Dünyanın en zengin adamlarından, ünlü zengin Yahudi asıllı iş adamı, David Rockefeller’in hayatını kaybettiğini duyurdu dün akşam ajanslar. Dünya Rockefeller’i Amerikan iç savaşında elde ettiği gelirleri ve sonrasında dünya ülkelerinin savaşları sayesinde parasına para kazandırması ile tanıdı.

David Rockefeller, "Dünya imparatorluğu" ve "Yenidünya düzeni" gibi söylemleri sömürüye dayanan sistemler üzerinden elde ettiği gelirler ve son yıllarda da uzun yaşamak için yaptığı organ nakilleri ile gündemde kalmayı başarmıştı.

6 kalp nakli, 3 böbrek ve 2 ciğer nakli operasyonu geçiren David Rockefeller, 100 yaşına girdiğinde yaptığı açıklamada "200. doğum günümü de kutlamak istiyorum" diye konuşmuştu.

Ama 200 yaşını görmeden günahları ile birlikte bu dünyadan göçüp gitti. Ve kimsenin bu dünyada kalıcı olmadığını bir kez daha görmüş olduk. 

Menderes’in idamı ve darbe

ABD'li Yahudi bankacı Rockefeller'den yüzyılın itirafları bir süre önce Türk basınına düşmüştü. Özellikle Türkiye’de Menderes’in asılmasına kadar giden yolda, binlerce masum insanın ölmesinde ABD’li Rockefeller’in rolü vardı. 

İşte kendi ağzından Menderes’i idama götüren yolun hikayesi; 

“1950’lerde ülke yönetimine bizim desteğimizle Adnan Menderes gelmişti. Aslında Menderes bizimle başta gayet güzel bir diyalog kurmuştu. Bizden seçimde aldığı destek karşılığında, Marshall yardımı adı altında devamlı borç alıyor ve ülkesinde yatırımlar yaparak sanayi yapısını geliştiriyordu. Fakat o kadar plansız ve programsız harcama yapıyordu ki; ödeme günleri geldiğinde bizden, borç ödemek için tekrar tekrar borç istemeye başladı. Biz de kendisinden ülkesini yabancı sermayeye açmasını ve bizim şirketlerimize özel imtiyazlar tanımasını, diğer bir deyişle Osmanlı İmparatorluğu’na dayatılan kapitülasyonlar benzeri şeyler talep ettik. Menderes bize bunu hiçbir zaman kabul etmeyeceğini söyledi ve bizden uzaklaşmaya başladı. Ülke insanı ilk defa asfalt yollarla tanışıyor, fabrikalar arka arkaya dikiliyordu. Ülkenin çoğunluğu Müslüman olduğu için ülkenin her yerine camiler yaptırıyordu. Menderes bu şartlarda iktidardaki yerini uzunca bir süre için sağlamlaştırdığını zannediyordu. Bir darbe ile bu işe bir son verildi ve sonunun öyle bitmesini istemediğimiz halde, çalışma arkadaşlarıyla beraber idam edildi.”

KTOEÖS’te yeni dönem

Geçen gün seçimle yeni yönetimini belirledi KTOEÖS. Tahir Gökçebel’in de içinde bulunduğu grup seçimleri kazandı. Ama Tahir Hoca’ kendi gurubu içinde en düşük oyu aldı seçimlerde.

Ve şimdi yeni yönetimin toplanıp yeni başkanı seçmesi bekleniyor. Bize gelen haberlere göre hali hazırda sendikada Mali Sekreter olarak görev yapan Selma Eylem’in Genel Başkanlığa çok yakın olduğu yönünde.

Evet, KTOEÖS’te yeni genel başkan için ibre Eski Mali Sekreter Selma Eylem’den yana. Hatta Tahir Gökçebel’in de yeni oluşacak yönetimde aktif görev almayıp dışarda kalma arzusunda olduğu da bize gelen bilgiler arasında.

