banner564

Doğal klimalarımızı koruyup artırmalıyız

Küresel ısınmadan en çok etkilenecek bölgede bulunmamız nedeniyle, kavurucu sıcaklara ve kuraklığa karşı, eylem planı hazırlamamız ve böylece olası sıkıntıları mümkün olduğu kadar azaltmaya çalışmalıyız. Bu konuda en büyük yardımcımız ağaçlardır.
Ağaçlar, erozyonu önler, havayı temizler. İnsanları ultraviyole ışınlardan korur. 
Cilt için en büyük tehditlerden bir tanesi ultraviyole ışınlarıdır. Araştırmalara göre ağaçlar sayesinde, insanların ultraviyole ışınlara maruz kalma oranını yüzde elli azaltır. Tüm yararları yanında ağaçlar, bulunduğu yerin havasının serinlemesini sağlar.
Sanayi ülkesi olmadığımızdan küresel ısınmanın oluşmasında, herhangi bir sorumluluğumuz yoktur. Buna rağmen, havayı kirleten ve küresel ısınmaya sebep olan ülkeler gibi biz de ortaya çıkacak olumsuzluklardan etkileneceğiz.
Küresel ısınmaya karşı elimizde en güçlü koz, bitki örtümüzün alanını artırmak ve böylece kuraklık ile kavurucu sıcakların etkisini azaltmaktır.
Ağaçlar ve genel olarak bitkiler, kökleri ile topraktan aldıkları suyu buharlaşma yoluyla havaya vererek sıcaklığın bir miktar düşmesini sağlar. Güneş’ten gelen enerjinin sadece %10-30’unun alt kısımlara geçmesine izin verir. Bu etki ağaçların altındaki nesnelerin güneş ışınlarını daha az soğurmasına ve sıcaklıklarının daha az yükselmesine neden olur.
Gölgedeki bir nesnenin sıcaklığı, ayni koşullarda güneş ışınlarına doğrudan maruz kaldığı duruma göre, önemli düzeyde daha düşük olur.
Ağaçlar ve tüm bitkiler ayrıca buharlaşma yoluyla, havanın serinlemesine katkı sağlar. Su ve karbondioksiti fotosentez yoluyla besine dönüştüren bitkiler, topraktaki suyu kökleriyle alır. Topraktan aldıkları suyun bir kısmını terleme ve damlama yoluyla yapraklarından ve gövdelerinden havaya verir.
 Suyun, sıvı halden gaz haline geçmesi, yani buharlaşması için dışarıdan ısı alması gerekir. Bu nedenle buharlaşma, çevredeki ısının kullanılmasına ve böylece hava sıcaklığının azalmasına yardımcı olur.
 Ayrıca topraktaki nem de buharlaşma yoluyla havanın serinlemesine katkı sağlar. Araştırmalar buharlaşma ve gölge etkisinin yaz aylarında hava sıcaklığında 1°C ile 5°C arasında düşüşe neden olabileceğini gösterir.
Şehirlerdeki binalar, doğal olmayan diğer yapılar ve malzemeler güneş ışınlarını bitki örtüsünden ve topraktan daha fazla tutar. Bu malzemelerde depolanan enerji, gece saatlerinde geri salınır. Bu nedenle kırsal alanlardaki sıcaklık, şehirlerindekinden daha düşüktür.
Bunun yanı sıra şehirlerdeki insan kaynaklı etkinlikler sonucu açığa çıkan ısı miktarının yüksek olması, şehirlerdeki enerji alışveriş dengesinin kırsal bölgelerdekinden farklı olmasına yol açar.
Ağaçlar, şehirlerdeki sokakların serinleşmesine katkıda bulunur. Yapılan araştırmalara göre büyük kentlerde son 50 yılda ağaçların kapladığı alanların azalması ve buna bağlı olarak ısı emici yolların ve binaların artması sonucu, sıcaklık önemli derecede artmıştır.
Yine yapılan araştırmalara göre şehirlerin ağaçlandırılması, kentsel ısı adalarını parçalaması ve yapraklarından atmosfere su buharı verilmesi sonucu yerleşim yerinin 12 derece santigrada kadar serinletmesini sağlayabilmektedir. Bu nedenle kentlerimizde yeşil alanları artırmalıyız.
Lefkoşa’nın birkaç yerinde mevcut asırlık fıstık çamı ağaçlarının gölgesinin, yaz aylarının, en sıcak günlerde bile klimalı odalar gibi serin olması, başta belediye yetkilileri olmak üzere herkes tarafından dikkate almalıdır.
Ağaçlar enerji kaybını da engeller. Etrafında ağaç bulunan müstakil evlerin, yaz aylarında klima ihtiyacını %50’ye kadar azaltır. Böylece evlerin soğutulmasında, daha az enerji harcanır. Enerji üreten santrallerden havaya daha az zararlı gaz verilir.
Ülkemizde hızlı kentleşme nedeniyle, ağaçların önemi daha da artmaktadır. Ağaçlar havanın serinlemesine katkıda bulunur. Havaya verilen karbon dioksit,  ozon, sülfür dioksit, nitrojen dioksit, amonyak gibi gazları tutar. İnsanlara mutluluk, huzur ve güzel hava sağlaması yanında şifa da sağlar.  
Özetle belirtmek gerekirse, ağaçlar, yaşamımız için birinci derecede öneme sahiptir. Dünyada oksijen olmadan yaşamamız mümkün değildir. Oksijen üretimi için de, ağaçlara muhtacız.
Küresel iklim değişikliği ve sıcaklığın artmasına, havamızda aşırı biriken karbon dioksit sebep olmaktadır.
Teorik olarak kişi başına havaya verilen karbon dioksit, 5 ile 7 ağaç tarafından nötralize edilir. Bu nedenle ülkemizde tüm vatandaşlarımız, en az 5-7 ağaç dikmelidir.
Son yıllarda bütün dünyada orman yangınları ve sel felaketindeki olağanüstü artış, küresel iklim bozukluğunu bütün ülkelerde ciddiye alınmasını ve el birliği ile hareket edilmesini gerektirir. Bu çerçevede tüm ülkelerde, ağaç varlığı korunup artırmalı.

YORUM EKLE

banner471

banner473