banner564

Yeni bir düzene ihtiyaç var      

  KKTC tanınmış bir ülke değildir...
  Ancak sadece Türkiye’nin tanıdığı küçük bir bölgede demokrasinin çalışması sevindiricidir...
  Önemli olan demokrasiyi korumak ve insanların yaşam düzeyini daha ilerilere taşımak, küçücük bir devleti olabildiğince kuvvetlendirmektir...
  Ne var ki; bizler çok büyük olanaklar elde etmemize karşın bunu başaramadık...
  Demokasiyi ve bundan kaynaklanan yasal hakları hep yanlış yorumladık...
  Meclis çatısı altında KKTC’yi yüceltmek için yemin verdik ama, bunun tam tersini yaptık...
  Bazıları bilinçli olarak ‘devleti çökertme yanlısı’ oldu...
  Bazıları, kendi kişisel ve partisel çıkarları için darbe vurdu...
  Parmağımızın arkasına saklanmaya hiç gerek yoktur...
  Bir kısım insan KKTC’nin yüceltilmesi konusunda yemin vererek KKTC devletinin maaşını aldığı halde bunun tam tersini yapıyor...
  Yemin vermeyen bazı kamu görevlileri de benzerini yapıyor...
  Maaşını aldığı devleti tanımadığını ve bu devlete sadık olmadığını söylüyor...
  Bazıları son zamanlarda büyük bir cesaretle sosyal medyada paylaşımlar yaparak, maaş çektiği devleti yerden yere vuruyor...
  Yanlışları eleştirmek adına değil, yok olması yönünde görüş belirtiyor, hakaret ediyor...
  Ne var ki; sözde milliyetçi kesimler de ‘başka konuları örtmek için’ bunlara göz yumuyor...
  En üzücü olanı ise; can ve mal güvenliğimizi koruyan, tüm altyapı sorunlarımızı gidermek için her yıl iki milyara yakın kaynak ayıran, üniversitelerimize yılda 75 bin dolayında öğrenci, otellerimize bir milyona yakın turist gönderen Türkiye’ye yönelik saldırılardır...
  Yazık ve günah değil mi?..
  Gençlik buralara nereden ve nasıl geldiğimizi bilmeyebilir...
  Bunun baş sorumlusu eğitim sistemimizi çökertenlerdir...
  Gençleri kendi tarihimizden ve kültürümüzden uzaklaştıranlar, teslimiyete teşvik edenlerdir...
  Ama artık bunlara tahammül sınırlarımızı çok aşmış durumdayız...
  Devleti içten ve dıştan çökertmek isteyenlere, Türkiye’ye yönelik temelsiz saldırılara, kaynaklarımızı kişisel veya partisel çıkarlar uğruna harcayanlara ve yolsuzluk yapanlara karşı artık harekete geçme ve toparlanma şart oldu...
  Bunun için değil bir yıl, ya da bir ay, bir hafta bile beklemeye tahammül kalmadı...
  O nedenle, herkes artık kendini yeni döneme hazırlamalıdır...
  Seçim sonrasında ortaya çıkan sonuçlar sağlıklı ve uzun ömürlü bir hükümet şansı vermiyor...
  Öyleyse; yeni dönem için gerekli yasal düzenlemelere gidilmeli ve yeni bir sistemle ülkenin önü açılmalıdır...
  Yeni sitemin çerçevesini belirlemek için uzaklara gitmeye gerek yoktur...
  Sınır kapısından iki metre ileriye giderek, Rumların Başkanlık Sistemi incelenmeli ve benzeri kuzeyde de uygulanmalıdır...
  Milletvekili seçilenlerin bakan olma yöntemi sonlandırılmalıdır...
  Böylece hem parlamento çalıştırılmalı, hem de teknokrat kabine ile halka hizmet, partisel ve kişisel çıkarların önüne geçmelidir...
  Teknokrat kabinede yer alanlar, seçimlere katılmama taahhüdü vermelidir...
  Tüm siyasiler, Başsavcılığa bağlı soruşturma kapsamına alınmalıdır...
  “Yap işimi, kap parayı” geleneği sonlandırılmalıdır...
  Hakkı olan insanlara devlet hizmeti ‘rüşvet beklentisi olmadan’ yerine getirilmelidir...
  Haksız ve yasa dışı taleplere ise kapılar kapanmalıdır...
  Ülkemizde artık yeni ve temiz bir sayfa açmalıyız...
  Ama bugünkü çökmüş parlamenter sistemle bunu başaramayız... 

YORUM EKLE
YORUMLAR
hassan
hassan - 5 yıl Önce

çok doğru bravo

banner608

banner474