banner564

Uyku zamanı değil

   Kıbrıslı Rumlar 5 yıl önce ekonomik açıdan büyük bir felaket yaşadı…
   Bankalar battı, mevduatların yarısına el konuldu…
   Çok sayıda şirket iflas etti…
   Çok sayıda mağaza kapandı…
   Kapananların bir kısmı hala açılamadı…
   Krizin ilk yılında işsiz sayısı 90 bine kadar dayandı…
   Rum Yönetimi; yaşanan felaket sonrasında bir yandan Avrupa Birliği’nden yardım alırken, diğer yandan ekonomik yatırımlara öncelik verdi…   
   Önemli teşvikler vererek, Mısır’dan, İsrail’den, Rusya’dan, Çin’den çok sayıda yatırımcıyı adaya getirdi…
   Limasol’un en büyük alış-veriş merkezini İsrail şirketi yaptı...
   Şimdi Larnaka’ya devasa bir alış-veriş merkezi daha yapıyor...
   Larnaka ve Baf havaalanlarını özel şirket işletiyor...
   Limasol Limanı’nın ticari faaliyetlerini Araplar yönetiyor...
   Larnaka ve Limasol’da yeni marina projelerini yabancılar yürütüyor, satışlar daha çok Ruslara yapılıyor...
   Önümüzdeki aylarda ‘Yüzer ada’ projesi hayata geçirilecek...
   Yatırımı Macar şirketi yapıyor...
   İşin boyutu tam 3,5 milyar Euro...
   KKTC’yi yönetenler bunları göremiyor mu?..
   Görüyorlarsa, kuzeyde benzeri adımların atılması için ne yaptıklarını veya neden yapmadıklarını halkımıza açıklamalıdırlar...
   Büyük riskler alarak tanınmamış Kuzey Kıbrıs’a yüz milyonlarca liralık yatırım yapan 3-5 tane Türk firmasını ‘öcü göstermeye’ çalışanlar karşısında halkımıza doğruları anlatacak cesur bir siyasetçi yok mudur?..
 
Bir de tersini düşünelim...

   Türk yatırımcıların  bu ülkeden çekip gitmesi halinde, hayvancı, esnaf, sanayici, hatta ithalatçının durumu ne olacak?..
   Kahveler, sular, meşrubatlar, etler, yumurtalar, tavuklar, sütler, sebze ve meyveler, ekmekler, zeytinler, hellimler, peynirler, mobilyalar, hırdavat malzemeleri, arabalar kime satılacak?..
   Böylesi bir gelişme karşısında ülke ekonomisinin bir hafta içinde yerle bir olacağını  düşünemez durumda mıyız?..
   Gelirlerinin yüzde 55’ini yabancı çalışanlardan karşılayarak, yerli emeklilerini her an 65 milyon da borçlanmak suretiyle ödeyebilen Sosyal Sigorta Kurumu ne olacak?..
   Böylesi bir durumda emeklilerin maaşını ödeyebilecek bir borçlanmanın dahi yapılamayacağını hesaplamak zor mudur?..
    
Konuşması gerekenler konuşacak

   Daha fazla uzatmayalım...
   Artık konuşması gerekenler konuşmalı...
   Ürettiğini turizm yatırımcılarına satan hayvancılar da kasaplar da, tavuk, yumurta, hellim ve peynir, sebze ve meyve üreticileri de konuşmalı...
   İthal ettiği ürünlerin yarıdan fazlasını bu tesislere satan tüccar, esnaf ortaya çıkıp, gerçekleri anlatmalı...
   Fabrikasını bu sayede ayakta tutabilen sanayici de konuşmalı ve yeni yatırımlar için ‘etkileyici paketlerin hazırlanmasını’ teşvik etmelidir…
   Türkiye’de ekonomik durum iyi olmamakla birlikte, Kıbrıs’ta yatırım yapabilecek şirketler vardır…
   Bunun yanı sıra yurt dışındaki Kıbrıslı Türkleri, kendi öz vatanında yatırıma teşvik etmek de mümkündür…
   Kuşkusuz elimiz, kolumuz bağlı durmak suretiyle bunları başaramayız…
   Teşvik edici projeler hazırlayıp, karşılarına çıkmalıyız…
   Önümüzde çok sancılı bir süreç vardır…
   Ekonomide kriz, siyasette sıcak gelişmelerle yüzleşeceğimiz bir süreç…
   Panik yapmayalım ama uyku modunda yaşamayalım… 

YORUM EKLE

banner608

banner473