banner564

Ulusal uzlaşma zamanı

   Dünyanın bir numaralı sorunu haline gelen ‘Coronavirüs’ konusunda adanın her iki kesimindeki yönetimlerin hemen her gün yeni önlemler aldıklarını görüyoruz…
   KKTC hükümetinin önlemleri genellikle kamu ve özelde zorunlu tatil, sokağa çıkmama, kara, hava ve deniz limanlarından giriş-çıkışlarla ilgilidir…
   Güney Kıbrıs ise; zorunlu tatil ve giriş çıkışlarla ilgili önlemlerin yanı sıra ekonominin çöküntüye uğramaması ve halkın mağdur olmaması yönünde önemli kararlar üretiyor…
   Özellikle dün açıklanan kararlar son derece önemlidir…
   Bir yandan KDV oranlarını aşağıya çekerken, diğer yandan vergi ödemelerini Mayıs sonuna kadar uzatması, işsiz kalan çalışanların yanı sıra iş yapamayan işverenlere yönelik 700 milyon Euro’luk bir paket açıklaması ayakta alkışlanacak bir karardır…
   “İşte devlet budur” dedirtecek kadar heyecanlandıran bir yönetim şeklidir…
   KKTC hükümetinin, İngiltere’deki öğrencilerimize “adaya gelmeyin” çağrısı yaparken, benzeri çağrıyı yapan Rum Yönetimi gibi kişi başı 750 Euro’luk mali destekten söz edememesi dikkat çekicidir…
   Gençlere “ülkeye gelmeyin” diyorsunuz ama, ceplerinde geçinecek kadar parası olup, olmadığını sormuyorsunuz…
   Peki neden böyle?..
   Devlet kasasının boş olması yüzünden…
   Devlet yönetiminin bugüne kadar sadece memur maaşlarını ödemeye yönelik olması yüzünden…
   Kamunun ve emeklilerin maaşlarını ödüyorsak, hükümet başarılı demektir…
   İşte böylesi çarpık bir anlayış yüzünden bugün tüm sektörlerimiz çökmüş durumdadır…
   Nereden bakarsak bakalım son derece üzücü bir durumla karşı karşıya bulunuyoruz…

Seçim değil geçim

   İşte bu noktada, 26 Nisan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin derhal ertelenmesi gerekiyor…
   Meclisi bu konuda karar üretmeye davet ediyoruz…
   Hiç kimsenin bu şartlar altında seçimi düşünecek hali yoktur…
   Tüm partilerin uzlaşı halinde bir karar alması durumunda, seçimlerin ertelenmesini engelleyebilecek başka bir güç yoktur…
   Meclis’te temsil edilen siyasi partilere düşen bir başka görev ise; böylesi bir felaket karşısında ‘Ulusal uzlaşıyı’ sağlaması ve birlikte hareket etmesidir…
   Atılacak adımlar konusunda tüm partilerin ‘ortak sorumluluk’ üstlenmesi son derece önemlidir…
   Bunu başarmaları halinde, yaşadığımız ve yaşayacağımız sorunları daha kolay aşma şansımız vardır…
   Aksi halde hepimiz üzülürüz…
   Ve açılacak yaraları tedavi edemeyiz… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
İsmail
İsmail - 4 yıl Önce

Ozellikle kırsal kesimde kdv kaybı çok bide hem emekli olup hemde partili oldugu için yari devlet özerk kurmlarda kaymakli maas alanlar var artik bir duzenleme zamani gelmedimi evde yatan musavirler goreve alinip coft maas alarak keyf edenlere dur demedikçe siyasilere asla guvenmiyorum

banner471

banner473