banner564

Adada, kıtalı olmak!

Dün akşam muhteşem olduğu kadar tarihsel bir olayın şahitlerinden biri olmanın mutluluğunu yaşadım.
Adada kıtalı gibi olmanın ne anlam ifade ettiğini bir dua gibi tekrarladım, tekrarladım!
Üç yıl kadar önce bir 19 Mayıs gününde aşağıdaki makaleyi yazmıştım.
“Büyük Önder milli mücadeleyi Anadolu’dan başlatma kararı alırken milletine, insanına güveniyordu. Güven duygusu, inanç birlikteliği nelere muktedir değil ki! 
İşte böyle bir günün arifesinde KKTC’de yıllar önce “Adada kıtalı gibi olmak” sözü Suat Günsel Hoca’nın ağzından döküldüğünde çoğu bu sözlerin nerelere uzanabileceğinden haberdar değildi. Sıradan bir ifade gibi algılayanlar bile oldu. 
“Adada kıtalı gibi olmak” sözünün nelere muktedir olduğunu, ne amaçla söylendiğini Yakın Doğu Üniversitesi’nin, kıtalı olanlara taş çıkartırcasına işler yapmaya başlamasıyla ortaya çıktı. 
İnanç birlikteliği ile çıkılan yolda KKTC’de uluslararası hastanelerle yarışır hastaneler yaratıldı. 
Ülkedeki sağlık hizmetlerindeki boşlukları kapatmak yanında, yabancı ülkelerden gelen hasta sayısı her geçen gün artarak bulunduğumuz coğrafyada aranılır olmaya devam etmekte. 
YDÜ’ye ve Girne Üniversitesi’ne bağlı fakülteleri, yüksekokulları, kreşi, çocuklara okulu sevdiren okul öncesi eğitim sistemi, ilkokulu, koleji, hastaneleri, dev bilgisayar merkezi, kütüphanesi, modern otel düzeyindeki yurtları, olimpik kapalı yüzme havuzu, sosyal ve sportif tesisleri derken, önce güneş enerjisi ile beslenen araba üretilerek dış ülkelerde yarışlara sokuldu, ardından akü ile çalışan binek otomobili için düğmeye basıldı. 
Bunlarla da yetinilmedi, Kıbrıs Türkü’nün adını dünyaya yaymak amacına dönük olarak spora el atıldı. Hem de ne el atma! Bir Kadınlar Basketbol takımı oluşturuldu ki, Kıbrıs Türkü’ne ekonomi yanında sporda da yaşatılan ambargoları deldi geçti. Türkiye Basketbol Ligi’nde önce Türkiye Kupasını ardından FIBA Avrupa Kupasını müzesine taşıdı, bununla da yetinmedi geçtiğimiz gün Fenerbahçe’yi devirerek Türkiye Kadınlar Şampiyonu oldu. Bir 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı öncesinde bize bunu yaşatanlara binlerce teşekkürler. 
Suat Hoca’nın deyişiyle YDÜ ülkesine ve dünyaya kendi hikayesini yazdırabilen bir oluşum yarattı. Bunun sürdürülebilir olduğuna duyulan inanç yine Suat Hoca’nın şu sözlerinde gizli; “Coğrafyamız küçük, yüreğimiz büyük, azmimiz yüksek, sabrımızın merhemi tuz, ihtiyacımız çok, hoşgörümüzle kadirşinaslığımız yarışır, Tanrı bu kuluyla olmayıp da kiminle olsun ki!” 
                        -----------------------------------------------------------
Bulunduğumuz coğrafyada ambargolar altında dünyadan tecrit edilmeye çalışılan bir toplum olma ezikliği içinde dolandık, durduk! Bu bahanelerin arkasında neredeyse el açar olduk. 
Ekonomik olumsuzluklar yanında siyasilerin beceriksizlikleri sayesinde yakın gelecekte var olan sıkıntılardan kurtulmamız bir hayal gibiydi. 
Ancak dün akşam GÜNSEL arabalarının tanıtımındaki ışık bu çaresizlikler içindeki toplumun semalarını aydınlığa boğdu. Başta Suat Hoca olmak üzere Günsel ailesinin ileri görüşlülüğü gelecek için umut oldu.
Prangalara vurulmuş toplum hüviyetinden kurtulmamızın ancak üretimle sonlanabileceği gerçeğini bir kez daha gördük.
Adada, kıtalı olmak, işte bu! 
Tanrı Suat Günsel kuluyla olmaya devam ediyor. İnancım o ki sonuna kadar da hep devam edecek. 

YORUM EKLE

banner471

banner474