Kuzey Kıbrıs’taki istatistiklere baktığımız zaman trafik kazalarında, kalp ve kanser hastalıklarında yaşanan can kayıplarının ‘nüfusa göre’ çok fazla olduğunu görüyoruz…
 Öyleyse bu iki konu üzerinde ciddiyetle durmalıyız…
 Özellikle de trafik canavarına karşı çok ciddi önlemler almalıyız…
 Kuzey Kıbrıs’ta hemen her evde 2 tane araba vardır...
 Toplu taşımacılık gelişmediği için insanlar özel araba kullanmak zorunda kalıyor...
 Araç sayısı her geçen gün artarken, KKTC genelindeki yollar iyileştirilmiyor...
 Trafik uzmanları ise, yollarımızın güvenli olmadığına dikkat çekiyor...
 Ancak bundan daha da dikkat çekici bir konu ise, kazaların yüzde 84’ünü genç sürücülerin yapmasıdır...
 Trafik kayıtlarına göre; 18 ile 35 yaş arasındaki gençler çok süratli araç kullanıyor ve bu durumda kazalar kaçınılmaz oluyor...
 Öyleyse ne yapılmalı?..
 Ehliyet sınavlarına bir göz atmalı...
 AB üyesi olmak için çırpınan bir toplumun, AB ülkelerindeki uygulamaları, diğer tüm konularda olduğu gibi trafik konusunda da görmezden gelmesi tuhaftır...
 İngiltere’de ehliyet sınavları artık 3 aşamada yapılıyor...
 Önce teorik sınav...
 Sonra motor...
 Ve en sonunda sürüş...
 İngiltere’den örnek vermeye devam edelim...
 Genç bir sürücü olarak ehliyet konusundaki şartları yerine getirdiniz...
 Sıra kullanacağınız aracın sigortasına geliyor...
 Bizdeki gençler gibi bir anda sürat arabası peşinde koşuyorsanız yandınız demektir...
 Hele 18-25 yaşlarındaki bir sürücünün sürat arabası için ödemesi gereken yıllık sigorta ücreti, araba fiyatının üzerindedir...
 Aklı başında hiç kimse bu kadar yüksek sigorta parası ödemez...
 Ve motor gücü düşük bir araba kullanmak zorunda kalır...
 Böylesi bir yöntem de gençleri kazalardan korumak için çok önemli ve gereklidir...

Ya bizde?

 Kuzey Kıbrıs’ta trafikte seyreden hurdalık arabalar vardır...
 Çoğunun frenleri tutmuyor...
 Kaportası parçalanmış, farların bir kısmı çalışmıyor...
 Lastikler aşınmış...
 Bu durumdaki bir arabayı kullanan sürücü 50 yaşında olsa ne fark eder?..
 Sürat yaptığı zaman, en ufak bir manevra mecburiyeti karşısında yoldan çıkması veya birilerine toslaması kaçınılmazdır...
 Bunun için de yıllardan beri araç muayenelerinin 3 yılda bir değil, her yıl tekrarlanması gerektiğini vurguluyor ve yetkilileri uyarıyoruz...
 Ama onlar duymazdan geliyor...

Daha çok denetim

 Trafik kazalarının azalması için gerekli yasal önlemler alınmadığı gibi, polis denetimlerinin de yetersiz olduğu görülüyor...
 Ne var ki; son zamanlarda denetimden kaçmak için polisin üzerine araba sürenler de oluyor…
 Daha da kötüsü, hem trafik suçu işleyen, hem de korna ile uyarıldığı zaman kadın sürücüleri bile dövmek isteyenler çıkıyor…
 “Niye korna çalıyorsun” diyerek, kadın sürücünün aracına tekme atanları cesaretlendiren nedir bilir misiniz?..
 Çok net bir şekilde söylüyoruz…
 Birinci neden; yasaların yetersizliğidir…
 İkincisi, vatandaşlar üzerindeki devlet korkusunun yok olmasıdır…