banner564

Yardımlar ve dostluk ilişkileri

   Yunanistan Başbakanı Mitsotakis; Türkiye ile ilişkilerde yeni bir dönemin başlamasını istiyor…
   Özellikle deprem felaketi sonrasında iki ülke arasındaki ilişkilerde iyileşme olacağını düşünüyor…
   Ve bu düşüncenin Güney Kıbrıs’a da olumlu yansımaları oluyor…
   Lefkoşa’nın Rum belediyesinde yas ilan edilmesi ve bayrakların 3 gün süreyle yarıya indirilmesi olumlu bir gelişmedir…
   Aynı şekilde Rum Temsilciler Meclisi’nde bayrakların yarıya indirilmesi ve Rum Bakanlar Kurulu toplantısında depremde hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulunması…
   Yine Rum hükümetinin 500 bin Euro tutarında bağış yapması son derece önemlidir…
   “Su yardımlarını da istemeyiz” diyerek, sınır kapısına gelen kamyonu geri çevirmek yanlış olandır…
   Bir yanlışlık da müzakerelerle, ikili ilişkilerin karıştırılmasıdır…
   Müzakerelerin yeniden başlaması veya olası bir çözümde Kıbrıs Türk halkının haklarını savunmak ve can güvenliğini garantiye alacak önlemler istemek başka bir şeydir…
   Deprem felaketi sırasında yardım girişimini reddetmek başka bir şeydir…
   Bunun açık anlamı şudur:
   “Biz her ne şart altında olursa olsun sizlerle ilişki istemiyoruz, yardımlarınızı da reddediyoruz… Biz bize yeteriz…”

Doğru adımlar atılmalı

   Halbuki; iki toplum arasındaki ilişkileri geliştirmek ana hedef olmalıdır…
   Aynı adayı paylaştığımıza göre; gerilimden kaçınmak ve işbirliği yapmaktır önemli olan…
   Geçmişin acılarından dersler çıkarıp, sağlam bir gelecek için olumu adımların atılması her iki toplumun da menfaatinedir…
   Tamamı Avrupa toprağı olan bir ülkede, toplumların bir tanesini sonsuza dek Avrupa standartlarının dışında tutamaz, milli nutuklarla halkınızı mutlu edemezsiniz…
   Sağlam bir çözümün her iki toplum için de gerekli olduğunu kabul ederek, önümüzdeki süreci iyi değerlendirmeliyiz…
   Yeni Rum liderinin, 23 Şubat’ta KKTC Cumhurbaşkanı ile görüşecek olması önemli bir adımdır…
   Bunun ardından müzakerelerin yeniden başlatılması ve Kıbrıs sorununun bu yıl içerisinde çözümlenmesi için herkes iyi niyetle ve yoğun bir şekilde çalışmalıdır…
   Sağlam bir çözüm için en önemli ihtiyaç; KKTC’nin Avrupa kurallarına ayak uydurmasıdır…
   Yani ekonomik, kültürel ve sosyal anlamda bazı kuralları yürürlüğe koymasıdır…
   Bunların ne olduğunu gelmiş geçmiş KKTC hükümetleri biliyor…
   Bildikleri halde gerekli adımların atılmaması üzücüdür…
   Hiç olmazsa bugünden başlayarak gerekli önlemlerin alınmasını bekliyoruz…

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 1 yıl Önce

AB Toprağı Kıbrıs’ta ayrı bir sonsuza dek KKTC diyen sadece KKTC yöneticilerdir ! Bunun gerçekleşebileceğine kendilerinin de inanmadığı Ülkemizde milli nutuklarla Kıbrıslı Türklerin vahim geleceği ile oynanmaktadır ! Kırk Yıldır boşuna kürek çekip kaynak ve zaman harcadığımız ve hatta bu ısrarda AB ve BM’yi de ülkemizden kovduğumuz KKTC’yi tanıtamadık ! ve yine bu ısrarda Dünyadan dışlanmakla Dünyaya sadece gözlemci kalıp Fakirleşip Yoksullaştık , Kırk yılda Uluslararası Hukuk dışında kalan KKTC ole ve ben yaparım olur Siyaseti ile ancak bu kadar gidebiliriz ! Güzelim Ülkemizi bu gün getirdiğimiz nokta maalesef içler acısıdır, Kırk Yıldır Kuzey Kıbrıs’ta yapmış olduğumuz yanlıştan bir şekilde geri adım atamaz isek gelecek günlerde Başımıza Gelecekler Kaçınılmazdır !!

Öz
Öz - 1 yıl Önce

Aklın yolu bir.

banner471

banner474