Küçücük bir ülkede bazı kesimler ‘kendilerine göre’ bir düzen yaratmış…
   Ama bugüne kadar Türkiye’nin yardımlarıyla sürdürülen o düzen ‘pandemi ve Ukrayna savaşının’ da etkisiyle artık sürdürülemez duruma gelmiş… 
   Önemli olan önümüzdeki gerçekleri görebilmek ve ona göre adım atabilmektir…
   İnat ve ısrarla devlet tarafından yönetilen kuruluşların ne hale geldiğini görüyoruz…
   Rumlardan kalan çalışır vaziyetteki sanayi tesisleri batırıldı ve kapatıldı…
   Havayolu şirketi batırıldı ve kapatıldı…
   Elektrik Kurumu batırıldı ama direniyor…
   Bir anda yüzde 300’e varan oranlarda zam yapılmasına karşın kurumun kurtarılması çok zor…
   Hatta imkansız…
   Bankalara birikmiş bir milyar 300 milyonu aşkın borcun ne şekilde kapatılacağını kimse bilmiyor…
   
Geride kimler kaldı

   Batmış kamu kuruluşlarıyla devam edelim…
   Sözde çiftçiyi, köylüyü desteklemek amacıyla kurulan Toprak Ürünleri Kurumu da batırıldı…
   Bu kurumun yüz milyonlarca liralık borcu vardır…
   Bırakın anaparayı, faizleri dahi yıllardır ödenemiyor…
   Ama inatla kapatılması gündeme getirilmiyor…
   Telekomünikasyon Dairesi’nin de yüz milyonlarca liralık borcu vardır…
   Her yıl zarar eden ve halka hizmet götüremez duruma gelen bu dairenin geleceği konusunda ciddi kararlara ihtiyaç vardır…
   Ama hiç kimse ‘yapılması gerekeni’ yapamıyor…
   Bundan sonrasını birlikte göreceğiz…

Yollar dökülüyor

   Karayolları dairesinin adı var, icraatı yok…
   Eski bakan; elektrik direklerindeki lambayı değiştirecek elemanın olmadığını söylememiş miydi?..
   Peki bu konuda ne yapıldı?..
   Lamba değişemeyen bir daire, çöken yolları, trafik ikaz levha ve işaretlerini nasıl yenileyecek?..
   Fikri olan var mıdır?..
   Aynı şekilde Su Dairesi ‘iş yapamaz’ duruma geldi…
   Önemli işler ihale yöntemiyle özele yaptırılıyor…
   Öyleyse birisi çıkıp da bu dairenin ‘gerçek anlamda’ varlığından söz edebilir mi?..
   Edemiyorsa, yapılması gereken nedir?..
   Bilen ve adım atmayı düşünen var mıdır?..
   Varsa göreceğiz…
   Yoksa zaten yoktur…