MESAJLAR

Dr. Sibel SİBER: Meclisteki tadilat sonrası sökülen malzemelerin meclisin arka bahçesine atılması bazı arkadaşlarımızın dikkatinden kaçmamış olacak ki dün fotoğrafları sosyal medyaya düştü, bilginiz olsun. 

Ferdi Sabit SOYER: Delegeler Komitesi konusunda yaptığınız dünkü uyarıyı umarız ülkeyi yönetenler görmüş ve bu konuda gerekli tedbirleri almışlardır. Yoksa çok daha ciddi bir sorun ile karşı karşıya kalabilir Kıbrıs Türkü. 

Mehmet ÇAKICI: 40 yıldır kutlanılmayan TKP’nin kuruluşunun kutlanması size de çok manidar gelmedi mi? Üstelik kurul günü de 18 değil 16 Mart’mış. 

Osman KIRŞAN: Son günlerde bölgeye gelen her bakana ve ekibine yemek ısmarlamaya kalkınca aylık yemek masrafları 10 bin lirayı geçmeye başlamış. Gelseler vay gelmeseler vay değil mi? 

Sonay ADEM: Araba sıkıntısını aştıktan sonra dün nihayet Başkent Lefkoşa’ya gelmişsiniz ve bir iki önemli görüşme gerçekleştirmişsiniz. 

Orçun KAMALI: Yeni imajınız hayırlı ve uğurlu olsun. Hayırdır ne oldu da sakal bırakmaya başladınız. Yoksa sakallı olunca sözünüzün parti içinde dinleneceğini mi düşünüyorsunuz? Öyle ise daha epey bırakmanız gerekecek gibi. 

Emre ÇERKEZ: İngiliz istihbaratının yaptığı uyarı sonrası Ada’dan bir süre ayrılma kararı almışsınız. Hayırdır gelen istihbaratta ne diyordu da apar topar Ada’dan ayrılma kararı aldınız? 

Sadık GARDİYANOĞLU: Dün akşam UBP Lefkoşa ilçesi olarak Çanakkale’yi anlatan tiyatro oyunu izleyenlerden tam not almış. Bu arada Başbakan da oyunu büyük bir keyifle izlemiş. 

Özkan YORGANCIOĞLU: Valla biz Cuma günleri Müze Dostlarına gidip molihiya yiyiyoruz, uyarsa sizi de bekleriz. Zira geçen Cuma kulaklarınızı hayli çınlattık. 

Tahir GÖKÇEBEL: Koltuğu bir kadın bir sendikacı dostunuza bırakmak için artık gün sayıyormuşsunuz. Bakalım yeni dönemde sizi nerelerde göreceğiz. 

Selma EYLEM: Ve yıllardır mücadele etiğiniz sendikada şimdi başkanlık için ibre sizden yana. Bakalım mutlu sona ulaşıp başkanlık koltuğuna oturabilecek misiniz? 

 Kağan MINDIKOĞLU: Lefke Avrupa Üniversitesinde Toplu İş Sözleşmemizi imzalamışsınız. Son dönemde birçok yerde yeniden yetkili sendika olmak için ciddi uğraşlar verdiğiniz gözlerden kaçmıyor. 

Biray DELİCEIRMAK: Yeni imajınız hayırlı ve uğurlu olsun. Ülkücü bıyığı denilen bıyıklar size pek yakıştı. Sadece imajınızı mı değiştiniz yoksa fikirsel bazda da bir değişiklik var mı bu arada? 

Ejder ASLANBABA: Araba motoru işinden sonra karavan işine de girmişsiniz. Bizce doğru yoldasınız, siyasette kaybettiklerinizi bir nebze olsa belki şimdi geri kazanırsınız. 

GÜNÜN SÖZÜ

 “Alınan artış kararının mahkeme kararıyla hiçbir ilgisi yoktur. Tamamen tesadüfi bir durumdur. ‘Mahkeme kararı çıktı da biz maaşları artırdık’ diye bir şey yok. Kararı 14 Mart’ta açıklamak istememizin nedeni Tıp Bayramı oluşuydu.”

Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu