“Bizim halkımız Kıbrıslı Türklerle hastaneyi bile paylaşmak istemiyor, yok devleti paylaşacak...” kim söylüyor bu sözleri Güney’deki komşu devletin başı.
Dün bu konuşmayı basına Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu açıkladı. İyi de oldu söylediği çünkü hala daha Kuzey’de “Çıkmadık candan umut kesilmez” diyenler var. Bu cevap bence Ada’nın Kuzeyi’nde iyi anlaşılmalı ve siyasiler bundan sonrası için kendilerine daha iyi bir yol haritası çizmeli.
Çünkü ilk kez değil, birçok kez Rum liderler Anastasiadis gibi “Rum halkının Türk halkı ile eşit bir şekilde bir devlette yaşamayı kabul etmeyeceklerini” yüzlerce kez dile getirdi. En sağından en soluna tüm Rum siyasiler bunu dile getirdi.
Ama ne hikmetse Kuzey’de bu mesajları bir türlü anlamak istemeyen siyasetçiler türedi ve olmayacak dua için bize yıllardır amin dedirttiler.
Şimdi bir kez daha müzakere masası kurulması için uğraş veriliyorken aslında TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun ifşa ettiği bu açıklama ile bence ayaklarımızın yere basmasının zamanı geldi.
Boş hevesler ve boş hayaller peşinden artık bu ülkenin insanlarını sürüklemekten bir an önce vazgeçilmeli. Sol partiler yeni bir siyasi argüman bulup, bunun üzerinden siyaset üretmeli. 
Sol böyle bir argüman bulup siyaset üretmeye başladığı anda sağında en büyük söylemi olan “devletçilik” temelindeki politikaları da çökecektir. 
Yani solun şu an ülkede içinde bulunduğu durum ortada. Tüm sol partileri tek bir çatı altına toplasanız yüzde 20’yi bulmuyor maalesef. Sağ ile sol arasındaki denge ilk kez bu kadar açıldı. Yapılan seçim anketlerine bu gözle bakarsanız zaten ne demek istediğimi çok iyi anlarsınız.
İşin özeti, Rum liderin söylediklerini anlayan ve buna göre siyasi tavır belirleyen Türkiye gibi KKTC’de de siyasetçilerin yeni argümanlar ve söylemler içerisine girmesi gerekiyor. 

Denktaş 2020 adayı 
Tam da siyasette yeni politikalar yeni söylemler belirlemek gerekiyor derken ilginç bir haber geldi Demokrat Parti’den. Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş, partisinin Genel Başkanlık görevini bırakma kararı aldığı ve bu kararını da partisinin MYK ve Parti Meclisinde dile getirdiğini açıkladı.
Dün bu haberin duyulmasından sonra telefonda Serdar Denktaş ile kısa bir görüşme gerçekleştirdik. “Hayırdır” diye sordum “E zaten daha önce de açıklamıştım başkanlığı bırakacağımı” dedi.
“Siyasetten çekiliyor musunuz?” sorusuna ise hayli ilginç bir cevap verdi “Ne çekilmesi aksine tam da merkezine doğru demir alıyorum” dedi.
Böyle söyleyince zaten niyetinin Cumhurbaşkanlığı adaylığı olduğu hemen anlaşıldı. “O zaman adaysın” dedim. Gülerek cevap verdi Serdar Denktaş “Sen oy verecek misin” diye. Bende “Neden olmasın, mevcut liderler içinde en deneyimli isimlerin başında geliyorsun, tabii ki veririm” dedim.
İşin özeti, Serdar Denktaş’ı bundan sonra daha aktif bir halde göreceğiz siyasette. Çünkü Denktaş da 2020 için aday olmaya meyilli olanlar arasında şimdilik. İlerleyen günlerde bu konuda daha kapsamlı bir yazı daha yazacağız.

DP’de Özcafer dönemi
Serdar Denktaş’tan boşalan genel başkanlık makamını 30 Kasım’a kadar DP Genel Sekreteri sıfatı ile Afet Özcafer yürütecek. Afet Hanım ile de dün telefonda görüştük. 
“Biraz hızlı oldu ama başkan bize zaten önceden söylemişti bu kararı alacağını“ dedi Afet Hanım. Afet Hanım bundan sonraki sürece ve kendisinin genel başkanlığa aday olmayacağına dair ise şunları söyledi;
“Parti kurultaya gidene kadar da partiyi benim yönetmem gerekiyor. Sonrası için şimdiden bir şey söylemek erken. Genel Başkanlık konusunda elbette ben de üyelerimizi yoklamak ve onlarla birlikte bu kararı almak istiyorum. Zaten bugüne kadar tek başıma karar almadım, hem birlikte hareket ettiğim isimlere danışarak bu yolları yürüdük. Bir iki hafta bu konuda yol arkadaşlarımla değerlendirmelerde bulunup buna göre karar vereceğiz. Önümüzde zaten iki aya ilişkin bir süre var. Bu süreyi hem en iyi şekilde kullanmak hem de iki ay sonra yapılacak kurultayda aday olup olmayacağıma karar vermek durumundayım” dedi.

MESAJLAR:

Mustafa AKINCI: Türkiye Dışişleri Bakanının işaret ettiği gaflet ve hıyanet içinde olanlar hakkında sizin bir bilginiz var mı? Bu konuyu ikili görüşmenizde gündeme getirdiniz mi? 

Afet ÖZCAFER: 30 Kasım’a kadar parti size emanet. Ve bu süreçte önce yakın çevrenizi bir yoklayıp ardından bir ülke turuna çıkıp son kararınızı verecekmişsiniz. Bu arada ağır bir grip geçiyormuşsunuz çok geçmiş olsun. 

Serdar DENKTAŞ: 2020 için startı böylece vermiş oldunuz. Her ne kadar şimdilik düşüneceğim deseniz de sağ tabandan güçlü bir şekilde aday ol çağrıları sizi bu noktaya taşımış. 

Fikri ATAOĞLU: DP’de iki ay sonra yapılacak kurultaya aday olup olmayacağınız şimdi herkesin merak konusu. Zaten şuan Afet Hanım ile birlikte en güçlü aday konumundasınız. 

Dr. Koral ÇAĞMAN: Partide ve ülkede fırtınalar kopuyor ama siz bir türlü ortalıkta görünmüyorsunuz. Geçenlerde Girne’de adınızı bilmeyen Girneli siyasetçiye rastladık. 

Çetin SADELİ: DP’nin etkinliklerine katıldınız, Serdar Bey’in koltuğuna oturdunuz ve sonunda birkaç ay geçti ve Serdar Bey istifa ettiğini açıkladı. Yediniz adamı valla yediniz. 

Aytuğ TÜRKKAN: Dün ekranlara pembe bir ceket ile çıkarak tüm tabuları yıktınız. Bundan sonra ekranda daha renkli olma kararı almışsınız. Hayırdır bu değişikliğin bir sebebi var mı? 

Mustafa BATURALP: Bütçe açığı düşüyor ama TC yardımları gelmiyor. Bu hali ile ne kadar daha dayanabilir KKTC bütçesi? Bu konuda bir çalışma bekliyoruz sizden. 

Olgun AMCAOĞLU: Bütçeye TC katkısı olmadan hayli yol almasını bildiysek ve bugünlere kadar da kendi ayaklarımız üzerinde gelebildiysek bence büyük bir başarı var ortada. Bu arada bütçe açığı kapanmaya başlamış gözüküyor. 

Ersin TATAR: Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşmenizde 2020 seçimleri için neler konuştunuz? Bu konuda bazı önemli sinyaller almışsınız TC’nin Dışişleri Bakanından. 

Kudret ÖZERSAY: Tam da müzakere sürecinin yeniden başlatılacağı bir dönemde TC Dışişleri Bakanının ziyareti son derece önemli oldu. Özellikle ortaklık konusunda söyledikleri son derece önemli Çavuşoğlu’nun. 

Tolga ATAKAN: Ercan Havalimanı’nda büyük bir yoğunluk var ve dün bazı bavullar hızlı atılması nedeni ile gelen misafirlerin ellerinde kalmış. Bu konuda arkadaşları ufaktan bir uyarıp bir iki takviye yapsanız hiç fena olmaz. 

Hasan KARAOKÇU: Ufak bir ameliyat geçirmişsiniz ve hastanede yatmışsınız. Çok geçmiş olsun diyoruz, umarız en kısa sürede yeniden eski sağlığınıza kavuşursunuz. 

Can SARVAN: Ortaya bir iddia attınız ve yer gök inledi adeta. Zeki Çeler’in de dün cevabını okuduğumuza göre artık bu konuda daha net daha somut bilgiler vermeniz kaçınılmaz gibi oldu. 

Mesut GENÇ: Sakal bırakma modasına son olarak siz de katılmışsınız ama bizce pek olmamış. Gerçi evdekilerden onay aldıysanız sorun yok ama sizi hayli yaşlandırmış o sakallar.