UBP’nin yeni genel başkanı Faiz Sucuoğlu, Cumhurbaşkanı Tatar tarafından yeni hükümeti kurmakla görevlendirildikten sonra siyasi parti yetkilileriyle görüşmelerine başladı…
   Meclis’te temsil edilen partilerle gerçekleştirilen görüşmelerin sonucunda bir karar verecek ve bunu yarın Cumhurbaşkanına iletecek…
   Sucuoğlu’nun önündeki seçenekleri bir kez daha vurgulamakta fayda vardır:
   - Ya CTP ve HP’nin desteğini alarak ‘erken seçim’ şartıyla teknokrat kabine…
   - Ya da Meclis çoğunluğuna dayalı bir hükümet…
   Önce ikinci seçeneğe bakalım…
   Meclis çoğunluğuna dayalı bir hükümet kurulabilir mi?..
   CTP ve HP böylesi bir hükümete girer mi?..
   Bugüne kadar yapılan açıklamalara bakılırsa ikisi de mevcut koşullarda UBP ile uzun vadeli bir ortaklık kurmaz…
   Öyleyse yeniden azınlık hükümeti ile ülkeyi daha da sıkıntılı bir sürece sürüklemek yerine; CTP ve HP’nin desteğini alarak 3 aylık bir sürede seçime gidilmesi kaydıyla teknokrat kabine kurmak doğru olandır…
   Seçim gecesi daha demokratik ve şeffaf bir yönetim sözü veren Sucuoğlu’nun ‘zaman kaybetmeden’ gereken adımları atması kaçınılmazdır…

Her alanda sıkıntı var

   Güney Kıbrıs’ın 2022 bütçesini tartıştığı bir dönemde; KKTC’nin hala hükümet kurma, seçime gitme tartışmalarıyla zaman harcaması hepimizi üzüyor…
   Buna karşın “bir an önce ne olacaksa olsun” diyerek, ileriye doğru adım atılmasını beklemekten başka bir çare kalmıyor…
   Halbuki; bir yandan Corona vakaları, diğer yanda mevsim değişikliğiyle birlikte grip vakalarında meydana gelen artışlar ‘acil önlem’ alınmasını gerektiriyor…
   Güney Kıbrıs ve Türkiye haftalar öncesinden özellikle yaşlılara dönük olarak grip aşısı dağıtırken, KKTC’nin bu konuda çaresizlik içinde olması kabul edilemez…
   Bunun ana nedeni hükümetin ciddiyetsizliği ve yetersizliğidir…
   Bir başka neden bu ülkenin plansız ve programsız bir şekilde yönetilmesidir…
   Kamu kurumlarının iflasıdır…
   Böylesi dönemlerde güçlü sivil toplum örgütlerinin hareketsizliği ve tepkisizliği de dikkat çekicidir…
  Hemen tüm kesimlerin bu halka ‘yaşatılanlara’ karşı teslim olmuş gibi bir sessizlik içine girmesi hem üzücü, hem de gelecek açısından kaygı vericidir…
   Ülkemizin ve halkımızın geleceği için hepimiz uyanmalı ve üzerimize düşen görevleri yerine getirmeliyiz…