banner564

Zor bir süreçten geçerken uyarıyoruz

   Türkiye’deki deprem felaketinin yol açtığı can kayıpları ve yaralı sayısı artıyor…
   Can kaybı dün gece itibarıyla 9 binin üzerine çıktı…
   Yaralı sayısı da 53 bine ulaştı…
   Tüm tahminler; can kaybı ve yaralı sayısının daha da artacağını gösteriyor…
   Kısaca bu süreç zor ve uzun olacak…
   Planlı ve programlı hareket edilmesi halinde dahi yaraların sarılması kolay olmayacak…
   Böylesi bir durumda öncelikle yakınlarını kaybedenler için psikolojik desteğe çok ihtiyaç olacak…
   KKTC’de Psikologlar Derneği’nin yanı sıra Pembe Köşk’ün ücretsiz yardım kararı almasını takdirle karşılıyoruz…
   Bunun ülke çapında yayılması ve ihtiyaçlı herkese destek sağlanması son derece önemlidir…
   Dolayısıyla ‘para ve eşya yardımını’ ön plana çıkarırken, psikolojik destek ihtiyacının göz ardı edilmemesini istiyoruz…

Kurumlara düşen görevler

   Türkiye’nin hemen her yanından, deprem bölgelerine yardımlar gönderilirken; Kıbrıs Türk halkının duyduğu heyecanı da takdirle karşılıyoruz…
   Ne var ki; aşırı soğuklar altında inleyen insanlara yazlık kıyafet gönderemeyiz…
   Evinde eskimiş yazlık kıyafetleri, deprem yardımı toplayan gönüllü kuruluşlara göndermek doğru değildir…
   İlgililer, bu tür yardımları anında geri çevirmelidir …
   Ayrıca; ihtiyaçları üç ayrı başlık altında toplayıp, organize bir şekilde hareket edilmelidir…
   Birinci ayak, enkaz kaldırmada ihtiyaç duyulan iş araçlarıdır…
   İkincisi AFAD’ın deprem hesaplarına mali yardım…
   Üçüncüsü depremden etkilenen insanlara battaniye, kışlık kıyafet, konserve şeklinde yiyecek ve içecek temin etmektir…
   Mali yardımların hızlı bir şekilde aktarılması konusunda birilerinin öncülük yapması kaçınılmazdır…
   Özellikle Ticaret ve Sanayi Odaları bu konuda daha da geç kalmadan, varlıklı üyelerini yardım konusunda teşvik etmeli; alınan sonuçlar kamuoyu ile paylaşılmalıdır…

Meclis hala toplanmadı

   Böylesi felaketler karşısında siyasetin üzerine düşen sorumlulukları hatırlatmak da görevimizdir…
   En üst makamdan başlayarak, alt kademelere kadar bir yardım seferberliği daha da gecikmeden başlatılmalıdır…
   Gerekirse Meclis olağanüstü birleşim yaparak, bir yol haritası çizmelidir…
   Bütçenin bazı kalemlerini, deprem ihtiyaçlarına aktarmak mümkündür…
   Örtülü ödenekler, siyasi partilere maddi yardımlar, izaz-ikram kalemleri dondurulmalıdır…
   Resmi Hizmet Araçları’nın hiç olmazsa yarısı satılmalı ve elde edilecek gelir acil ihtiyaçlar için kullanılmalıdır…
   Bunları yapmadıktan sonra ikide bir kriz toplantıları düzenlemenin hiçbir anlamı yoktur…
   Gerek siyasetin, gerekse ekonomik örgütlerin bugünden itibaren atacakları adımların takipçisi olacağız… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 1 yıl Önce

İşimiz işbilmez yüce Meclisimize kalmış ise Allah Yardımcımız olsun !
Öncelikli olarak Deprem bölgesi olan Ülkemizde dökülen okullarımızın depreme dayanıklı olabileceğini kim söyleyebilir ki ! Avrupada konuşulanlar Türkiye’deki can kayıplarının depremden değil de standart dışı yapılan binalardan kaynaklandığıdır, Japonya’da daha kuvvetli depremlerden bile binalar yıkılmıyor, temennimiz Türkiye’de ve Ülkemizde gelecek depremler için depreme dayanıklı binalar yapılmasıdır aksi halde bu gibi faciaları yaşamaya maalesef devam edeceğiz !
Hepimizin Başı Sağ Olsun

banner608

banner473