banner564

Yumuşama adımlarını desteklemek

Her alanda ciddi bir dağınıklık, bezginlik ve başı boşluk hakim oldu. Artan trafik kazaları ve can kayıpları. Hastanelere başvuran insanlara, örneğin damar anjiyosu için ilaç eksikliğinden ileri tarihe randevu verilmesi. Aldığı ücretle, her aybaşı daha az mal ve hizmet almanın dayanılmaz öfkesi. Bunlar yaşanırken, hızla gelişen mülk satışları. Giderek bu ülke insanının hızla mülksüzleşmesi. Bunun yalnız Kuzey Kıbrıs’a özgü olduğunu sanmayın. Güney Kıbrıs’ta da Güney basınına göre 2023’ün ilk 5 ayında milyarlarca Euro’luk mülk satışı olmuş. En fazla mülk satışı da Baf’ta gerçekleşmiş. Neden? Bence Kıbrıs’ın iki tarafı ve Türkiye’de yaşanan bu olayın sebebi, Financial Times gazetesinde çıkan haber yorumdur. Habere göre insanlara, Türkiye’den mülk, üretim tesisi, mal ve hizmet alımı için en uygun zamandır, deniyor. Çünkü TL’nin değer kaybı ve artan enflasyon nedeni ile her şey onlara göre ucuz.
Artan enflasyon, bizim gibi ülkeleri cazip kılıyor, yabancı servet sahipleri için. Bunu kimisi avantaj olarak görüyor. Böylece sat sat gitsin. Halbuki bu kısa günün karı, orta ve uzun vadede çok yönlü sorun olarak, enflasyon altında ezilen ülkelerin halkına, emek ve iş dünyasına gelecek. Bu nedenle enflasyona karşı mücadele hayati önemdedir. Bu mücadele ise yalnız ekonomik tedbirlerle başarıya ulaşamaz. Ayni zamanda demokratik hukuk devleti ilkeleri, açıklık ve şeffaflık, yani demokrasinin genişlemesi çabası ile de bu kopmaz bir bağla bağlıdır. Bu iki temelden ayrı olarak bir üçüncü temel daha var. Buda Barış siyasetidir. Enflasyona karşı mücadele etmesi gereken ülkeler, eğer bu adımlarını barışçı Dış Siyaset ile buluşturmazlarsa, başarıya kolayca ulaşamazlar. Şimdi bizim özelimize bakalım. Güney Kıbrıs, bu zor zamanda arka arkaya güçlü ülkelerden silah alımı için gayret içindedir. ABD’nin kendilerine uyguladığı silah ambargosunu kaldırmasını büyük bir kazanım olarak görüyorlar. Gerekçeleri ise, “ Türk Saldırganlığına “ dönük tedbir. Ayni mantık Yunanistan’da da var. Onlarda uçak, savaş gemisi ve diğer yeni teknolojik silah alımını en önemli meziyet sayıyor. Ayni mantık bizde ve Türkiye’de var. Bizde  silahlanma çabasına çok önem veriyoruz. En büyük siyasal başarıyı, savaş uçağı, savaş gemisi, top, tank füze yapmak veya almakta görüyoruz. Ama enflasyon bu üç ülkenin halklarını eziyor. Ülkelerimiz ise, emek ve tüm maddi ve manevi değerler açısından alabildiğine ucuzluyor.
Bu nedenle bu üç temelin üzerine bina edilecek bir siyasi anlayış çok değerlidir. Yani gerçekçi ekonomik tedbirler, demokrasi ve hukuk devleti ilkeleri ile barış siyaseti. Bu nedenle Türkiye ve Yunanistan arasında başlayan yumuşama adımlarına destek olmak, her yurtseverin önceliği olmalıdır. Bakın, Kıbrıs’ın iki tarafında da bu adımlardan hoşnut olmayanlar erktedir. Kuzeyde CB Sn. Tatar ve UBP ağırlıklı hükümet bundan hoşnut değildir. Güneyde, Sn. Hristodulidis etrafındaki koalisyonda bundan hoşnut değildir. Çünkü, bu düşman kardeşler, Federal Çözüm karşıtlığında ahbaptırlar. Güneyde Sayın Hristodulidis;  Guterres çerçevesine karşı olan DİKO ve Federal Çözüme kesin karşı olan EDEK tarafından desteklenmektedir. Kuzeyde erkte olanların zaten Federal çözüm karşıtlıkları biliniyor. Bundan ötürü bu güçler, Türkiye- Yunanistan yakınlaşmasından mutlu değillerdir. Bunu çeşitli tutum ve açıklamalarından çıkartmak mümkündür. Ancak elbette ki ülkeler ve halklar güvenliklerine de önem verecek. Ama güvenlikle ilgili en önemli bir temel ise  enflasyon karşı mücadele ile demokratik hukuk devleti ilkelerini, ekonomik tedbirleri; sosyal adalete de önem vererek ele almaktır. Bunları da barış siyaseti ile bütünlemek gerekir. Yani,“ Yurtta Barış , Dünyada Barış” esastır. Bu nedenle Ege’nin iki yakası ile Doğu Akdeniz’de yumuşama ve barışa dönük adımları desteklemek gerekir. 

YORUM EKLE

banner608

banner474