Diyalog Gazetesi
2014-11-06 08:46:12

Kışa hazır mıyız?

06 Kasım 2014, 08:46

Güneşin kendini saklamaya başladığı, havanın soğukluğunun daha fazla hissedildiği, beklediğimiz kış gelmek üzere. Bu günlerde; yeterli ve dengeli beslenmenin sağlanması sağlığımızın korunması açısından önem taşımaktadır. Bu haftaki yazımda sizlere sonbahardan kış mevsimine geçerken beslenmemiz üzerinde oluşabilecek değişikliklerden ve bu değişikliklerin sonuçlarından bahsedeceğim ayrıca kışı hastalıklardan uzak, sağlıklı geçirebilmeniz için sizlere beslenme önerilerinde bulunacağım…
Kış mevsiminde kişilerin beslenme şeklinde değişiklikler olmakta, genellikle yağlı, şekerli besinlere olan eğilimler artmaktadır. Kış aylarında kapalı ortamlarda daha fazla vakit geçirilmekte, fiziksel aktivite yoğunluğunda azalmalar görülmektedir. Gecelerin uzaması nedeni ile kişilerin televizyon başında daha fazla zaman geçirmeye başlaması ve besinlerin atıştırılması gibi nedenlerden dolayı vücut ağırlıklarında istenmeyen yönde değişiklikler olmakta, bununla birlikte bağışıklık sistemimiz zayıflamakta ve hastalıklara yakalanmamız daha kolaylaşmaktadır, özellikle grip, soğuk algınlığı ve enfeksiyon hastalıklarında artışlar görülmektedir…
Kış aylarına yönelik sağlıklı beslenme önerileri
• Yeterli ve dengeli beslenmek için; dört besin grubumuzda (1. Grup:et,yumurta, kuru baglagiller, fındık,ceviz gibi., 2. Grup: Süt ve türevleri, 3. Grup: Sebze ve meyveler, 4. Grup: Tahıllar ve türevleri) bulunan çeşitli besinlerden en az 3 ana ve 3 ara öğün olmak üzere yeterli miktarlarda tüketilmeli.
• Her gün 5 porsiyon sebze ya da meyve tüketilmelidir. Vücut direncimizi artırması açısından özellikle A ve C vitamini gibi antioksidan vitaminlerden zengin havuç, brokoli, kabak, lahana, karnabahar, maydanoz gibi sebzelerin yanı sıra kış aylarında bolca bulunan portakal, mandalina, greyfurt, elma gibi meyveleri tüketmeye önem göstermeliyiz.
• E vitamini bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde etkili olduğundan, soğuk algınlığı ve diğer enfeksiyonlara karşı vücut direncini arttırmaktadır. Kaynakları; yeşil yapraklı sebzeler, fındık, ceviz gibi yağlı tohumlar ve kuru baklagillerdir. İmkan dahilinde günde 1 avuç fındık, ceviz vb. yağlı tohumlardan yenilmelidir.
• D vitamini kemik ve iskelet sistemimiz için çok önemlidir. D vitaminin güneşten sonraki en önemli kaynağı balıktır ve balığı haftada 2-3 kez tüketmeliyiz.
• Yağ tüketimine dikkat edilmeli, katı margarin ve tereyağından kaçınılmalı, yoğun yağlı etlerden uzaklaşılmalıdır.
• Vücut ağırlığımızın kontrolü için; basit karbonhidrat olan saf şeker ve şekerli besinlerin yerine kepekli ekmek, makarna, bulgur gibi tam tahıl ürünleri tüketilmelidir. Hamur tatlılarının yerine sütlü tatlılar, meyve tatlıları tercih edilmelidir. Ayrıca hareketsizlik nedeniyle artan sindirim problemlerinin önlenebilmesi için posa içeriği yüksek olan kuru baglagiller tüketilmeli, düzenli olarak haftada 2-3 kez yarım saat fiziksel aktivite yapılmalıdır.
• Her gün 2-2,5 litre (12-14 su bardağı) su içmeli, sıvı alımının karşılanmasında ıhlamur, adaçayı, kuşburnu çayı gibi içecekleri tercih etmeliyiz.
• Herkese sağlıklı ve mutlu haftalar dilerim.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.