banner564

Umut verici gelişmeler

  Duyarlı bir gazetecilik örneği sergileyerek; büyük kayıplara uğramış, çok sayıda şehit vermiş Taşkent köyündeki kooperatif skandalını iki günden beri manşetimizde yansıtıyoruz...
  Dün yine bu köşede Başbakan Tufan Erhürman’a çağrı yapmış, gerek polis genel müdürü, gerekse Kooperatif Şirketler Mukayyidi ile görüşmesini ve bu skandala el koymasını önermiştik...
  Başbakan Erhürman; büyük bir duyarlılık göstererek, ilgili birimlerle görüşmeler yaptıktan sonra, bizleri de bilgilendirme nezaketi gösterdi...
  Kendisine teşekkür ediyoruz...
  Küçük ülkemizde özlenen yönetim anlayışı işte budur...
  Sorunlar karşısında duyarsız kalmayan, ivedilikle takibini yaptırıp, kamuoyunu bilgilendiren bir yöneticilik anlayışına ihtiyacımız vardır...
  Çok sayıda yolsuzluk ve suistimal iddiasının aydınlığa kavuşması için Başbakan düzeyinde etkin girişimler yapılması halinde, küçük ülkemizde bazı şeylerin değişebildiğini görme şansı bulacağımıza inanıyoruz...
  Tekrar ediyorum, böylesi bir yönetim anlayışını arar hale gelmiştik...
  Sorumlu makamlara gelenlerin, ciddi araştırmalara dayalı yayınlar ve yapıcı öneriler karşısında harekete geçmelerini ve gerekli girişimleri başlatmalarını gelecek açısından bir umut olarak görüyoruz...
  Güzel ülkemizde artık yeni ve temiz bir sayfanın açılmasını, insanlar arasındaki ilişki seviyesinin yükselmesini ve çamur politikalarının terk edilmesini arzuluyoruz...
  Bizler bu konuda üzerimize düşenleri yerine getireceğiz...
  Arada bir kaçakların olmasına da bundan sonra müsade etmeyeceğiz...
  Dedikodulara dayalı çamur ve iftira içerikli yayınlara ‘demokrasi var’ diyerek izin vermeyeceğiz...
  Yapıcı eleştiriler kabulümüzdür...
  Ancak; temelsiz iftiralardan yana değiliz...
  Toplumun önemli değerlerine çamur atarak prim yapma anlayışında olmadık ve bundan sonra da olmayacağız...
  Tüm arzumuz daha iyi ve daha uzlaşıcı bir yönetim anlayışının artık bu ülkede gelişip, kökleşmesidir...
  Esas sorun çok yüksek miktarlarda para transferlerinin, ihalesiz mal alımlarının, ihale sırasında dönen rüşvetlerin, devlet kurumlarına yönelik hizmetlerde çürük işler yapanların ortaya çıkarılmasıdır...
  Ve şimdiki hükümetin bu konularda gerekli adımları atacağı konusunda umutluyuz...

Özersay’ın girişimi
 
  Gelelim Başbakan Yardımcısı Kudret Özersay’ın İtalya ziyaretine...
  Rum tarafının tek yanlı sondaj girişimleri karşısında, KKTC’nin ilk defa aktif bir rol alarak, İtalyan ENI şirketinin yetkilileriyle görüşme yapması son derece önemlidir...
  Kendisini kutluyoruz...
  Bizler yıllardan beri, KKTC yetkililerinin dış politikadaki sessizliğini ve tepkisizliğini eleştiriyor, daha aktif politikaların izlenmesi konusunda uyarıcı yayınlar yapıyoruz...
  Dışişleri Bakanı Özersay’ın; göreve gelir gelmez doğal gaz konusunda ve güneye geçen bir vatandaşımızın aracına yönelik saldırı sonrasında tepki vermesini, ardından İtalya’ya giderek görüşmeler yapmasını son derece olumlu buluyoruz...
  “Gör, duy, konuşma, iş yapma” politikalarıyla geminin karaya vurduğu dönemden rahatsızlık duyuyorduk...
  Şimdi dış politikada daha aktif bir dönemin başladığını görüyoruz...
  Bu çerçevede, dış Türklerle lobicilik faaliyetlerinin başlatılmasını ve geliştirilmesini arzuluyoruz...
  1980’li yıllarda İngiltere Lordlar Kamarası’nda 60’ın üzerinde Lord’un katılımıyla ‘dotluk grubu’ kurabilmişken, son 20 yılda ilgisizlik ve beceriksizlik yüzünden bunu bertaraf edenlere inat; yeni oluşumlar için atılacak adımların destekçisi olacağız...
  Doğruya doğru; eğriye eğri demesini bileceğiz...
YORUM EKLE

banner471

banner474