banner564

Atık suların değerlendirilmesi

Geçen yıla kadar, küresel ısınmanın ne olduğu ve gerçekleşmesi durumunda etkilerinin ne olabileceği üzerinde durulurdu.
Yaşanan dönemdeki olağan üstü kuraklık ve buna bağlı su sıkıntısı nedeniyle, artık küresel ısınmanın yaşamımızın bir parçası olduğu görülüyor.
Bu gerçek nedeniyle, küresel ısınmanın etkilerinin azaltılması ve vatandaşlarımızın bu afetten en az düzeyde etkilenmesi için, neler yapılması üzerinde durulması gerekir.
Ancak, iktidar ve muhalefetteki siyasilerin, hala daha bu konuya gereken önemi vermediği ve geleceğe dönük planlamalar yapmadığı görülüyor.
Ülkemize göre çok daha yağışlı ve daha zengin yer altı - yer üstü su kaynaklarına sahip olan ülkelerde bile, bir damla suyun boşuna harcanmaması ve atık suların yeniden kullanılabilmesi için yıllardan beri her türlü önlem alındığı biliniyor.
Bizde ise hala daha, ne mevcut suların en verimli bir şekilde kullanılması, ne de atık suların yeniden değerlendirilmesi yönünde, etkili önlemler alınmıyor, gereken planlamalar yapılmıyor.
Oysa kurak bir ülkede yaşadığımıza göre, her damla sudan yararlanmak durumundayız. Bu çerçevede, Haspolat’taki suların en verimli bir şekilde değerlendirilmesi için gerekli teknik planlamalar yapılmalı ve suyun hem uygun teknikte, hem de tasarruflu kullanılması sağlanmalı.
Gerçi Haspolat’taki atık sular halen tarımsal sulamada kullanılıyor. Ancak maalesef buradaki sudan tekniğe uygun ve verimli bir şekilde yararlanıldığı söylenemez. Ayrıca şimdiki şekilde kullanılmağa devam edilmesi durumunda, sulanan arazilerde bir süre sonra çeşitli sorunlar ortaya çıkacak.
Ayrıca, nüfusu 2000’nin üzerinde olan tüm yerleşim yerlerinde kanalizasyon tesisi kurulmalı. Halen denize verilen ve kirlenmeye sebep olan Girne kanalizasyon sularının da yeniden kullanılması sağlanmalı. Girne kanalizasyonundaki su kaynağının değerlendirilmemesi ciddi bir kayıpdır.
Gerçi atık sular konusunda halk arasında bir çekingenlik ve kuşku olduğu biliniyor. Ancak modern çağımızdaki yöntemlerle, artık bu suların mikroplardan ve kokudan tamamen arındırılarak güvenli bir şekilde kullanması mümkündür.
Gerekli işemlerin yapılmasından sonra, atık suların birçok tarımsal ürünlerin yetiştirilmesinde güvenli bir şekilde kullanılabileceği biliniyor.
Atık suların hayvan yemi üretilmesinde kullanılması durumunda bu alandaki talep de karşılanmış olacak. 
Böyle sularla hurma ağaçları da normal bir şekilde yetişebiliyor. Özellikle alkol üretimine dönük geniş çapta hurma üretilmesi ile yeni bir istihdam olanağı da yaratılacak.
Hiç olmazsa atık sular, yakacak odun üretimine dönük ağaç yetiştirilmesinde değerlendirilmeli.
Su kıtlığı bulunan ülkemizde, büyük fedakarlıklarla deniz altından borularla su getirilmesi, öte yandan yeniden kullanılması mümkün olan büyük miktardaki su potansiyelinden yararlanılmaması büyük bir çelişkidir.
Ayrıca, günü birlik yönetim anlayışının ve plansızlığın sürdürülmesi durumunda, Anavatandan getirilen sudan da beklenen yararlar sağlanamayacak.
Çünkü Anavatandan getirilecek suyun, bitki üretiminde gelişigüzel, bilinçsizce ve kontrolsüz kullanılması durumunda; sulanan topraklarda drenaj, tuzlanma ve çoraklaşma sorunları ile karşılaşılacak. Böyle topraklarda da artık bitkisel üretim yapılamayacaktır.
YORUM EKLE

banner608

banner474