banner564

Akdeniz bahçesi

Akdeniz bahçesi hayata benzer: kısa bir süre çiçek açar ve sona erer.
Akdeniz bahçesinin gençliği yağmurdur. 
Uzun, susuz yazı sona erdiren yağışlar tohumları uyandırır, boş dalları çiçek açmaya ve yapraklandırmaya razı eder, soğanlı sümbülleri, nergisleri, kardelenleri toprağın üstüne yollar. Güller surat asmayı bırakır. Ekşililer (ekşiyonca) azgın bir iştahla çiçeklerini çıkarır. Papatyalar boy verir. 
Her şey aynı zamanda açmaz. Laleler çiçek vermeye başladığında nergisler çoktan ölmüştür. Nar, bademden iki üç ay sonra yaprak verir. Gene de en çok çiçek ve yeşilliğin olduğu bir gün vardır, bir tür muhteşemlik zirve ânı. Ve bir de solmanın başladığı an ki o da ekşililerin çıktıkları gibi hep birlikte solup yere uzandıkları zaman başlar, yani bu günlerde.
Çiçek ve yeşillik şöleni uzun sürmez. En çok üç dört ay. 
Bitkilerin en coştuğu, adanın en güzel ayı Mart’tır. Nisan da güzeldir ama güzel yağmur yapmamışsa, Nisan’da sararma başlar. İşte ekşiliceler… Gürültüyle çıktılar, sessizce öldüler, egemenliklerindeki alanlar sapsarı oldu. 
Akdeniz’de yağmur az ve mevsimsel, yazlar uzun ve tamamen kurudur. Yağmursuzluk altı yedi ay, hatta sekiz dokuz ay sürebilir. 
Kurak aylarda çeşme veya kuyu suyu kullanarak bahçe yeşil ve çiçekli tutulabilir. Adada su kıt olduğu için benim seçimim bu değildir. Sadece ilkbahar yağmurlarıyla çıkacak şeyler ekerim. Doğaya karşı gelmek istemem. Bu nedenle, harika çiçekleri olmasına rağmen, Akdeniz’i sevmeyen clematis, manolya gibi şeyler de dikmem. Acemilik yıllarımda yaptım ve ödülüm ölü bitkiler oldu. (“Acemilik yıllarımda” dedim diye şimdi ustayım sanmayın. Şimdi ne acemiyim ne de usta.)

KKTC’de yaşamanın dezavantajlarından birisi, son zamanlarda az çok ilerleme olmasına rağmen, zengin bahçe pazarlarının olmamasıdır. 
İngiliz Kraliyet Bitki Derneği RHS’ye göre, ülkedeki bahçe pazarlarında 80,000 değişik bitki satılmaktadır. İngilizler dünyanın en bahçe düşkünü milletlerindendir.
O kadar ki, İngiltere’de hiç işçi ihtilali olmaması, işçi sınıfının bahçeciliğe olan tutkusuna veriliyor.
Burada İngiltere’deki kadar zenginlik beklemiyoruz tabii, ama hiç olmazsa bahçe pazarlarında değişik soğanlı çiçekler satılsa. Yurt dışından getirtmek de pratik değil, çünkü KKTC posta servisi arkaiktir.
Satın aldığımda arpa-buğday tarlası olan bahçemi sürdürmeyerek kendi hâline bıraktım, ama tamamen değil. Çoğaltmak istediğim çiçeklerin, meselâ, tohumlarını toplayıp sonbaharda ekiyorum. Beklentim, her yerde otların arasında arpa çiçeği veya papatya gibi çiçekler çıkması.
Akdeniz bahçecisi iseniz yağmuru ve yeşili olduğu kadar yağışsızlığı ve sarıyı da sevmeyi öğrenmeniz gerekir. 

İngilizce bilen meraklılar Akdeniz Bahçe Derneği’nin sitesini öğretici bulabilir: https://mediterraneangardensociety.org

YORUM EKLE
YORUMLAR
Ege’de Bir Sahil Kasabası
Ege’de Bir Sahil Kasabası - 2 yıl Önce

Doğanın dilini anlayıp onun sırrına vâkıf olarak (sır diyorum ama belki de apaçık ortada ve bu kadar insan görmüyor) uyumlu bir yaşam sürmek, insanın hayatında çiçek açtıran -ama kısa sürmeyen -bir döneme karşılık geldiğini söyleyebiliriz belki böylece. Yazınızın başlığı bana Can Yücel’in “Akdeniz Yaraşıyor Sana” şiirini hatırlattı. Evet, bence de “Akdeniz size yaraşıyor ” Sn. Münir. Yazıdaki bütün bilgiler için teşekkürler.

Eylül Eylül
Eylül Eylül - 2 yıl Önce

Yıllardır Akdeniz’in çeşitli ilçelerinde yaşadım. Şuan Kaş’ta yaşıyoruz; üç dört yıl önce biraz daha doğal olan köyler istila edildi beton oldu. Bırakın bahçe yapmayı, akçe getirmeyen bir ağaç bile dikmiyorlar. Sekizyüze yakın bahçemde ağaçlar var, harnup, beğonvil ve mavi Ladin ağırlıklı, su isteği olmayan ağaçlar. Bizim halkımız hayat şartları yüzünden tüm arazileri apart yaparak, köylü yeşili unutuyor, şehirli balkonuna çiçek yerine biber domates fidesi dikiyor. Üzücü durumlar hepsi teşekkürler sayın Münir.

Ahmet
Ahmet - 2 yıl Önce

Bahçeli yazlık evlerde bahçe sulamak için kullanılan su miktarı korkunç. Kuyulu evlerde veya sitelerde su bedava olduğundan ise ziyan astronomik boyutlarda. Vahşi sulama yapmak ahlaksızlık değil de nedir?

Ege’de Bir Sahil Kasabası
Ege’de Bir Sahil Kasabası @Ahmet - 2 yıl Önce

Son yıllarda, kuyuların büyük bir bölümünün kaçak olarak açıldığı ve bunun da yeraltı sularına zarar verdiği ile ilgili yazılar var.

Ruh İkizi
Ruh İkizi - 2 yıl Önce

İngiltere de hiç işçi ihtilali olmaması ilginç olduğu kadar bir gerçeği de ifade etmiş.
İşi gücü yerinde olan neden riske girsin ki?
Doğa ve insan barışık yaşamak ne güzel şey!
Teşekkürler Sayın MM

Cengiz Sani
Cengiz Sani - 2 yıl Önce

Herhalde dünyanın hiç bir dilinde, doğa ile hayvanı, iç içe, beraber, bu kadar güzel ifade edebilecek başka iki kelime yoktur: “Börtü Böcek”

Tzone
Tzone @Cengiz Sani - 2 yıl Önce

Dünyanın kaç dilini iyi derecede biliyorsunuz acaba? Dediğiniz gibi olsa bile kim bilir dünyadaki bizim ifade edemediğimiz nasıl farklı ifadeler vardır diğer dillerde doğanın hayatın güzelliklerine karşı.

Faruk Ercan
Faruk Ercan - 2 yıl Önce

Teşekkürler MM.

banner471

banner473