ABD’nin İç Güvenlik Bakan Vekili Chad Wolf, iki gün önce Güney Kıbrıs’ta önemli bir törene katıldı…
   Bu tören, Güney Kıbrıs’la imzalanan ‘Güvenlik ve Savunma Eğitim Merkezi’nin (CYCLOPS) temel atma töreniydi…
   Peki bu merkezde ne yapılacak?..
   İşte bu sorunun yanıtı önemlidir:
   Burada ‘sınır güvenliği, gümrük ve ihracat kontrolleri, liman ve deniz güvenliği, siber güvenlik’ konularında uzmanlar yetiştirilecek…
   Merkezin 5 milyon dolarlık masrafını ABD karşılayacak…
   Şimdi bunu niye gündeme getiriyoruz?..
   Elbette en önemli neden ‘uyuyanları’ uyandırmak için…
   Ayrıca, KKTC’yi sonsuza dek yaşatacağını söyleyip de, bitmiş mezbahayı bile çalıştıramayanları mahcup etmek için…
   Ve daha da önemlisi…
   Bizler kuzeyde seçim üstüne seçimle uğraşıp, ekonomiyi batırmak için canla başla çalışırken; Rumların pandemi yanında önemli iç ve dış sorunları ihmal etmediğini göstermek için…
   Uyumanın sonunun nereye varacağını elbette zaman içinde göreceğiz…

Çinli bakanın ziyareti

   Şimdi son 72 saat içinde güneyi ziyaret eden ikinci bakandan söz edelim…
   Çin’in Dışişleri Bakanı Wang Li, Afrika’ya giderken kısa bir süreliğine Larnaka’ya uğrayıp, Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Hristodulidis’le görüştü…
  Görüşmede yakın bir gelecekte gerçekleşecek olan 5’li konferansın yanı sıra, Doğu Akdeniz’deki gelişmeler ve Maraş’ın kısmi açılışı ele alındı…
   Lafı çok uzatmadan sonucuna gelelim:
   Çinli Bakan, Kıbrıs konusunda meydana gelecek gelişmelerde ‘Anahtar Rol’ oynama sözü verirken, Güvenlik Konseyi’nde Rumların yanında yer alacağı güvencesi verdi…
   Türkiye’ye aşıları satan Çin, Kıbrıs meselesinde Rumların koruyucusu rolünü üstleniyor…
   Peki bizler ne yapıyoruz?..
   Meclis Başkanı’nın kim olacağını ve UBP’li milletvekillerinin kime oy vereceğini tartışıyoruz?..

Karantinaya da alınmadılar

   Yukarıda sözünü ettiğimiz iki olayın bir başka boyutuna bakalım…
   ABD’nin İç Güvenlik Bakan Vekili Chad Wolf, 5 milyon dolarlık yatırım için adaya geldiğinde Rum Yönetimi tarafından karantinaya alınmadı…
   Alınmalı mıydı?..
   Elbette alınmamalıydı…
   Güneyde hiç kimse bu konuda delice bir söz söyleyip de ‘karantinaya girmemesini’ eleştirmedi…
   Ya Amerikalı bakan yardımcısı veya Çinli bakan bize gelseydi?..
   Müthiş beyinler ne yapardı?..
   Hiç düşündünüz mü?..
   Onlardan karantina mı isteyeceklerdi?..
   Özel jeti ile adaya gelen ve değil 5 milyon dolar, bir buçuk milyar dolarlık yatırım planlayan Türk iş adamına neler yaptığımızı bir düşünelim…
   Meclis’teki bazı kahramanların hala bu konuyla ilgilenerek, müthiş sorgulamalar yapmalarını izledikçe söylenecek tek söz kalıyor:
   “Başınıza gelecekleri çekeceksiniz…”