Diyalog Gazetesi
2019-08-04 10:03:00

Acilen devleti koruyucu yasal düzenlemeler yapılmalı

Dr. Orhan AYDENİZ

04 Ağustos 2019, 10:03

Rumların içimizdeki işbirlikçilerin yardımı ile yürüttüğü kampanya; Fransız komutanı Pierre Loti’nin ‘Türklerle savaşmadan önce din, dil, aile, vatan, millet ve birlik duygularının yok olup olmadığını iyi kontrol edin. Yoksa Türkleri savaşarak yenemezsiniz’ söylemini hatırlatıyor.
Halkımızın yeni hükümetten en öncelikli beklentisi ülkemizdeki başıbozukluğa, 5 kol faaliyetlerine ve sürekli olarak devletimizi aşağılayan, anavatana ve yetkililerine dayanaksızca hakaret edilmesini önleyecek yasal düzenlemeler yapmasıdır.
Özellikle devlette görev yapanların, memurlukla ve hizmetleri ile bağdaşmayan tutum, davranış ve söylem içinde olması yasal düzenlemeler ile caydırılmalıdır.
Yeni neslin, sapık ideolojik saplantılarla devleti ve anavatandan koparılması faaliyetleri, demokratik hak olarak yutturulamaz.
Devlette görev yapanların, tek asılacak dalımız olan anavatanla arazımızı açmak amaçlı faaliyetlere öncülük etmesine göz yumulmamalı.
Ulusal mücadele tarihimizin dayanaksızca ve haksızca kötülenmesi ve özgürlüğümüzü kazanmamızda hizmetleri dokunan kişilerin aşağılanması ifade özgürlüğü kabul edilemez;
Anavatan ve KKTC yetkilileri ile devletimize, anavatana ve yetkililerine pervasızca küfredilmesi, basın ve ifade özgürlüğü olamaz;
Son zamanlarda bazı kişi ve kuruluşların pervasızca ulusal davamızı kötüleyici ve karşı tarafın ulusal tezini destekleyici basın açıklamaları yapması tepkisine sebep oluyor.
Dünyanın hiçbir uyar ülkesinde devlete karşı 5.kol faaliyetleri sürdürülmesi demokratik hak sayılmaz.
Bazı kişi ve kuruluşların anavatan ve devletimize karşı adeta kötüleme, hakaret aşağılama yarışı içinde olması halkımızın ezici çoğunluğunu üzmektedir.
Bu nedenle hükümet ivedi olarak, devletimizi koruyucu ve anavatan ile yetkililerine hakaret edilmesini caydırıcı yasal düzenlemeler yapmalı.
Zaten anayasamızda özgürlüklerin kötüye kullanılmasını caydırıcı yasalar çıkarılması öngörülmektedir:
Düşünce, Söz ve Anlatım Özgürlüğü Madde 24
(3) Söz ve anlatım özgürlüklerinin kullanılması, yalnız ulusal güvenlik, anayasal düzen, kamu güvenliği , kamu düzeni, genel sağlık, genel ahlak yararı için veya başkalarının şöhret veya haklarının korunması veya bir sırrın açıklanmasının önlenmesi veya yargının otorite veya tarafsızlığının sürdürülmesi için gerekli ve yasanın koyduğu yöntemlere, koşullara, sınırlamalara veya cezalara bağlı tutulabilir.
Basın Özgürlüğü Madde 26
(3) Basın ve haber alma özgürlüğü, kamu düzenini, ulusal güvenliği veya genel ahlakı korumak, kişilerin şeref, haysiyet ve haklarına tecavüzü, suç işlemeye kışkırtmayı önlemek veya yargı görevinin amacına uygun olarak yerine getirilmesini sağlamak için yasa ile sınırlanabilir.
Ayrıca, grev eyleminin, yönetim kurulları yerine düzenlenecek özel Genel kurulda üyelerin %75’inin onayı ile alınabilmesi ve siyasi baskı aracı olarak kullanılmasını caydırıcı yasal düzenlemeler yapılmalı.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.