banner564

Var mıdır, yok mudur?                                  

   Sosyal medya, Kıbrıs Türk toplumunun düşüncelerini, eğilim ve kültür düzeyini ortaya çıkardığı gibi; merak uyandıran birçok şeyin anlaşılmasına yardımcı oluyor...
   Sosyal medya sayesinde bazı insanların duygu ve düşüncelerini daha yakından tanıma imkanı doğuyor...
   Küfürlü paylaşımlar ayrı bir konu...
Meclis’ten bir yasa geçtiği halde, bazı kişiler hala küfürlü paylaşımları sürdürüyor ‘yasaları kaale almadığını’ korkusuzca gösteriyor…
   Sorumlu makamlar ise bunları görmezden geliyor…
   Gelmeye kalksa ne olacak?..
   Meclis’in dünkü oturumunda yaşananlara baktığınız zaman, sorumlu makamların bu ülkede etkin önlemler alamayacağını anlayabilirsiniz…
   İki yıla yakın bir zamandan beri İstanbul’da yaşayan eski başbakanlardan, UBP Milletvekili Hüseyin Özgürgün “Ben bu parlamentodan ayrılmak istiyorum” diyerek, istifa dilekçesi gönderiyor; fakat parlamentonun çoğunluğu bunu reddediyor…
   Meclis toplantısına katılmayarak ‘rengini gizleyen’ muhalefet mensuplarının da olması, bazılarının salona girmeyerek oylamaya katılmaması dikkat çekicidir…
   Peki oylamaya katılmamak veya çekimser kalmak ne anlama geliyor?..
   Bunun bir izahı olabilir mi?..
   İstifa etmek isteyen kişiye yardımcı olmak istiyorsanız “kabul” dersiniz…
   Yok buna karşı çıkıyorsanız “hayır” oyu kullanırsınız…
   İkisinin ortası olamaz…
   Bu bir yasa oylaması değildir…
   İki yıla yakın bir zaman Meclise gelmeyen ve gelmek istemediğini bildiren bir milletvekilinin başvurusunu onaylamaktır…

Siyasete güven kalmadı

   Meclis’te yaşananları hayretler içinde izleyen vatandaşların, ileriki süreçte bu siyasilere güven duyması mümkün değildir…
   Meclis’in güven duyulabilecek bir hale gelmesi için de öncelikle siyasi partilerin kendilerini temizlemesi ve halkı ikna etmeleri şarttır…
   Bunu yapabilirler mi?..
   Mevcut sistem ve siyaset anlayışıyla yapamazlar…
   Bu düzeni değiştirmek ve KKTC halkını ileriye taşımak artık kolay değildir…
   Ülkenin hemen tüm sektörlerinde çökme yaşanırken, bunları ayağa kaldırmak için çok güçlü bir siyasi yapıya ihtiyaç vardır…
   Peki bunu hangi parti, hangi kadrolarla yapacak?..
   Hiç de kolay değildir…
   Gelecek yılın ikinci ayında başlayacak olan Kıbrıs müzakereleri öncesinde, içte bu kadar sorunun yaşanması ve siyasete olan güvenin yitirilmesi daha da ürkütücüdür…
  Herkes kendini zor günlere hazırlamalıdır…

YORUM EKLE

banner471

banner474