiç karşılık vermeden’ geri istiyor...
Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğini kuzeye yayabilmek için daha çok sınır kapısının açılmasını talep ediyor...
Kuzeydeki tüm kiliselerde dini ibadet yapılması için AB ile BM’yi zorluyor...
Anavatanları gibi, Türkiye’nin garantörlüğünü sonlandıracak adımların atılması için çok yönlü girişim yapıyor...
İster AK Parti’nin devamı, isterse CHP-MHP koalisyonu, Kıbrıs konusunda atılacak adımlar çok önemlidir...
İşte o nedenle; bugünkü seçimlerin hayati önem taşıdığını söylemek abartı olmaz...
Doğu Akdeniz’de söz sahibi iken, bir anda her şeyi bırakıp gitmek mi?..
Yoksa hakları koruyarak bir çözüme ulaşmak mı?..
Son söz yeni Türk hükümetinin ve TBMM’nin olacak...
Seçimler, bu kadar kritik ve hayati bir dönemde yapılıyor...
Milletimiz için hayırlısı ne ise o olsun...
