Sağlık Üst Kurulu’nun, siyasetle karışık yeni kararları Pazar gününe kadar geçerli olacak…
   Elbette herkes bu kararlara uyacak…
   Ancak; bu kararlar yüzünden sürekli mağdur olan işletmeler ve bu işletmelerde çalışan insanlar vardır…
   Bir de güneyde çalışanlara karantina şartı getirilmesi yüzünden bin 500 civarında insanın işsiz ve parasız kalması söz konusudur…
   Hükümetlerin görevi pandemi krizini sadece ‘yasaklarla’ atlatmak ve bu anlayışla ülke yönetmek değildir…
   Yasak getirdiğiniz sektörlere maddi yardımı da aynı anda uygulamaya koymalısınız…
   Okulları kapatırken, öğretmen ve idari hizmetlerde çalışanların maaşlarını ödüyor musunuz?..
   Tüm kamu kuruluşlarını iki ayı aşkın bir süre kapattığınızda maaşları ödediniz mi?..
   Öyleyse; kamuda çalışmayanları da ödeyeceksiniz…
   İş yerini kapatıp, para kazanmasını engellediğiniz herkesi ödemek zorundasınız…
   Bunu yapmıyorsanız, kendi ülkenizin insanları arasında ayrımcılık yapmış olursunuz…
   İnsanları kamplara böldüğünüz gibi karşı karşıya getirerek, çatışma kültürünü güçlendirirsiniz…
   Böylesi bir uygulamayı aylarca sürdürürseniz, bir noktaya gelindiğinde patlamalara neden olursunuz…
   Hiç kimsenin arzu etmediği ve desteklemediği gerilimlerden uzak kalmak için, adaletli bir uygulamayı derhal başlatmak zorundayız…
   Bunu yapmıyorsanız; o zaman özel sektör çalışanlarının ve işletmelerin ortaya koyacağı tepkilere de katlanacaksınız…

Ciddi değerlendirmelere ihtiyaç vardır

   Mağdur olan tüm kesimlerin örgütlenmesi ve yargıya başvurması halinde ortaya çıkacak sonuçların mali boyutlarını da şimdiden hesaplamanız gerekiyor…
   Kıbrıs Türk halkı sabırlı ve anlayışlıdır…
   Ama bir noktaya kadar…
   Sakın sabırları taşırma noktasına gelmeyelim…
   Yılın 9 ayında gelir kaybına uğrayanlar kadar, işini kaybedenler vardır…
   Otellerin, restoranların, meyhanelerin ve diğer eğlence yerleri ile spor merkezlerinin, özel eğitim kurumlarının, kreşlerin kapatması demek binlerce çalışanın yanı sıra, paydaş sektörlerde çalışan binlerce kişinin işinden, ekmeğinden olması ve ailelerini geçindirmeyecek bir duruma gelmesi demektir…
   Böylesi bir gelişme karşısında devlete düşen görev; elde edilen gelirleri, vatandaşlara ‘adil bir şekilde’ paylaştırmaktır…
   Akla gelen ilk önlem budur…
   Bunu yapmıyorsanız; o zaman iç huzuru, birlik ve beraberliği sağlamakta çok zorlanacaksınız…
   Hükümeti sağduyuya davet ediyoruz…