Mevcut dar bölge seçim sistemi bugün ihtiyaçları karşılamaktan uzak ve evrensel değerlerle uzaktan yakından alakası olmayan yapıyı ve kasaba politikasını teşvik etmektedir.
Tek bölgeli seçim sistemi bu memlekette sürekli tartışılan akut yapıyı iyileştirecek önemli bir reformdur.
28 Temmuz 2013’de gerçekleşen genel seçimler öncesinde kamuoyunda büyük yankı bulan ve geniş kesimlerin desteğini alan seçim sisteminin değişmesi ve tek bölgeli seçim sistemine geçiş konusunda verilen sözleri hatırlatmak bu memleketin dinamiklerinin görevidir.
Bugün siyasal partilerin seçim bildirgelerinde ve hükümet programında yer alan tek bölgeli seçim sistemi konusunun unutturulmaya çalışıldığı kanaati mevcuttur.
Seçim sisteminin değiştirilmesi bugün mecliste ve kamuoyunda tartışılan, siyasetin gayrı hukuki, gayrı etik ve çarpık al gülüm ver gülüm ilişkisine en hızlı bir şekilde çözüm getirecek bir reformdur.
Siyasal vizyonun genişlemesi demektir.
Bu memlekette seçim sisteminin değiştirilmesi yönündeki tartışmalar uzun bir süredir yapılmaktadır.
Bu düşünceye halkımızın ve sivil toplum örgütlerimizin önemli çoğunluğu siyasetin vizyonunun gelişmesi açısından destek vermektedir.
Sıkıntılarımızın Kıbrıs konusu da dahil olmak üzere çeşitli nedenleri olabilir, ancak siyaset mekanizmasının ‘halkımızın sorunlara çözüm üretme noktasında’ birincil aktör olduğu unutulmamalıdır.
Dar bölge seçim sistemi halkımıza zarar vermiştir.
Siyasal yaşantımız yerel düzeyden artık çıkmalıdır.
Dar kısır tartışmalardan,mazeret üretmeden, söz düellosundan, popülizmden,kişisel,partisel menfaatlerden arındırılmalıdır.
Dar bölge seçim sistemi siyasetçiyi bir sonraki dönem seçilebilmek için reformlara değil kasaba politikasına, ülke geneline hizmet etmeye değil kişilere ve dar guruplara hizmet etmeye teşvik etmiştir.
Tek bölgeli seçim sistemi kasaba politikasının sonunu getirirken dünya ile uyumlu evrensel değerlerde politika yapılmasının koşullarını oluşturacaktır.
Evrensel değerlerde , adil, üretken, şeffaf, hesap verebilir sürdürülebilir ekonomik sosyal yapıyı inşa edecek, millet devlet uyuşmasını siyasal anlayışa ivedilikle ihtiyaç vardır.
Sadece kendi seçim bölgesinde basit halkla ilişkiler yöntemleri ile elde edilen avantajlar ve dar gurupların çıkar ilişkileri ülke geleceğini tayin yetkisi vermemelidir. Donanım, ortaya konulacak projeler ve somut performansa dayalı toplumsal siyasilere, tüm halkımızı ileriye taşıyabilecek milletvekillerine ihtiyaç vardır.