Dünyanın gündeminde Rusya’nın, Ukrayna’ya yönelik askeri harekatı vardır…
   KKTC’nin gündeminde ise zamlar…
   Özellikle elektriğe bir anda gelen artış toplumda şok etkisi yarattı…
   Elektriğe gelen artışlardan sonra üretim maliyetleri artacak, ithal ürünlerle rekabet şansı olmayacak…
   Turizm dibe vuracak… 
   Yükselen seslere baktığımız zaman gelecekte nelerin olabileceğini anlamakta zorlanmayız…
   “Elektrik Kurumu neden bu kadar yüksek miktarlarda zam yaptı?” diye soruyorlar…
   Bunun yanıtı çok basit…
   Uzun yıllar yatırım yapamayan, teknolojik açıdan yenilemeye gitmeyen ve kirli yakıtla üretime devam eden Elektrik Kurumu’nun bankalara olan borcu bir milyar 300 milyon liraya yükseldi…
   Kurum yakıt parasını ödeyemez durumda…
   Gelmiş geçmiş tüm hükümetlerin ‘istihdam merkezlerinden’ biri haline gelen bu kurumun ayağa kaldırılması mümkün değildir…
   Elinizde sihirli bir değnek olsa da bunu yapamazsınız…
   İşte o nedenle de iktidara gelenlerin ‘zam yapmaktan’ başka çaresi kalmıyor…
   Yüzde 300’e varan oranlarda zam yapmakla kurumun kurtulacağını hesap etmek doğru değildir…
   Fakat; elde edilecek gelir fazlalığıyla yakıt parası ve personel maaşları ödenebilecek…
   Banka borçları ise Türkiye’den ek katkı gelinceye kadar katlanarak devam edecek…
   Türkiye’den elektrik için ek katkı gelir mi?..
   O da zor…
   Çünkü; yıllar öncesinde “size kablo ile deniz altından elektrik getirelim” dendiği zaman, KKTC yetkilileri buna sırt çevirmişti…
   Hatta bazı partiler bunu “KKTC’nin dolaylı ilhakı” olarak değerlendirmiş, böylece Ankara’nın ‘meseleyi kapatma’ kararı almasına yol açmıştı…
   İşte o yüzden Türkiye’den ne para gelir, ne de elektrik…

Yatırım yapılabilir mi?..

   Uzun yıllar yapılan önerilere sırt çeviren bizler olduk…
   Güneş enerjisi önerildiği zaman bunu ciddiyetle değerlendiremedik…
   Rüzgar enerjisi hiç gündemimizde olmadı…
   Kirli akaryakıtla pahalı üretim yerine doğal gaza dönmek için proje üretilmedi…
   Elektrik Kurumu’nun, özellikle devlete ait kuruluşlardan tahsilat sorunu çözülmedi…
   Yasal yetkisi olmadığı halde, sendikanın elektrikleri kesmesi sonrasında Maliye Bakanlığı belirli bir miktar ödeme yaparak durumu idare etmeyi tercih etti… 
   Özel bir kuruluş olan Aksa’nın ‘zarar etmemek için’ sunduğu fiyatlara her zaman tepki gösterildi…
   Dünyanın 7 ülkesinde elektrik üretimi yapan bu şirketle ilişkileri iyileştirmek yerine, sürekli gerilim içinde olmayı tercih edenlere bir sorumuz olacak:
  Aksa bugün KKTC’ye elektrik satmaktan vazgeçerse ne yapacaksınız?..
   Bunun cevabını gerçekten çok merak ediyoruz…
   Ne yapacaksınız?..