Pandemi nedeniyle evlerde kapalı bir hafta sonunu daha geride bıraktık. Uzmanların da tahmin ettiği gibi Mart ayında pozitif vakaların sayısı artışa geçti. Dolayısıyla tam açılmanın ne zaman gerçekleşeceği henüz soru işaretidir.
Kısmi açılımla hafta içi günlük işlerimizi ve ihtiyaçlarımızı karşılayabiliyoruz. Bu nedenle geçtiğimiz Cuma günü yaşadığım deneyimi sizlerle paylaşmak istedim. Cuma sabah Lefkoşa ÖSYM bürosuna gittim. Amacım Mayıs ayında yapılacak olan Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı’na (ALES) kayıt yaptırmaktı. Sabah erken olduğu için mi yoksa fazla rağbet edilen bir ofis olmadığı için mi bilmem, ofiste bir görevli ve bir ben vardım.
Pandemi kuralları çerçevesinde ofise girdiğimde, ALES sınavına kayıt yaptırmak için geldiğimi ve bu sınavın oturumunun Lefkoşa’da yapılıp yapılmayacağını öğrenmek istediğimi belirttim. ÖSYM görevlisi sınavın Lefkoşa’da yapılacağını ancak ÖSYM’de kayıtlı olmam gerektiğini söyledi. Yüksek lisans eğitimimi Ankara Üniversitesi’nde yaptığımı ve bitirme tezimi tamamladığım zaman bir kayıt yapıldığını söyledim.
Görevli kayıtları kontrol edince gerçekten kaydımın olduğunu söyledi. Bilgisayardan ALES sınavına gireceğimi işaretleyerek telefon numaramın aynı olup olmadığını sordu. Telefon numaramın aynı olduğunu doğrulayınca görevli, 145 TL’nin yatırılması gerektiğini ve bu ücreti de cep telefonumdan banka uygulaması kullanıyorsam uygulamadan veya iki banka ismi vererek o bankalarda yatırabileceğimi söyledi.  İşlem sonunda ise bana kayıt olduğum sınav bilgilerini içeren bir belge verdi.
ÖSYM bürosunda işim, girip çıkmamla birlikte 3 dakika bile sürmemişti. Teşekkür edip ofisten ayrılıp hemen ismi verilen bankalardan birine gittim. Bankaya girip sıra numarası almak istediğimde, banka görevlisi nasıl bir işlem yapmak istediğimi sordu ve ALES sınav ücreti yatıracağımı söyledim. Banka görevlisi, sıra numarası almama gerek olmadığını, sınav ücretini ATM’den (otomatik vezne makinesi) yatırabileceğimi söyledi. Ancak tutarın tam tutar olması gerektiğini, makinenin para üstü vermediğini de belirtti.
Şaşırarak dışardaki ATM’ye gittim. ATM’nin menü tuşlarından para yatırma, ÖSYM sınav ve ALES sınavını tuşlayarak, ÖSYM bürosundan verilen sınav bilgilerini girdim ve böylece ATM’nin para yatırma bölümü açıldı. 145 TL’yi makineye verdim. “ÖSYM ALES ödemesi başarılı şekilde tamamlandı” mesajını görünce şaşkınlığım katlanarak arttı. Üstüne bir de telefonuma ödeme bilgileri ile ilgili mesaj gelmez mi! İşte o anda bu haftaki köşe yazımın konusu belirlenmiş oldu.
Yaşadığımız şu küçücük coğrafyada, yurt dışında olacak bir sınavın; bizim coğrafyamızda çok kolay bir şekilde organize olabildiğini Cuma günü yaşayarak deneyimlemiş oldum. Aslında gelişen teknolojinin neler yapabileceğini bilen biri olarak, şaşkınlığım sınava kolay bir şekilde kayıt yaptırabiliyor olmam değildi. Şaşkınlığım bizim coğrafyamızda bizleri geride bırakan uygulamalardı. Çünkü Lefkoşa ÖSYM bürosundan çıkıp bankaya gidene kadar, Araç Kayıt Dairesi ve Sosyal Sigortalar Dairelerinin önlerinden geçtim. Sabahın erken saatlerinde bu iki dairemizin önünde oluşan ve işlem sırasını bekleyen kalabalığın aslında işlemlerinin her ne olursa olsun, dijital ortamlarda yapabilecekken, onlara bu imkânların sağlanmaması veya sağlanamaması, nereden nereye geldiğimizin göstergesidir. Anlayacağınız “Bilişim Adası olacağız” diyenlere, bilindik bir cümle ile cevap vermek isterim. Biz daha yüz furun ekmek isterik!
Herkese güzel bir hafta dileklerimle…